Ana SayfaHaberlerGündemSETA'nın 'medya andıcı'na tepki…

SETA’nın ‘medya andıcı’na tepki…

Hükümete yakın SETA Vakfı'nın Toplum ve Medya Araştırmaları Direktörü İsmail Çağlar ile birlikte iki araştırma asistanı tarafından hazırlanan; BBC Türkçe, Deutsche Welle Türkçe, Voice of America (Amerika'nın Sesi), Sputnik Türkiye, CRI Türk, Independent Türkçe ve Euronews Türkiye'yi de içeren raporunda, yayın kuruluşları mevcut hükümet aleyhine taraflı yayın yapmakla suçlanıyor.

 

Raporda ayrıca bu kuruluşlarda çalışan gazetecilerin isimlerine, mesleki geçmişlerine, bazı haberlerine, sosyal medya hesaplarındaki bazı paylaşımlarına "fişleme yapılarak" yer veriliyor.

 

202 sayfalık raporda, bu medya kuruluşlarının önemli bazı gelişmelerle ilgili son birkaç yılda yaptığı haberlerden bazıları seçilerek "Mevcut hükümet karşıtı bir haber dilinin benimsendiği görülmüştür. Bu haberlerin kaynağını ise çoğu zaman basın özgürlüğü, demokrasi, ekonomik kriz, siyasal otoriterleşme gibi alanlara yönelik eleştiriler oluşturmaktadır" deniliyor.

 

Seçilen haberler arasında 15 Temmuz darbe girişimi, çözüm süreci sonrası, 2015 sonunda Güneydoğu'da uygulanan sokağa çıkma yasakları, HDP'li milletvekilleri ve eş genel başkanların tutuklanması, İstanbul'daki üçüncü köprü ve yeni havalimanının açılışı ve 2018 yazında döviz kurundaki dalgalanmalar var.

 

Twitter hesabından "Basın çalışanlarını amatörce fişleme çalışması. Koca düşünce kuruluşunu iyice rezil bir duruma düşürdüğünüz için utanmalısınız" yazan gazeteci Kamuran Samar'a yanıt veren, raporu hazırlayanlardan İsmail Çağlar, bilgilerin "tamamen açık kaynaklardan toplandığını" yazdı…

 

"Türkiye'nin yeni 'medya andıcı' olarak gördüğümüz bu fişleme belgesini hazırlayan zihniyeti kınıyor, tüm meslektaşlarımızı basın ve kişisel özgürlüklerimize yapılan bu saldırıya karşı durmaya ve hukuki haklarını kullanmaya davet ediyoruz."

 

DİSK Basın-İş de tepki gösterdi: Bizler gazetecilik yapmaktan vazgeçmeyeceğiz

 

SETA'nın raporuna Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu'ndan (DİSK) Basın-İş de Twitter hesabı üzerinden açıklama yaparak tepki gösterdi:

"Kimi zaman üniforma giydiler, kimi zaman sivil kıyafetler, Andıç hazırlamaktan, gazeteciler fişlemekten, tehdit etmekten vazgeçmediler. Bizler de gazetecilik yapmaktan, gerçekleri yazmaktan vazgeçmeyeceğiz.

 

"Siz 'uluslararası basının Türkiye'deki uzantıları'nı yazın, Bizler de Uluslararası Sermayenin Türkiye'deki uzantılarını yazacağız. Gerçekleri öğrenmek isteyenlere, hapisteki meslektaşlarımıza sözümüz olsun.

 

"SETA tarafından hazırlanan 'raporda' adı geçen tek bir meslektaşımızın başına gelecek olumsuzluktan, raporu hazırlayan, talimat veren ve yayına sunanlar sorumludur."

 

Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti de raporu kınayan bir açıklama yaptı:

 

"SETA'nın "rapor" adı altında yayımladığı ve "andıç" belgesini anımsatan bu belge ile bir çok yayın kuruluşu ve meslektaşımız açıkça fişlenmiş, hedef gösterilmiştir. Bu raporla neyin amaçlandığı izaha muhtaç bir durumdur. Raporun satır aralarında meslektaşlarımıza yönelik olumsuz algı yaratılmaya çalışıldığı, yabancı medya kuruluşlarında çalışan gazetecilerin isim isim, çalıştıkları kurumlar, yaşadıkları yerler de açıkça belirtilerek, hedef gösterildiği ve fişlendiği açıktır. "Meslektaşlarımız hakkında etik sınırların dışında, herhangi bir araştırmaya dayanmayan, tamamen sosyal medya hesaplarından alınan ekran görüntüleri ile niyet okuma yöntemiyle hazırlanan bu belge, bir zamanların internet andıcı belgesini anımsatmaktadır.

 

"Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti olarak; aralarında üyelerimizin de bulunduğu meslektaşlarımız hakkında olumsuz algı yaratan, hatta meslektaşlarımızı bazı odaklara hedef göstermekten başka bir maksadı olmayan bu raporun geri çekilmesi ve raporda ismi geçen gazetecilerden özür dilenmesi gerektiğini düşünmekteyiz. "Belgede ismi geçen meslektaşlarımızın karşılaşacağı herhangi bir olumsuzluğun tüm sorumluluğunun, arkadaşlarımızı fişleyen ve hedef gösteren SETA Vakfı'nda olacağını kamuoyunun bilgilerine sunarız."

 

- Advertisment -