Mehmet Emin Ekmen

Komisyon’da Başkanlar Oturumu

Millî Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun; 10 Meclis Başkanının katıldığı 7. Oturumu, siyasi, tecrûbi hatta akademik olarak oldukça zengin içerikli bir toplantı olmasına rağmen kamuoyunda yeterince yer bulmadı. Başkanların çok önemli bir kısmının siyasi parti geçmişleri ve aidiyetlerine takılmadan samimi, derinlikli, dobra bir şekilde görüşlerini ifade etti. Ömer İzgi; Anayasal vatandaşlık, Cumhurbaşkanının TBMM’de seçilmesi, Anayasa’nın değiştirilemez maddeleri ve Anayasa’nın illerin birleştirilebileceğine dair düzenlemesi üzerine oldukça radikal önerilerde bulundu.

TBMM Komisyonu: Beklentiler, ihtiyaçlar ve gerçekçilik

Komisyon’un görev süresi sınırlı, toplumun beklentisi ise oldukça yüksek. Eğer Komisyon’un çalışmaları veya etkisi yalnızca Eve Dönüş Yasası ile sınırlanırsa derin bir hayal kırıklığı yaşanabilir. Böyle bir hayal kırıklığı, sürece olan güveni de olumsuz etkileyecektir. Bu çalışmaları toplumsal barışa giden yolun ilk basamağı haline getirmek mümkündür. Bunun için iktidarın ve muhalefetin sorumluluk alması ve toplumun farklı kesimlerinden gelen taleplerin dikkate alınması şarttır.

Bahçeli’nin komisyon önerisi üzerine bir değerlendirme

Meclis, 1 Temmuz’da tatile girmeden önce komisyonun ilan edilmesi sembolik ve pratik açıdan önem taşımaktadır. Komisyonun kurulması için silahların teslimi sürecinin tamamlanması beklenmemelidir. Numan Kurtulmuş ve Ömer Çelik'in komisyonunun kurulmasını silahsızlanmanın başarıyla tamamlanması şartına bağlaması ciddi bir çelişki yaratmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin vatandaşları için yapacağı her türlü yapısal reform, demokratikleşme adımı ve anayasa değişikliği; bir terör örgütünün atacağı ya da atmayacağı adımlara bağlı kılınamaz.

Bedenini barışa yatırdı

2023 sonunda tesadüfen fark ettiği pankreas kanserinin ağır tedavisinin ardından dinlenmesi, kendine ve vücuduna dönmesi gerekirken tam tersine, barış sürecinin ağır yükünü yüklendi. Göz göre göre “bedenini barışa yatırdı” Sırrı. Asaf Halet Çelebi’nin İbrahim şiirini okumaya sürem yetmeyince şöyle tamamlamıştı başkanlık kürsüsünden şiiri… “Ben ki zamansız bahçeleri kucakladım/ güzeller bende kaldı/ İbrahim/ gönlümü put sanıp kıranlar kim” ve eklemişti “dalları yeşermeyenlere gelsin”. Şimdi, onun eksik kalan son şiirini tamamlama, yarım kalan barış çabasını yeşertme borcumuzu ödeme zamanı.