ABD Başkanlığı’nı 20 Ocak’ta devredecek olan Joe Biden, Oval Ofis’teki son röportajı için MSNBC’de Lawrence O’Donnell’ın programına konuk oldu.
Biden, röportajda İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile arasındaki görüşmeyi anlattığı bölümde şunları söyledi:
“‘Siz de Berlin’i bombaladınız, nükleer bomba attınız’ dedi”
Biden: Hamas’ın saldırısından sekiz gün sonra, her neyse, İsrail’e gittiğimde ona (Netanyahu’ya) yardım edeceğimizi söyledim. Ama dedim ki; “Bibi, bu toplulukları rastgele bombardımana tutamazsın.” O da bana, tam olarak böyle söylemedi ama, “Siz de yaptınız” dedi. “Berlin’i rastgele bombardımana tuttunuz, nükleer silahlar kullandınız, savaşı kazanmak için binlerce masum insanı öldürdünüz.” Ama işte bu yüzden BM’nin yeni anlaşmalarını oluşturduk; siviller ve askerî durumlar konusunda ne yapacağımızı belirlemek için.
O’Donnell: Yani, 21. yüzyılın savaş ve muharebe taktiklerini II. Dünya Savaşı ile kıyaslıyordu.
Biden: Aslında yaptığı şey, benim “Sivil alanları rastgele bombalayamazsınız” dememi eleştirmekti. Kötü adamlar orada olsa bile. Evet, orada olsalar bile. Bir kötü adamı hedef almak için 2, 10, 12 ya da 1500 masum insanı öldüremezsiniz. O da kendi bakış açısından mantıklı bir argüman sundu. “Bunlar benim halkımı öldüren insanlar” dedi. “Bu tünellerin her yerinde onlar var. Kimse yeraltında kilometrelerce tünel olduğunu bilmiyordu. İnşa ettikleri şey inanılmaz. Bazıları yerin 60 metre altına kadar iniyor. Onlara ulaşmanın tek yolu, tünellerin altına kazıldıkları yerleri ortadan kaldırmak.”
Ve işte bu, sivil alanları bombalamayla ilgili ilk kez ciddi bir tartışma yaptığım zamandı. İlk kez böyle bir tartışmayı, 11 Eylül saldırılarından sonra yaşanan katliamdan sonra oraya gittiğimde yapmıştım.
O’Donnell: Yani, 7 Ekim’den 10-11 gün sonra yaptığınız o ilk ziyarette, ateşkese nasıl ulaşılacağını gündeme getirdiniz.
Biden: Hayır, ateşkes değil. Masum ölümlerini nasıl önleyebiliriz.
O’Donnell: Evet.
Biden: Ve ardından daha fazla insani yardımın bölgeye ulaşması için gerçekten çok bastırdım.