Trump’ın seçim kampanyasının koronavirüsle kesintiye uğramasının ardından yapılan ilk kapalı salon toplantısına katılım beklenenin çok altında oldu. Trump, Oklahoma eyaletinde, Tulsa’daki toplantıya 1 milyon kişinin gelmesinin beklendiğini söylemişti. Gösterinin 19 bin koltuğun bulunduğu salonun dışına da yayılması planlanmıştı. Bu kısım sonradan iptal edildi.
Tulsa itfaiyesine göre katılımcı sayısı 6 binin üzerindeydi, kampanya yetkilileri ise sayının çok daha yüksek olduğunu iddia ediyorlar. Aynı yetkililer, katılımın beklenenden düşük olmasının altında Tik-Tok kullanıcıları ile K-Pop grubunun takipçilerinin yürüttüğü sosyal medya kampanyasının yattığı görüşünü de reddediyorlar. Bu görüşe göre ergenler katılmaya niyetleri olmadığı halde, koltukların boş kalması için bilet aldı. Trump 2020 ekibi bu sahte rezervasyonların ayıklandığını savunarak, düşük katılımdan medyayı ve göstericileri sorumlu tuttu. Ekibin yöneticisi Brad Parscale, “Bir şekilde katılımı etkilediklerini düşünerek zafer turu atan solcular ve çevrimiçi troller ne dediklerini de, bizim toplantılarımızın işleyişini de bilmiyorlar,” dedi.
Eski Cumhuriyetçi stratejist Steve Schmidt, Twitter mesajında, 16 yaşındaki kızının ve arkadaşlarının yüzlerce bilet aldığını söyleyerek, Trump’a “Ekibin seni yüzüstü bıraktı. Sana sadık olanlar seni terk etti” diye seslendi. Mesaja, kendi çocuklarının da aynı şeyi yaptığını söyleyen yanıtlar geldi.
Trump kampanyası yetkililerinin övündüğü yüz binlerce bilet rezervasyonunun ne kadarının aldatmaca olduğu belli değil, ancak insanları bunu yapmaya çağıran 12 Haziran tarihli bir Tik-Tok videosu 700 bini aşkın beğeni aldı. Önce 19 Haziran’da yapılacağı açıklanan toplantının duyurusu tepki çekmişti, çünkü tarih ABD’de köleliğin son buluşunun kutlandığı Juneteenth’e denk düşüyordu, öte yandan Tulsa, Amerikan tarihindeki en kötü ırk kıyımlarından birinin gerçekleştiği yerdi.
BBC muhabiri Anthony Zurcher’e göre, toplantı organizatörleri her zaman salon kapasitesinin üzerinde bileti onaylar, dolayısıyla gençler gerçek destekçilerin katılımını engellemiş olamaz, ancak Trump kampanyası düzenleyicilerini gelecek kişi sayısı konusunda şaşırtmış oldukları anlaşılıyor. Nitekim, kampanya sözcülerine göre yaklaşık 1 milyon katılım talebi olmuştu, bunların yarısı bile gerçek olsaydı, katılım çok daha yüksek olurdu.
Toplantıya katılanların, hastalanmaları durumunda bundan Trump’ın kampanyasını sorumlu tutmayacaklarına dair bir belge imzalaması gerekiyordu. Toplantıya saatler kala görevliler düzenleyicilerden altısının test sonucunun pozitif çıktığını açıkladı.
Trump’ın, Cumhuriyetçilerin kalelerinden Oklahoma’da yaptığı ve neredeyse iki saat süren konuşmada değindiği konulardan biri de pandemiydi. Sağlık nedeniyle pandemi döneminde toplantı yapılmasına şiddetle karşı çıkılmış, hukuk yoluna bile başvurulmuştu.
Trump, konuşmasının başında, “dışarda çok kötü insanlar vardı, kötü şeyler yapıyorlardı” dedi, fakat açıklama getirmedi. Toplantıdan önce salonun önünde gösteri yapanlar arasında Siyah Hayatlar Önemlidir aktivistleri de vardı.
Koronavirüs konusunda ise Trump, görevlilere test sayısını azaltmalarını önerdiğini, çünkü test yapıldıkça daha çok yeni vakanın ortaya çıkarıldığını söyledi ve testi iki tarafı da keskin kılıca benzetti: “Kötü yanı şu: Bu boyutta test yaparsanız, daha çok insan, daha çok vaka bulursunuz. Dolayısıyla ‘testi azaltın’ dedim. Habire test yapıyorlar.”
Pandeminin başından bu yana ABD’de yaklaşık 120 bin kişi öldü, uzmanlar test sayısı arttırılmasaydı bu sayının çok daha yüksek olabileceğini, testin koronavirüsün nerede ve ne kapsamda yayıldığının anlaşılması ve dolayısıyla yeni ölümlerin önlenmesi açısından önemli olduğunu belirtiyorlar. Daha sonra bir Beyaz Saray yetkilisi, Trump’ın test konusunda bariz bir şekilde şaka yaptığını söyledi.
Trump, konuşmasında, Demokrat Partili rakibi Joe Biden’ın “radikal solun çaresiz bir kuklası” olduğunu söyledi.
Başkan, Floyd’un öldürülmesinden sonra başlayan ırkçılık karşıtı protestolara ve heykellerin yıkılmasına değinirken de çatışmacı bir üslup kullandı: “Aklî dengesi yerinde olmayan solcu güruh, tarihimizi tahrip etmeye, anıtlarımızı -güzelim anıtlarımızı- kirletmeye, heykellerimizi yıkmaya ve tam ve mutlak kontrol taleplerine uymayan herkesi cezalandırmaya, işkenceye tâbi tutmaya ve feshetmeye çalışıyor. Boyun eğmiyoruz.”
(Kaynak: BBC)