Bayraktar, Türkiye’nin yılda 2,5 milyon tona kadar LNG alımı için Exxon ile uzun vadeli bir anlaşma yapmaya çalıştığını ve bunun bugünkü maliyetinin şu anda yaklaşık 1,1 milyar dolar olacağını söyledi.
Anlaşmanın on yıllık olabileceğini ifade eden Bayraktar, ticari şartlarının halen görüşülmekte olduğunu kaydetti.
Türkiye’nin Exxon ile müzakere ettiği anlaşma, Rusya’nın Avrupa’ya gaz ihracatının düştüğü bir döneme denk geliyor.
Avrupa ülkeleri Ukrayna’daki çatışmaya tepki olarak Rus boru hattı üzerinden gaz ithalatını kesmek için diğer üreticilerden LNG alımlarını arttırdı.
Türkiye’nin diğer ABD’li doğal gaz üreticileriyle de LNG anlaşmaları için görüşme yaptığını belirten Bayraktar, Rusya ile sözleşmelerin bir kısmı 2025’te, İran ile 2026’da sona ermeden önce doğal gaz tedarikini “çeşitlendirmek” istediğini söyledi.
Türkiye; Rusya, Azerbaycan ve İran’ın yanı sıra Cezayir, Katar, ABD ve Nijerya’dan da LNG ithal ediyor.
En büyük doğal gaz tedarikçisi ise Rusya. Geçen yıl tüketiminin yüzde 40’ından fazlası bu ülkeden alınan gazla karşılandı.
Rusya aynı zamanda Türkiye’nin en büyük petrol tedarikçisi ve Mersin’de inşaatı süren ve Türkiye’nin ilk nükleer enerji santrali olan Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin sahibi ve işletmecisi.
Bayraktar, Sinop’ta planlanan benzer bir nükleer projeye Rusya’nın yanı sıra Güney Kore’nin de “ciddi ilgisi” olduğunu söyledi.
Bayraktar, Türkiye’nin Rusya ile ilişkilerini savunarak, bu ülke ile yapılan “rekabetçi” enerji anlaşmaları sayesinde Türkiye’nin, savaşın başlamasıyla Avrupa ülkelerini saran enerji krizinden etkilenmediğini söyledi.