Grup üyelerinin emeklisi oldukları kurumlar ve onların aktif görevdeki mensupları, eski komutanlarından yahut meslek büyüklerinden sâdır olan siyasal ve toplumsal önerileri ne telakki ediyorlardı? Emeklilerle muvazzaflar arasında ne tür bir geçişkenlik vardı; veya söz konusu kurumların gizli kalması gereken resmi bilgileri Encümen-i Dâniş üyelerinin erişimine sunuluyor muydu?
Kerim Rota, MB’nin 31 Aralık’taki 70 milyar lira zarardan 60 milyar kâra geçme operasyonunu değerlendirdi: “Hatırlarsınız 2019’un başında, Berat Albayrak döneminde MB’nin yıllardır biriken ihtiyat akçesi çekilmişti. ‘MB gibi sermayeye ihtiyacı olmayan bir kurum niye ihtiyat akçesi tutsun’ gibi gerekçeler üretilmişti. İşte o tartışmaların cevabının geldiği gün bugün oldu. MB’nin ihtiyat akçesi olsaydı böyle operasyonlara gerek olmazdı. Çıkan zarar, ihtiyat akçesiyle kapatılabilirdi”.
Bülent Şahin Erdeğer: “Kerbela olayı sonrasında Peygamberimizin kız torunu Hz. Zeynep, Yezid’e esir düşüyor. ‘Katliam yaptınız’ diye feryat ediyor. Yezid’le Hz. Zeynep arasında şu diyalog geçiyor: ‘Bunu kardeşine kim yaptı?..’ ‘Sen yaptın, sen yaptırdın…’ ‘Hayır, bizim yaptıklarımızı bize Allah yaptırıyor.’”
"Bu köpek sorununun acilen çözülmesi lazım" diye içeri girdi Tülay. Üstü başı ve elindeki market poşetleri yırtılmıştı. "Ne yapalım, öldürelim mi hayvancağızları?" diye sordum… "Ormana göndermekse ormana göndermek, kısırlaştırmaksa kısırlaştırmak" dedi… Sevdiğim kadının bu kadar kalpsiz, bu kadar pervasız davranması sinirlerime dokunmuştu. "Seni bütün hayvanseverlere ispiyonlayacağım," dedim. "Sosyal medyada linç yiyeceksin…"#HaddiniBilTülay" dedim. "#HayvanDüşmanıTülayÖzürDile" diye de ekledim.
“Erdoğan’ın Absürt ekonomik fikirleri milletin servetini yakıyor. Sağlıklı bir demokraside, böyle bir felaketten sorumlu olan sınır tanımaz lider denge ve denetim mekanizmasına tâbi tutulurdu. Ama Bay Kavala'nın da tanıklık ettiği üzere, Türkiye sağlıklı bir demokrasiden uzaktır.”