KCK Eşbaşkanı Cemil Bayık’ın Yeni Yaşam Gazetesi’ne verdiği röportajın 3’ncü bölümü yayınlandı. Bayık, söyleşinin son bölümünde silahlı mücadeleye neden son verildiğini anlattı:
“Önderlik bunun paradigmasını geliştirdi, şimdi sistemini geliştirmeye çalışıyor. Onun için biz Sosyal Bilimler Akademisi’ni, Demokratik Modernite Akademisi’ni geliştirdik. Önder Apo’nun uygun gördüğü sosyalist çalışmayı yürütüyor, kadrolarını geliştiriyoruz.”
“Parti, silahlı mücadele olmuş, olmamış, bu bizim açımızdan bir şey ifade etmiyor. Biz amacımız temelinde yürüyoruz. Bunun araçlarını geliştirdik. Şimdi de önümüze bir strateji koymuşuz. Onun temellerini yerine getirmeye çalışıyoruz. Öyle mücadeleden vazgeçmiş değiliz.”
“Her yerde mücadele yürütürüz. Bir zemine bağlı değiliz. Özgürlük amacımız bizden ne isterse onu yerine getiririz. Nerede bu amaca yönelik çalışmamız gerekiyorsa orada çalışırız. Önder Apo ne dedi? Amaca hizmet eden araç olmalı amaç ile araç birbirini tamamlamalı. Eğer araç amaca hizmet etmiyorsa kullanılmaması gerekir.
Silah bir dönem amaca hizmet etti. Artık hizmet etmiyor. Silahlı mücadele ile yapılması gereken yapıldı. Bundan sonra devreden çıkarılması, başka araçların devreye girmesi gerekiyor. Bunun için Türkiye yasalarda değişiklik yapması gerekiyor. Demokratik toplum örgütlenebilsin, gelişebilsin. Esas tabii toplumun örgütlenmesi ve toplumun kendini korumasıdır.”
“Devlet Bahçeli, Mustafa Kemal’i esas alıyor. Mustafa Kemal de Türk devleti ve milleti tehlikeye düşünce Sovyetleri ve Kürtleri esas aldı. Ona dayanarak mücadele etti ve Lozan’a gitti. Lozan’da neyin pazarlığı oldu? Sovyetleri bırak Kürtleri bırak biz seni tanırız. Ne zamanki Lozan da kabul edildi. Sovyetlerden, Kürtlerden elini çekti, sonra NATO’ya girdi. Kürtlere yönelik de bilinen şeyleri yaptılar. Bahçeli bunu görüyor, farklı zamanlar ama benzer bir durum. Onun için o adım attı.
Bizim mücadelemiz onları öyle bir hale getirdi ki sorunlarla yüz yüze geldiler. Beka sorunu yaşamaya başladılar. Güya Önderliği unutturacaklardı, PKK’yi ortadan kaldıracaklardı bunun için her şeyi kullandılar ama kullandıkça kendileri battı. Bir de Ortadoğu’daki gelişmeler olunca artık ulus devlet iflas etti. Ulus devleti kim geliştirdi? Türkiye ve İran. Şimdi kendilerine sıra geliyor, eğer Kürtlerle de anlaşmazlarsa kendileri için büyük tehlike olacak.
Kürtler Ortadoğu’da herkesin kaderini belirleyen bir güç haline geldi. Türkiye, İsrail ve İran Kürtlere muhtaç hale geldi. Önderlik bunu gördü sorunu çözmek istedi. Bu da Türkiye’nin işine geliyor, onları kurtaracak şey önderliğin çözümüdür. Hareket olarak engelleri kaldırdık. Hiçbir engel yok. Bunu hem Türklere hem dünyaya gösterdik. Onun için herkes diyor artık devlet adım atmalı.
Önder Apo sadece harekette değişimi yapmıyor. Türkiye’de de devlette de değişimi yapıyor. Bu da Önder Apo’nun tarzı. Değişimi yaşıyor, karşısındakini de değiştirerek yaşıyor. Ya adım atacaklar ya da başka türlü bitecek… Başka yolu yok. Şartlar bizim lehimizedir, inisiyatif bizim elimizdedir”