ABD Adalet Bakanlığı, Jeffrey Epstein soruşturmasına ilişkin şimdiye kadarki en kapsamlı belge paketini salı günü kamuoyuna açtı. Yayımlanan 11 binden fazla belge, Kongre’nin çıkardığı ve tüm Epstein dosyalarının kamuya açıklanmasını zorunlu kılan yasanın ardından gelen son paket oldu.
Belgelerin büyük bölümü, mağdurların kimliklerini veya devam eden soruşturmaları koruma gerekçesiyle karartılmış durumda. Ancak Kongre üyeleri, yasanın “itibar zedelenmesi” gerekçesiyle karartmaya izin vermediğini hatırlatarak Adalet Bakanlığı’nı sert biçimde eleştiriyor.
Trump’ın adı önceki paketlere göre daha fazla geçiyor
Yeni belgelerde Donald Trump’ın adı, önceki ifşalara kıyasla daha sık yer alıyor. Belgelerin çoğu medya kupürlerinden oluşsa da, Ocak 2020 tarihli bir federal savcı e-postası dikkat çekiyor.
Bu e-postada, yeni ulaşılan uçuş kayıtlarının Trump’ın 1993–1996 yılları arasında Epstein’in özel jetinde en az sekiz uçuş yaptığını gösterdiği yazılıyor. Savcıya göre bu uçuşların en az dördünde Epstein’in en yakın ortağı Ghislaine Maxwell de bulunuyordu. Kayıtlarda Trump’ın, o dönem eşi Marla Maples, kızı Tiffany ve oğlu Eric ile birlikte uçtuğu da yer alıyor.
Adalet Bakanlığı, Trump hakkında belgelerde yer alan bazı iddiaların “asılsız ve sansasyonel” olduğunu savunurken, Trump da Epstein’le ilgili her türlü suistimali reddettiğini yineledi.
Not: Epstein dosyalarında bir ismin geçmesi, hukuki olarak suçluluk anlamına gelmiyor.
FBI e-postaları: 10 “olası suç ortağı”
Belgelerde yer alan 2019 tarihli FBI iç yazışmaları, Epstein’in 10 olası suç ortağının incelendiğini ortaya koyuyor. E-postalara göre bu kişilerden altısına celp tebliğ edilmiş, dördü içinse süreç henüz tamamlanmamıştı. Celp gönderilenler arasında Florida, New York ve Connecticut’tan isimler bulunuyor.
Karartılmamış iki isim dikkat çekiyor: Ghislaine Maxwell ve eski Victoria’s Secret CEO’su Les Wexner. Wexner’in avukatları, BBC’ye yaptıkları açıklamada, müvekkillerinin ne hedef ne de suç ortağı olduğunu; soruşturmada tam işbirliği yaptığını belirtti.
Kongre Gözetim Komitesi üyesi Demokrat vekil Suhas Subramanyam, “10 olası suç ortağından söz ediyoruz ve kamuoyunun bunlar hakkında neredeyse hiçbir bilgisi yok” diyerek karartmaların azaltılması çağrısında bulundu.
“Balmoral” e-postaları ve Prens Andrew bağlantısı
Yeni belgeler arasında 2001 tarihli bir e-posta öne çıkıyor. Kendini yalnızca “A” olarak tanıtan ve “Balmoral Yaz Kampı’ndayım” ifadesini kullanan gönderici, Maxwell’e “bana yeni uygunsuz arkadaşlar buldun mu?” diye soruyor. Maxwell’in yanıtı ise “yalnızca uygun arkadaşlar bulabildim” şeklinde.
Bu e-postanın gönderildiği adresin, daha önceki dosyalarda “York Dükü” başlığıyla kayıtlı başka bir adresle benzerlik taşıdığı görülüyor. Belgelerde adı geçen Andrew Mountbatten-Windsor (Prens Andrew), Epstein’le bağlantıları nedeniyle daha önce de inceleme konusu olmuş; kendisi tüm suçlamaları reddetmişti. BBC, Prens Andrew’un ekibine yeniden ulaştığını duyurdu.
Larry Nassar’a yazıldığı iddia edilen mektup: “Sahte”
Belgeler arasında sosyal medyada büyük yankı uyandıran, Epstein’in Larry Nassar’a yazdığı iddia edilen el yazısı bir mektup da yer aldı. Ancak Adalet Bakanlığı, mektubun sahte olduğunu açıkladı.
Bakanlığa göre:
• Yazı Epstein’in el yazısıyla örtüşmüyor,
• Zarf üzerinde yanlış cezaevi adı yer alıyor,
• Posta damgası Epstein’in ölümünden üç gün sonrasına ait,
• Mektubun gönderildiği cezaevi adresi de hatalı.
Dosyalarda sahte Epstein videosu da var
Belgelerde yer alan en tuhaf unsurlardan biri, Epstein’e benzeyen bir figürü hücrede gösteren sahte bir video. BBC Verify’ın tespitine göre video, 2020’de YouTube’a yüklenen bir 3D animasyon. ABD Cezaevi Bürosu, Epstein’in öldüğü gün hücre içinde hiçbir video kaydı bulunmadığını daha önce açıklamıştı.
Yetkililer, bu tür materyallerin dosyalarda yer almasının, yıllardır süren komplo teorileri ve kamuoyundan gelen ihbarların bir yansıması olduğunu belirtiyor.
