Rubio, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, Albanese’nin “ABD ve İsrail yetkililerine, şirketlerine ve yöneticilerine karşı Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) nezdinde işlem başlatma çabalarının gayrimeşru ve utanç verici” olduğunu belirtti.
“Albanese’nin ABD ve İsrail’e karşı yürüttüğü siyasi ve ekonomik savaş artık tolere edilmeyecek. Müttefiklerimizin meşru müdafaa hakkının her zaman yanındayız,” diyen Rubio, bu adımın ABD’nin “hukuki savaş” (lawfare) olarak adlandırdığı uluslararası yargı mekanizmaları aracılığıyla ülkelere yönelik baskılara karşı bir yanıt olduğunu söyledi.Vize ve Mali Kısıtlamalar
Yaptırım kapsamında Albanese’nin ABD’ye girişine yasak getirildi. Ayrıca, ABD’de bulunan olası mali varlıklarına da erişimi kısıtlandı. Yaptırımlar, Şubat 2025’te yürürlüğe giren ve ABD ile müttefiklerine yönelik UCM işlemlerine karşılık vermeyi amaçlayan Başkanlık Kararnamesi (Executive Order 14203) uyarınca uygulandı.
Gerekçe: “İsrail’e Soykırım Suçlaması”
Francesca Albanese, özellikle Gazze’deki İsrail operasyonlarını “soykırım” olarak tanımlaması ve UCM’ye İsrail Başbakanı Netanyahu da dahil olmak üzere üst düzey yetkililer hakkında soruşturma açılması yönündeki çağrılarıyla dikkat çekmişti. Ayrıca ABD’li bazı büyük teknoloji ve savunma şirketlerine gönderdiği açık mektuplarla, İsrail’e yönelik ürün ve hizmetlerin durdurulmasını talep etmişti.
Uluslararası Tepki Bekleniyor
ABD’nin bu adımı, BM sistemi içinde ilk kez bir özel raportöre yaptırım uygulanması açısından emsal teşkil ediyor. İnsan hakları örgütleri ve bazı Avrupa ülkelerinden tepki gelmesi beklenirken, İsrail’den karara güçlü destek geldi.
Francesca Albanese’den henüz resmi bir yanıt gelmedi.