Ana SayfaHaberlerGündemRezan Epözdemir aleyhinde ifade veren tanık: “Savcıya ‘şerhi nasıl kaldırabilirim’ dedim, Epözdemir’i...

Rezan Epözdemir aleyhinde ifade veren tanık: “Savcıya ‘şerhi nasıl kaldırabilirim’ dedim, Epözdemir’i önerdi. 50 bin Euro rüşvet verdim”

Rezan Epözdemir’in tutuklandığı “rüşvete aracılık” soruşturmasında aleyhine tanık ifadesi veren Atalay Demirbaş, X hesabı açtı: “Soruşturma savcısı Cengiz Çallı’ya, dosyayla ilgisi olmayan aracım için ‘Nasıl geri alabilirim?’ diye sordum. Avukat olarak Rezan Epözdemir'i önerdi. Görüştüğüm Epözdemir, Çallı'nın şerhi kaldırmak için 50 bin Euro talep ettiğini, parayı aralarında bölüşeceklerini söyledi. Ödeme sonrası şerh kaldırıldı, araç tarafıma teslim edildi.”

“Rüşvete aracılık” suçlamasıyla tutuklanan Rezan Epözdemir aleyhinde tanık ifadesi veren Atalay Demirbaş, X hesabından yeni iddialar ortaya attı.

Atalay Demirbaş, Epözdemir’in 2022’de savcılıktan ihraç edilen Cengiz Çallı’yla birlikte hareket ederek, rüşvet karşılığında adli kararlar çıkmasını sağladıklarını iddia etmişti.

Tanık ifadesinde, 2018’de Cengiz Çallı’nın yürüttüğü “lüks otomobil kaçakçılığı” soruşturmasında şüpheli olduğunu belirten Atalay Demirbaş, Epözdemir ve Çallı’ya toplam 50 bin Euro rüşvet vermesi sonucu bir aracının üzerine konan şerhi kaldırttığını anlatmıştı.

Atalay Demirbaş, 2021 yılında ise Çallı’nın yürütmekte olduğu “makaron kaçakçılığı” soruşturmasında ise bir şüphelinin tahliye edilmesi için 150 bin dolarlık rüşvete aracılık ettiğini ve paraları Çallı’ya teslim ettiğini iddia etmişti.

Atalay Demirbaş’a suçüstü yapıldı, savcı Cengiz Çallı ihraç edildi

2 Ekim 2021 tarihinde makaron kaçakçılığı soruşturmasında şüphelilerin yakınlarından para aldığı sırada Atalay Demirbaş’a polis suçüstü yapmıştı.

Cengiz Çallı’nın Atalay Demirbaş ile irtibatının tespit edilmesi üzerine Çallı’nın önce görev yeri değiştirilmiş, Nisan 2022 tarihinde de meslekten ihraç edilmişti.

Epözdemir, savcılık sorgusunda iddiaları reddetmiş ve Atalay Demirbaş’ın dolandırıcı olduğunu iddia etmişti.

Atalay Demirbaş.

“Savcıya ‘Aracı nasıl geri alırım’ dedim Epözdemir’i avukat olarak önerdi”

Atalay Demirbaş, X hesabı açarak 4 sayfalık bir metin paylaştı. Paylaşımda iddialarını yinelerken tanık ifadesindeki anlatımlarıyla ilgili yeni bilgiler verdi. Atalay Demirbaş’ın paylaştığı metin şöyle:

“’RÜŞVET’ suçundan tutuklu olan Rezan Epözdemir’in, savunmaya dönük gerçeğe aykırı söylemleri ve iftiralarına yönelik cevabımdır.

Son günlerde ismim üzerinden kamuoyuna yansıyan asılsız ve çarpıtılmış beyanlar sebebiyle sessizliğimi bozma zorunluluğu doğmuştur. Gerçekler, belgeleriyle ortadadır.

1. Cengiz Çallı ve Rezan Epözdemir ile Tanışmam

2017-2018 yıllarında ‘Change Araç Dosyası’ olarak bilinen soruşturmada yedi aracıma el konuldu. Bu araçlardan biri yasal prosedürlere uygun şekilde ithal edilmişti ve dosya ile hiçbir ilgisi yoktu. Soruşturmanın savcısı değişerek Cengiz Çallı oldu.

Kendisine, en azından dosya ile ilgisiz aracın üzerindeki şerhin kaldırılmasını talep ettim. Ret cevabı alınca ‘Bu aracı nasıl geri alabilirim?’ diye sordum. Cengiz Çallı bana avukat olarak Rezan Epözdemir’i önerdi. Etiler’deki ofisinde görüştüğüm Rezan Epözdemir, açıkça: Cengiz Çallı’nın yakın arkadaşı olduğunu, Cengiz Çallı’nın araç üzerindeki şerhi kaldırmak için 50.000 Euro talep ettiğini, bu paranın Cengiz Çallı ile aralarında bölüşüleceğini, ödemeyi yapmam halinde işlemlerin kısa sürede çözüleceğini söyledi.

Bu beyan, doğrudan bir rüşvet talebidir. Başka bir çıkış yolum olmadığından bedeli ödemek zorunda kaldım. Ödeme sonrası aracımın üzerindeki şerh kaldırıldı ve tarafıma teslim edildi.

Bu süreç, tamamen Cengiz Çallı ve Rezan Epözdemir’in birlikte organize ettiği haksız ve hukuka aykırı para talebine dayanmaktadır. Elimde, ödeme tarihlerini ve sürecin akışını doğrulayan tanık beyanları, iletişim kayıtları ve WhatsApp yazışmaları bulunmaktadır.

“’Tahliyeye aracı olursan zararını karşılarız’ dediler”

2. ‘Makaron Dosyası’ ve Rüşvet Süreci…

Kamuoyunun bilmesi gereken önemli bir husus vardır: N.E., Change Araç Dosyası’nda bana 7 adet çalıntı aracı 1.650.000 Euro karşılığında satan kişidir ve bu satıştan doğan zararımı hiçbir zaman ödememiştir. Kendisi, Z.Y.’nin ortağıdır.

Z.Y.’nin ‘Makaron Dosyası’daki tahliyesi gündeme geldiğinde, Cengiz Çallı ile dostluğumu, Change Araç Dosyası’ndaki araç satışından dolayı bildiği için, beni bu işe Change dosyasındaki zararımın çözülmesi amacıyla dahil etmiştir. Yani benden tahliye için aracı olursan senin paranı iade ederiz demeleri üzerine ben de taraflar arasında aracılık görevi gördüm.

Tahliye sağlanması için Cengiz Çallı ve Rezan Epözdemir tarafından 150.000 dolar rüşvet talep edildi. Bu süreçte Z.Y.’nin ortağı N.E. bana: ‘Senin Cengiz ve Rezan ile aran iyidir, dosyada bize yardımcı olsunlar’ şeklinde teklifte bulundu.

Bunun üzerine hem Rezan Epözdemir hem de Cengiz Çallı ile görüştüm. Bana, 150.000 Dolar rüşvet karşılığında Z.Y.’nin tahliyesini sağlayabileceklerini söylediler.

Plan şu şekildeydi: 75.000 dolar tahliye öncesinde, 75.000 dolar tahliye sonrasında ödenecekti.

“Tahliye sağlandıktan sonra Cengiz Çallı gelip 75 bin dolar aldı”

Karar günü öncesinde tahliye kararı çıkması için yapılacak işlemler konuşulmuş, Cengiz Çallı savcılık mütalaasını vermiştir. Karar günü, tahliye sağlandıktan sonra Cengiz Çallı bizzat evime gelerek 75.000 doları elden aldı ve bu parayı Rezan Epözdemir’e götüreceğini söyledi.

Bu süreçte savcılık mütalaasını Cengiz Çallı verdi, tahliye kararını Rezan Epözdemir sağladı, rüşvet parası ikisi arasında bölüşüldü.

Rezan Epözdemir’in daha sonra ‘parayı borç olarak verdim’ şeklindeki açıklaması, rüşveti perdelemek için uydurulmuş bir savunmadır.

HTS kayıtları, tanık anlatımları ve para teslimine ilişkin saat-yer bilgileri bu süreci doğrulamaktadır.

“Parayı karar çıktıktan sonra aldım”

Bu parayı, N.E. ile önceden birkaç kez yan yana gelerek konuşmuştuk. Karar günü, İstanbul Galleria AVM’deki Food Clan isimli mekânda tahliye kararını bekleyip karar çıktıktan hemen sonra bizzat N.E.’den aldım. Savcı Cengiz Çallı, paranın ‘yediemin’ olarak bana teslim edilmesini istedi. Bu süreçte N.E.’nin avukatının kamuoyuna yaptığı açıklama gerçeğe aykırıdır.

HTS kayıtları incelendiğinde, Z.Y. bana haberini N.E. aracılığıyla ilettiği, parayı da onun eliyle teslim ettiği net olarak görülecektir.

“Yargılanmam devam ediyor”

3. Dolandırıcılık İddiası

Rezan Epözdemir’in şahsımı ‘dolandırıcı’ olarak nitelendirmesi gerçeğe aykırıdır.

Bahse konu dava, cezaevinde olduğum dönemde, savunma için gerekli delilleri sunamamam sebebiyle aleyhime sonuçlanmış ve mahkûmiyet kararı verilmiştir.

Tahliyemden sonra yaptığım itiraz üzerine, İstanbul BAM 22. Ceza Dairesi’nin 2023/2668 Esas, 2023/1942 Karar sayılı bozma ilamında nitelikli dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı belirtilmiş, bu doğrultuda beraat kararı verilmiştir.

Yargılama hâlen devam etmekte olup kesinleşmiş bir mahkûmiyet bulunmamaktadır. Bu konunun, somut deliller yerine iftiralarla beyan edilmesi kabul edilemezdir. Yani masumiyet karinesinden bahseden Epözdemir’e masumiyet karinesini hatırlatırım. Dairesince aleyhime verilen haksız karar bozulmasına rağmen bana dolandırıcı diyorsa, o zaman Rezan Epözdemir de RÜŞVETÇİDİR. Nitekim Rezan Epözdemir öyledir.

“Tehdit ediyor olsam yargıya taşıması gerekirdi”

4. Şantaj ve Tehdit İddiaları

Rezan Epözdemir’in tarafımdan beş yıldır tehdit edildiği yönündeki iddiası gerçeğe aykırıdır.

Zira öyle bir şey olsa Türkiye’nin en meşhur avukatı sanırım haklarını biliyordur ve bir tehditle karşılaşsa konuyu yargıya taşıması gerekmektedir. Ama bunca zamandır hakkında hiçbir suç duyusunda bulunmamıştır.

Savcılık makamı tarafından iletişim tespiti yönünde karar alındığında, Makaron Dosyası’ndaki tutuklanmam öncesine ait yazışmaların mevcut olduğu, ancak tahliye sonrası kendisiyle hiçbir şekilde -ne telefonla ne de yüz yüze- iletişimim olmadığı açıkça görülecektir.

Üstelik Rezan Epözdemir, geçmişte de defalarca yaptığı gibi, böyle bir durum yaşanmış olsaydı bunu her gün gazete ve televizyon ekranlarında şov yaparak kamuoyuna duyururdu. Böyle bir iddianın bugüne kadar gündeme gelmemiş olması, asılsızlığının en açık göstergesidir.

Bu iddialar tamamen asılsız olup kamuoyunu yanıltmaya yöneliktir.

Bugüne dek bu detayları kamuoyuna aktarmadım. Ancak artık hem etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak hem de gerçeğin üzerindeki sis perdesini kaldırmak için susmayacağım.

Her iddia, HTS kayıtları, WhatsApp yazışmaları ve tanık beyanları ile çürütülecektir.

“İddianamede adını yalnızca R harfiyle geçirerek gerçeğin üzerini örten kim?”

5. Aslolan Doğruların Ortaya Çıkartılmasıdır

Asıl mesele şudur: Telefon kayıtları incelendiğinde hem benim hem de Cengiz Çallı’nın görüşmelerinde rüşvet pazarlığında Rezan Epözdemir’in ismi açıkça geçmesine rağmen, kim onu soruşturmadan muaf tutmuş ve iddianamede adını yalnızca ‘R..’ harfiyle geçirerek gerçeğin üzerini örtmüştür?

Yargı mekanizması içinde hangi güç odakları, bu koruma kalkanını sağlamıştır? Adaletin terazisini bozan bu kirli ağ, örümcek ağı gibi yargının damarlarına sızmış ve kendi çıkarları için çarklarını döndürmüştür.

Bu şahsın ördüğü bu ağın ve kurduğu rüşvet düzeninin tamamen ortaya çıkarılması şarttır. Hangi hâkimleri ve savcıları yurt dışına götürmüş, hangilerini tatil vaatleriyle ağına düşürmüş, hangi davaları hukukun ruhuna aykırı biçimde lehine sonuçlandırmıştır? Tüm bunlar, yürüyen soruşturma kapsamında somut delillerle açığa çıkarılmalıdır.”

- Advertisment -