Kılıçdaroğlu’nun A takımıyla yaptığı planlamaya göre Kılıçdaroğlu; sonbahardaki kurultayda güven tazeleyecek, partiyi Mart 2024’teki yerel seçimlere “birlik içinde ve güçlü şekilde” götürmek için çalışacak. Kılıçdaroğlu, yerel seçimlerden sonra partide genel başkanlık koltuğunda oturmayacak. CHP’de genel başkanlık için adı geçen üç isim var: Ekrem İmamoğlu, Özgür Özel ve Oğuz Kaan Salıcı. İmamoğlu’nun seçimin hemen sonrasında verdiği “değişim” mesajlarının Kılıçdaroğlu’na karşı olmadığını doğrudan Kılıçdaroğlu’na anlatmak için hafta sonu Ankara’ya geleceği bilgisini paylaşan CHP kurmayları, bu görüşmede İmamoğlu’nun parti yönetiminde ve teşkilatlarda kimi değişikliklere gitmesini isteyebileceğini öngörüyor.
Erol Erdoğan (ARGETUS Araştırma Danışmanı):
“Muhalefetin değişim vaadi statükoya, helalleşme hesaplaşmaya evrildi.” Can Selçuki (Türkiye Raporu Direktörü): “14 Mayıs sonuçlarında gördük ki muhalefet, seçmenin kararında aidiyetin önemini atlamış.” Yusuf Akın (Areda Survey Genel Müdürü): “Muhalefet genel başkanlarının ve üst düzey temsilcilerinin karşılıklı imaları seçmeni korkuttu.”
Suriyeli sığınmacılarla ilgili röportaj veren AK Parti Genel Başkan Başdanışmanı Yasin Aktay: “Türkiye’nin bu insanları emme ve entegre etme kapasitesi çok çok güçlüdür. Gerekirse bunları Türkiye’nin bir parçası haline getirir, Türkleştirir. Bunlar Türkiye’ye çok daha sadık bir kitle haline de gelirler.”
14 Mayıs’ta Cumhur İttifakı’nın meclis çoğunluğunu elde etmesi ve 28 Mayıs’ta Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanması, Türkiye’nin daha fazla otoriterleşmesi, “diktatörleşmesi” veya “faşizmin kurumsallaşması” ile sonuçlanmayacaktır. Erdoğan’ın veya Türkiyeli başka bir muktedirin karşı karşıya olduğu meydan okuma, politik varlığını rejim düzeyinde kurumsallaştırmayı gerçekleştiremeyecek olmasıdır. Çünkü Türkiye’deki siyasal iktidarlar, dayandıkları toplumsal sınıfları aktifleştirerek bir ağırlık oluşturmazlar; bilakis, siyasal ve toplumsal üretici güçleri pasifleştirerek bir denge siyaseti izlerler. Bu yüzden Türkiye’de hiçbir zaman devrimci koşullar oluşmaz, biteviye restorasyon koşullarında kotarılır her şey. Bu da, iktidarların ömrü uzadıkça güçlerinin berkitilmesi ile değil güçlerinin yetersizlikleri ile yüzleşmek zorunda bırakır onları.
Kılıçdaroğlu, büyükşehirler genelinde Millet İttifakı’nın 2019 yerel seçimlerinde aldığı oyların üzerinde oranlara ulaştı. Kılıçdaroğlu, 2019’a göre İzmir’de yüzde 9, Antalya’da yüzde 7, Mersin’de hem CHP’nin hem de İYİ Parti destekli Demokrat Parti adayının oy toplamlarından yüzde 3 daha fazla oy aldı. İstanbul’da, Ankara’da, Adana’da da 31 Mart’a göre küçük artışlar kaydetti. Erdoğan ise 31 Mart’ta Binali Yıldırım’ın aldığı oydan yüzde 0,3 azını aldı.