Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk, Kobane davası kararı hakkında konuştu. 28 Şubat süreciyle ilgili tutuklu bununanlara af çıkmasının tesadüf olmadığını ifade etti:
“Kürt dilinin eğitim dili olması için mücadele ediyoruz. Bizim amacımız budur”
“Yani gerçekten Kürt halkına karşı büyük bir zülüm uzun yıllardan beridir devam ediyor. Kürt halkının kazanımlarını yok saymaya çalıştıklarını, Kürt siyasetçilerini susturmaya çalıştıklarını ve Kürt halkının haklarını gözardı etmeye çalıştıklarını biz çok iyi biliyoruz. Bizler yıllardır siyasetin içindeyiz, biz halkların kardeşliğini savunuyoruz. Biz Kürt halkının özgür ve eşit haklara ulaşmasını istiyoruz. Bizim amacımız budur. Bugün Kürt halkı büyük bir baskı altında. Seyda Cigerxwîn’in de ifade ettiği gibi, “biz kardeşlik diyoruz onlar hayır hayır diyor”. Kürt halkına karşı zülmü sürdürmeye çalıştıklarını biliyorduk. Arkadaşlarımıza ağır cezalar vereceklerini önceden hissetmiştik ve tahmin etmiştik. Bugün uygulanan politika evet Kürt halkına karşı uygulanıyor ama bütün Türkiye halkı üzerinde büyük bir etkisi var. Gün geçtikçe demokrasiden uzaklaşıyorlar. Her geçen gün insan haklarından uzaklaşıyorlar. Her geçen gün hem Kürt halkına hem de Türk halkına zarar veriyorlar. Biz her zaman şunu ifade ediyoruz. Bizim amacımız, halkların kardeşliğidir, halkların eşitliğidir. Kürt halkının dili kültürü ve kimliğine karşı kötü bir baskı uygulanıyor, bunun karşısında da bizler eşitlik ve adalet, Kürt halkının hakları, kimliği ve dili için bir mücadele yürütüyoruz. Kürt dilinin eğitim dili olması için mücadele ediyoruz. Bizim amacımız budur. “
Bir yandan Kürtleri cezalandırıyorlar, diğer yandan 28 şubat darbe sürecinde yer alanları serbest bırakıyolar
“Kanaatimize göre bu bir tesadüf değildi bir mesaj vermek istediler. Bir yandan Kürtleri cezalandırıyorlar, diğer yandan 28 şubat darbe sürecinde yer alanları serbest bırakıyolar. Bakın biz Türk birliğini korumaya çalışıyor, Türk karşıtlarını da cezalandırıyoruz mesajını vermek istiyorlar. Böyle bir mesaj vermek istiyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar biz onlara karşı değiliz. Yaşları olmuş 82, 85 serbest bırakılmış ya da bırakılmamış bizim için pek birşey ifade etmiyor. Neden serbest bırakıldı da demiyoruz. Ama biz Kürt halkına karşı yürütülen politikayı eleştiriyoruz. Bizi suçladıkları ve cezalandrıdıkları için değil. Kürt halkına karşı yürütülen, Kürt halkının iradesini tanımayan, Kürt halkının iradesini yok sayan politikaları eleştiriyoruz. Biz buna karşıyız. Bizim amacımız Kürt halkının iradesinin tanınması, bugün 7 milyon insan Kürt halkının siyasetine oy veriyor. Kürt illerinde belediyeler yüksek oranda aldıkları oyla Kürt milletinin iradesini ortaya çıkıyorlar. Bugün bakın bunlar suçludur siyaseti yürüterek belediylere kayyum atramak istiyorlar. Kürt siyasetini yasaklamaya yönelik adımlar atılıyor. Böyle bir politika izleniyor, daha önce de ifade ettiğim gibi bu tarz bir politika ne Kürt halkına bir şey kazandırır ne de Türk halkına.”