Yeşil, Cem Ersever, Esat Oktay Yıldıran gibi karanlık figürleri ikonlaştıran milliyetçi sosyal medya eğilimini Doğan Gürpınar ile konuştuk: “Sosyal medyanın polarizasyondan beslenen doğasında en keskini, en savunulmayı savunmak bir nişan haline geliyor. Bu da savunmayacak insanları savunulur hâle getiriyor. Mesela solda da benzer bir Sovyet kültü ortaya çıktı. Tüm bunları mümkün kılan sosyal medyadaki PP (Profil fotoğrafı) ihtiyacı. İnsanlar kendilerini anonim kılarak bir profil açacaksa, oradaki personasına ana karakteri verecek şey olarak görüyor bunu. Bu alfa kültü, erkeklik kültü, bu alt-right kültü. Esat Oktay Yıldıran da buraya oturuyor. Şu anda herkesin öfkelerine göre simgeleştirdiği figürler bunlar. Ne Atatürk tarihsel kişiliğinde ne Stalin. Ne Esat Oktay Yıldıran ne Yeşil ne de mesela Nihal Atsız…"
1 Ocak sabahı Filistin'e destek yürüyüşünden dönen İsmail Aydemir'e bir saldırganın yumruk atmasının ardından "Eline sağlık" diye tweet atıp ardından silen Fatih Altaylı: "Tweette tek bir şey söyledim: 'Elinize sağlık.' Bir anda ne kadar adam varsa ortaya döküldü. Sanki ben yumruk atana 'Eline sağlık' diyormuşum. Halbuki ben hiçbir şey demiyorum. Kim ne anlayacak onu görmeye çalışıyorum"
Hilafet istemekle suçlanan apartman görevlisi İsmail Aydemir, saldırıyı anlattı:
"O bayrağı Eminönü’nde 70/80 lira gibi bir paraya satıyorlardı ben de aldım… Yürürken bir anda karşıma...
Serbestiyet kanalının yeni programı Nası Gidiyor’un ilk bölümünde Yıldıray Oğur, Habertürk yazarı Nihal Bengisu Karaca’yla 2023’ün nasıl gittiğini konuştu: “2023 yılının en absürt olayı Kızıl Goncalar’a linçti. Dizide İslam ya da Müslümanlar kötü gösterilmiyor, aksine belki laik seküler kesim esas kötü gösteriliyor. Onlardan tepki gelmesi beklenirken, birkaç cemaatin abartmasıyla linç kampanyası yürütülüyor. İncelikli çalışılmış bir senaryo var. Tarikatlara yapılan eleştiriler hayatta olan şeyler. Ama tarikatın mensubu Cüneyt, Bozdoğan Kemeri’ne çıkıp “bu şehirde düzeltilmesi lazım gelen şeyler var” diye düşünen derin, iyi bir karakter.