Manşet

Faruk El Şara sessizliğini bozdu: “Değişimi memnuniyetle karşılıyorum. İsrail istikrarsızlıktan faydalanmaya çalışacaktır”

Baba ve oğul Esad’larla birlikte çalışmış ve uzun yıllardır nerede olduğu bilinmeyen Suriye eski Cumhurbaşkanı yardımcısı Faruk El Şara röportajla devrime destek verdi: , “Suriye'de meydana gelen değişimi memnuniyetle karşılıyorum. Esad'ın gidişi bir karmaşa durumu yarattı ve bunun yansımalarına karşı dikkatli olmalıyız. İsrail, Suriye'deki çıkarlarını ilerletmek için mevcut durumdan faydalanmaya çalışıyor”

Suriyeliler evlerine dönüyor: Şam otobanında trafik kilitlendi

61 yıllık Baas diktatörlüğünün çöküşü sonrası savaş sırasında evlerini terk eden Suriyeliler ülkenin çeşitli yerlerinden Şam'a doğru yola çıktılar. Gece çekilen fotoğraflarda ucu görünmeyen kuyrukların varış noktasının Şam olduğu görülüyor.

CHP’li belediyelerden orantısız ırkçı mizah: “Öncelikle çocuklu aileler olmak üzere size yılbaşı sürprizi yapmak istiyoruz”

Bazı CHP’li belediyeler, Esad rejiminin son bulmasını kutlayan Türkiye’deki Suriyelileri ayrımcı sözlerle hedef aldı. Keçiören Belediye Başkanı Özarslan: “Vatanına dön! Taşınma hizmetin bizden”, Torbalı Belediye Başkanı Demir: “Öncelikle çocuklu aileler olmak üzere size bir yılbaşı sürprizi yapmak istiyoruz. Tek yön otobüs biletleriniz için halkla ilişkiler birimimize başvurabilirsiniz”, Kilis Belediye Başkanı Bilecen: “Bu coşkuya kayıtsız kalamadık ve sizi daha iyi koşullarda uğurlamak için Öncüpınar Sınır Kapısı’nda her türlü hizmeti sunmaya hazırız.”

İnönü’nün Ecevit’e vasiyeti: “Şartlar elverdiğinde Türkiye’nin Musul’u topraklarına katması uygun ve gerekli olacaktır. Bunu hatırından çıkarma”

İsmet İnönü’den Ecevit’e, Celal Bayar’dan Demirel’e, Erdoğan’a, Bahçeli’ye uzanan bir yelpazede kesintisiz bir biçimde dile getirilen “Misak-ı Milli meselemiz” siyasetçilerin ağzından çıktıktan sonra buharlaşmıyor, Türkiye’nin komşuları onları ‘ciddi’ notuyla kayıtlara geçiriyor. Belki de bazı kayıtlarda Çehov’un ünlü metaforu da hatırlatılıyordur: “Eğer ilk sahnede duvarda bir silah asılıysa, oyunun sonunda mutlaka patlar.”
- Advertisement -

Hukuk ve siyaset

UCM faaliyete geçtiği 2002 yılından bu yana 67 adet tutuklama emri vermiş, yargılananların hepsi ise kendi hükümetleri veya sığındıkları ülkelerin hükümetleri tarafından mahkemeye teslim edilmiştir. Şimdiye kadar görülen davaların hepsi Afrika ülkeleriyle ilgilidir. Bu nedenle Afrika’lı bir çok yorumcu UCM’ni Batının tekelinde olan bir örgüt olarak görmekteler. Son olarak UCM Savcısı İngiliz uyruklu Karim Khan, Myanmar Cuntasının lideri General Min Aung Hlaing aleyhine bir dava açarak tutuklama emri çıkartılmasını talep etmiştir. Böyle bir karar çıksa dahi uygulama ihtimali Myanmar’da rejim değişikliği olmadıkça pek görünmemektedir.

En Son Çıkanlar