Levent Kemal

27 Şubat saldırısının iç yüzü: Askerler Rusya’yı suçluyor

Türk Ordusu içindeki çeşitli kaynaklara göre, Türk ordusu ve hükümeti içindeki Rus yanlısı klik saldırıdan Moskova’yı sorumlu tutmamak için, en az Rusya’nın kendisi kadar, elinden geleni yaptı. Hükümet yanlısı çevrelerden bazıları, Türkiye’nin Rusya’yı yenecek kadar ateş gücü yok, diyerek Ankara’nın Esed rejimini suçlayarak doğru olanı yaptığını söylüyor. O dönemde yaklaşık bir milyon yerinden edilmiş Suriyeli sivilin Türkiye sınırına doğru ilerlediği ve İdlib gözlem istasyonlarının Esad güçleri tarafından kuşatıldığı olduğu bir ortamda, Türk hükümeti aylarca Moskova’yı ateşkes için zorlamaya çalıştı ama başaramadı.

İdlib 4.0

Soçi’deki Erdoğan-Putin görüşmesinden sonra yapılan açıklamalarda İdlib’ten çok ekonomik, teknolojik ve askeri-teknik iş birliği konuları öne çıktı. Peki İdlib’te ne olacak? Görüşme hakkında bilgilendirilmiş güvenlik kaynaklarına göre bazı teknik güncellemeler ile statüko devam edecek. Buradaki ‘teknik güncellemeler’den kasıt daha önce de yapılan toprak takasları. Sıradaki güncellemeyle muhtemelen M4 yolunun güneyi Rus ve Esed güçlerine bırakılacak.

İdlib’te neler oluyor? TSK’ya saldırıların faili kim?

İdlib’teki TSK konvoylarına saldırıları üstlenen Ensar Ebu Bekir Sıddık Seriyyesi adlı örgütün IŞİD ile bağlantılı olduğu düşünülüyor. Fakat en küçük eylemlerini bile kamuoyuna duyuran IŞİD bu eylemlerden hiç söz etmiyor. Keza üstlenme bildirilerindeki NATO vurgusu da dikkat çekici. “Bize karşı gerçekleştirilen en cihatçı saldırılarda bile NATO vurgusu yoktu” diyen askeri kaynaklar, saldırıların cihatçı eylemlerine benzemediği hususunda hemfikir.

Afganistan’dan göçün eğrisi doğrusu

Altı yıldır Afganistan’ın başkentinde göçle ilgili ofiste çalışan Gazan’a, son haftalarda Türkiye’ye yönelik Afgan göçü ve bu göç hakkında Türkiye’de konuşulanları sordum. Tamamı genç erkeklerden oluşan düzensiz göçmen bileşimini bir uzman olarak nasıl yorumluyordu? İran sınırından giren Afganlar meselesinin hakikati neydi?