Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), HDP’nin önceki eş genel başkanlarından Selahattin Demirtaş’ın tutukluluğunun siyasi nedenlerle sürdürüldüğünü tekrarladı ve serbest bırakılması gerektiğine karar verdi. Kararda, Demirtaş’ın anayasa referandumu ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri döneminde cezaevinde tutulmasının demokratik sistemi tehdit ettiği belirtildi. Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni (AİHS) beş kez ihlal ettiği saptanırken, kararlar 15’e karşı 2 ve 16’ya karşı 1 oy çokluğuyla alındı. Türk yargıç Saadet Yüksel’in karşı oylarına, Polonyalı yargıç Wojtczek ve Macar yargıç Paczolay eşlik etti.
“Türkiye 5 maddeyi ihlal etti”
Türkiye; AİHS’nin 10. maddesinde yer alan ifade özgürlüğü, 5/1. ve 5/3. maddelerinde yer alan özgürlük ve güvenlik hakkı, 5/4. maddesinde yer alan tutuklamanın gerekçeye dayanması ve makul sürede yargılanma hakkı ile 3/1. maddesinde yer alan seçme ve seçilme hakkını ihlal etmekten mahkûm edildi.
Demirtaş: “Bizi içeri atanların ağır suçlar işledikleri kesinleşmiş oldu”
Kararın ardından sosyal medya hesabından bir açıklama yapan Selahattin Demirtaş şu ifadelere yer verdi:
“Altı yıldır benim ve arkadaşlarım hakkında yürütülen sözde yargı faaliyetlerinin tamamının siyasi amaçlı olduğu, hukuki olmadığı, bizim suçsuz olduğumuz, bizi içeri atanların ise bize karşı siyasi kumpas kuracak kadar ağır suçlar işledikleri kesinleşmiş oldu. Bu karar, Türkiye’de hukuk ve adalet sisteminin bizzat Hükümet eliyle çökertildiğinin de tescilidir. Dört yıldır hukuk dışı bir şekilde siyasi rehine olarak içeride tutulmama rağmen bu karar beni sevindirmemiş, mutlu etmemiştir. Aksine üzgünüm. Bu karardan dolayı gerçekten üzgünüm. Çünkü ortadan kaldırılan demokrasinin, yok edilen hukukun ve adaletin faturasını sadece ben ödemiyorum, 83 milyon yurttaşımız en ağır şekilde ödüyor. (Zevk, sefa ve şatafatla yaşamaya devam eden bir milyon kişiyi bilerek saymıyorum).”
https://twitter.com/hdpdemirtas/status/1341399970281361410/photo/1