CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Yılmaz’a cevap verirken kullandığı üslup ve yaptığı benzetmeler ne yazık ki seviyeyi daha da aşağı çekici ve yanlış. Özel’in tarihe gönderme yaparak “senin ecdadın, benim ecdadım” benzetmesine girmesi hatalı.
Kuzey Kıbrıs’taki Rum mallarını pazarlamakla suçlanan ve Rum makamları tarafından verilen pasaport ile seyahat eden bir Kıbrıslı Türk avukat İtalya’da tutuklandı ve Türkiye’nin müdahalesine rağmen, kendi rızasıyla Güney Kıbrıs’a iade edildi. Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportu ile AB ülkelerine seyahat eden KKTC vatandaşları, özellikle emlak işine girmişlerse veya Kuzeydeki Rum mallarını sahiplenmişlerse, tehlikeli bir durumla karşılaşabilirler. Herhangi bir AB ülkesinde Rum makamlarınca yayınlanmış bir Avrupa tevkif müzekkeresi ile tutuklanıp yargılanıp Rum tarafına ihraç edilebilirler. Korkarım avukatın başına gelenler bir örnek teşkil edebilir. Rum tarafının kapsamlı bir çözüme gözle görülür bir dönemde ulaşılamayacağı görüşüyle olsa gerek atağa geçtiği görülmektedir.
İpek Çalışlar’ın “Sabiha” (Yapı Kredi Yayınları) kitabı, yıllardır birikmiş soruların cevabını arıyor. İpek (Çalışlar) önceki üç kitabında Atatürk’ü ve iki önemli kadını Halide Edib’i ve Latife Hanım'ı yazmıştı. Sivil bir bakış açısı ve kadın gözüyle dönemi anlatan üç kitap birçok önyargının yıkılmasına da ön ayak oldu.
Bugünlerde şöyle soruların cevabının peşindeyiz: Erdoğan, varsaydığımız ahlaki kodlarla düşündüğümüzde olumsuz tepki toplayacağı apaçık olan, bu anlamda ‘kendi ayağına kurşun’ niteliğindeki çıkışlarının düşünülenin tam tersine kendisi ve partisi için ‘iyi’ olacağı sonucuna nasıl varmış olabilir? Bize tuhaf görünen, ‘bunu nasıl bilmez, bunu neden göze alıyor’ dedirten şeyin arkasında nasıl bir rasyonalite var? Var mı? Bizim bilmediğimiz bir şeyi mi biliyor, bizim farkında olmadığımız bir şeyin mi farkında?
Din konusundaki gerçek, aklın bilimsel mengenesine sıkıştırılamayacak kadar ümidin konusudur. Kaderin üstünde bir kader bulabilen insanda tüm tanrıları tüketen bir iman vardır. Çünkü ümidin nesnesi ümidin bir bahanesi, bir vesilesidir. İnsan dediğin nedir? İnsan ümide iman etmektir.