Ana SayfaHaberlerİnfaz paketi TBMM’ye sunuldu: Pakette hasta ve yaşlı mahkumlarla ilgili düzenleme var,...

İnfaz paketi TBMM’ye sunuldu: Pakette hasta ve yaşlı mahkumlarla ilgili düzenleme var, Covid tahliyeleri çıktı

Hasta ve yaşlı mahkumların tahliyesine yol açacak infaz düzenlemesi TBMM’ye sunuldu. AK Parti-MHP ve DEM arasında süren müzakereler sonrasında infaz düzenlemesinde son dakika değişikliği yapılarak “Covid tahliyeleri” paketten çıkartıldı. DEM Partili Sezai Temelli: "Dağ fare bile doğuramadı." MHP’li Yıldız: “Bir bölümü Eylül-Ekim’e bırakıldı.”

Terörsüz Türkiye sürecinin ilk yasal düzenlemesi olarak görülen infaz düzenlemesi TBMM’ye sunuldu.

AK Parti-MHP ve DEM arasında süren müzakereler sonrasında “son dakika” değişikliğine gidildi. Paketten kamuoyunda “Covid tahliyeleri” olarak bilinen düzenleme “FETÖ tutukluları da yararlanabilir” endişesiyle çıkarıldı. 

Covid tahliyelerinin yeni bir infaz düzenlemesiyle TBMM’nin yeni yasama yılında tekrar ele alınması planlandı. 

İnfaz paketinin tüm ayrıntıları DEM Parti eş genel başkanları ile meclis grup başkanvekillerinin MHP lideri Devlet Bahçeli ve AK Parti meclis grubuyla görüşmesinden sonra netleşti. 

Bahçeli’nin “infazda eşitlik” prensibine vurgu yaptığı görüşmede, tarafların her türlü beklenti ve hassasiyeti üzerinde denge sağlanmasından yana tavır koyduğu öğrenildi. 

Terörsüz Türkiye sürecinin ilerlemesi için toplumun beklentilerinin gecikmeksizin karşılanmasından yana olan Bahçeli’nin infaz paketi üzerinde “ince ve titiz çalışma yürütüldüğünden” herkesin emin olmasını istediği de belirtildi. 

DEM Parti heyeti Bahçeli’yle yapılan görüşmeyi “olumlu ve verimli” olarak tanımlarken, AK Parti grubuyla yapılan görüşmenin de “umut verici” olduğunu söyledi. 

İnfaz paketinin daha önce kamuoyuna açıklandığı gibi uygulanmasını isteyen DEM Parti’ye itirazlar AK Parti’den geldi. İnfaz paketinde yer alan ve kamuoyunda Covid tahliyeleri olarak bilinen düzenlemenin uygulanması durumunda “örgüt üyelerinin de infaz indiriminden yararlanabileceği ve bunun da toplumda kaos yaratabileceği” endişelerini DEM Parti’yle paylaşan AK Parti grubu, Covid tahliyelerini infaz paketinden çıkartma kararı aldı. 

AK Parti, bu kararı sonrasında MHP ile de paylaştı. 

Covid tahliyeleri; 31 Temmuz 2023 öncesinde suç işleyen ancak o dönem hükmü kesinleşmeyenlerin de denetimli serbestlikten yararlanmasını öngörüyordu.

Adalet Komisyonu’nda görüşülecek

AK Parti Meclis Grup Başkanı Abdullah Güler, basın toplantısı düzenleyerek 9 farklı kanunla ilgili değişiklikleri kapsayan ve 30 maddeden oluşan bir paket sunulduğunu açıkladı.

Sunulan taslak, TBMM Adalet Komisyonu’nda görüşülecek.

Paket kapsamında şu düzenlemeler var.

Hükümlü, 1 yıllık denetimli serbestlikten yararlanmak için cezasının onda birini cezaevinde geçirmek zorunda.

2 yılın altındaki suçlarda en az 5 gün cezaevinde kalınacak.

Mükerrer suçlarda şartlı salıverme düzenlemede yer aldı. İyi hal koşuluyla cezasının 3/4’ünü çekecekler. (19 bin 800 kişi var bu kapsamda)

Kadın, çocuk ve 65 yaş üstü için konutta infazın süresi 3 yıl olacak.

70 yaş üzerindekiler 4 yıl, 75 yaş üzerindekiler 5 yıl, 80 yaş üzerindekiler cezasının 6 yılını konutta geçirebilecek.

Hastalık ve engellilik hali yüzünden yaşamını cezaevinde tek başına idame ettiremeyenlerin infazı adli tıp kararıyla konutta olacak. Bu düzenlemeden terör suçluları da yararlanacak ancak ağırlaştırılmış müebbet alan darbe suçluları yararlanamayacak.

Meskun mahale ateş etmenin cezası 5 yıla çıktı. kuru sıkı tabanca ile ateş etme de bu suçun kapsamına alında.

Trafikte yol kesme ayrı suç oldu. Cezada üst sınır 3 yıl oldu.

Düzenlemeyle ilgili AK Parti grubu tarafından paylaşılan bilgi notu şöyle:

MADDE 1: 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun ek 1. maddesinde değişiklik yapılarak, istinaf ve temyiz sınırlarında esas alınacak tarih, hüküm tarihi yerine davanın açıldığı veya şikayet başvurusunun yapıldığı tarih olarak düzenlenmektedir. Bu değişiklik, Anayasa Mahkemesi’nin iptali doğrultusunda yapılmaktadır.

MADDE 2: 1512 Sayılı Noterlik Kanunu’nun 125. maddesi, disiplin cezalarının belirlenmesinde ölçülülük ve hukuki güvence ilkelerine uyum sağlanması amacıyla yeniden düzenlenmektedir. Anayasa Mahkemesi’nin iptali doğrultusunda hazırlanan yeni metinle, eylem-ceza ilişkisi netleştirilmektedir.

MADDE 3: Noterlik Kanunu’nun 126. maddesi yeniden yazılarak disiplinsizlik halleri ve bunlara karşı uygulanacak disiplin cezaları açıkça belirlenmiştir. Cezalar; uyarma, kınama, para cezası, geçici görevden uzaklaştırma ve meslekten çıkarma şeklinde sistematik olarak tanımlanmıştır. Bu madde de Anayasa Mahkemesi’nin iptali doğrultusunda düzenlenmektedir.

MADDE 4: Noterlik Kanunu’nun 127. maddesi tamamen yenilenerek, bir üst veya alt derece disiplin cezası verilmesi şartları ve zamanaşımı süreleri belirlenmektedir. Aynı nitelikteki tekrar fiillerde daha ağır, olumlu sicil hâllerinde daha hafif ceza verilmesi öngörülmektedir.

MADDE 5: Noterlik Kanunu’nun 157. maddesi yürürlükten kaldırılmaktadır. Disiplin hükümlerinin 125 ve 126. maddelerde yeniden düzenlenmiş olması nedeniyle bu maddenin uygulanabilirliği kalmamıştır.

MADDE 6: Noterlik Kanunu’nun 159. maddesinde yer alan “(B) bendi” ifadesi, yeni sistemle uyumlu olarak “ikinci fıkrasının (l) bendi” şeklinde değiştirilmiştir.

MADDE 7: 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nda değişiklik yapılarak, istinaf ve temyiz sınırlarının belirlenmesinde karar tarihi yerine dava tarihinin esas alınması öngörülmektedir. Bu düzenleme de Anayasa Mahkemesi’nin iptali doğrultusunda yapılmaktadır.

MADDE 8: 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 35. maddesinde, suça teşebbüs halinde verilecek süreli hapis cezalarının alt ve üst sınırları artırılmaktadır. Ağırlaştırılmış müebbet yerine 14–21 yıl, müebbet yerine 10–18 yıl hapis cezası getirilmektedir. Bu düzenleme, diğer maddelerdeki ceza artışlarıyla orantılıdır.

MADDE 9: Kasten yaralama suçunun temel cezası 1 yıl 6 aydan başlamak üzere artırılmaktadır. Basit tıbbi müdahaleyle giderilebilecek fiillerde ve kadına karşı işlenmesi halinde alt sınır yükseltilmektedir.

MADDE 10: Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçlarında ceza sınırları yükseltilmekte; mağdurun zarar görme derecesine göre alt sınırlar 4–6 yıl, ölüm halinde 10–14 yıl veya 14–18 yıl olarak yeniden düzenlenmektedir.

MADDE 11: Tehdit suçunun cezaları caydırıcılığın güçlendirilmesi amacıyla artırılmaktadır. Malvarlığına yönelik tehditlerde hapis cezasının alt sınırı bir aydan iki aya çıkarılmakta, nitelikli tehdit hallerinde (silahla, örgüt gücüyle vb.) cezanın üst sınırı 7 yıla çıkarılmaktadır.

MADDE 12: Genel güvenliği kasten tehlikeye sokan fiillere yönelik cezaların artırılması öngörülmekte olup bu kapsamda kamu düzenine yönelik tehdit oluşturan eylemlerle daha etkin mücadele etmek üzere ses ve gaz fişeği atabilenler dahil (kurusıkı tabanca) edilerek ayrıca toplu bulunulan yerlerde bu fiilin gerçekleştirilmesi halinde ceza ağırlaştırılacak şekilde düzenlenmiştir.

MADDE 13: 5237 sayılı Kanunun 179. maddesinde yapılan değişiklikle, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun cezası artırılmaktadır. Özellikle alkol veya uyuşturucu etkisiyle araç kullananlara yönelik cezalar ağırlaştırılmış, caydırıcılığın artırılması hedeflenmiştir.

MADDE 14: 5237 sayılı Kanunun 223. maddesinde yapılan değişiklikle, yol kesme ve ulaşım araçlarının hareketini engelleme fiilleri daha etkin şekilde cezalandırılacaktır. Cebir ve tehdit suçun unsuru olmaktan çıkarılarak, hukuka aykırı her türlü yol kesme, araç durdurma, kaçırma veya alıkoyma eylemleri bu madde kapsamında suç sayılacaktır. Suç işlenirken başka bir suç da işlenirse, faile her iki suçtan ayrı ayrı ceza verilecektir.

MADDE 15: 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 250. maddesinde yapılan değişiklikle, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçunun toplu alanlarda işlenmesi hâli seri muhakeme usulü kapsamı dışına çıkarılarak bu nitelikli fiillere daha ciddi ve caydırıcı şekilde müdahale edilmesi lanmaktadır.

MADDE 16: 5275 sayılı Ceza İnfaz Kanununun 11. maddesinde yapılan değişiklikle, çocuk hükümlülerin cezalarının önce çocuk kapalı ceza infaz kurumlarında infazına başlanması, ardından çocuk eğitim evlerine gönderilmeleri öngörülerek infaz sürecinde çocuklara uygun bir geçiş süreci sağlanmaktadır.

MADDE 17: 5275 sayılı Kanunun 15. maddesinde yapılan düzenlemeyle, çocuk hükümlülerin cezalarına çocuk kapalı ceza infaz kurumlarında başlanması ve iyi hâl değerlendirmesi sonucuna göre çocuk eğitimevine geçişleri sağlanmaktadır. Kasıtlı suçlarda 3 yıl, taksirli suçlarda 5 yıl veya daha az ceza alan çocuklar doğrudan eğitimevlerinde kalabilecektir. Uygun şartları taşıyan bazı çocuk tutuklular da eğitimevlerinde barındırılabilecek, ancak güvenlik riski taşıyanlar hariç tutulacaktır.

MADDE 18: 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 105/A maddesinde yapılan değişiklikle, denetimli serbestlikten yararlanmak isteyen hükümlülerin, koşullu salıverilme tarihine kadar olan sürenin en az onda birini ceza infaz kurumunda geçirmesi zorunlu hale getirilmiş ve bu sürenin beş günden az olamayacağı hüküm altına alınmıştır. Bu düzenlemeyle, hükümlülerin cezaevinde belirli bir süre kalması sağlanarak cezanın caydırıcılığı ve infazın etkinliği artırılmak istenmektedir.

MADDE 19: 5275 sayılı Kanunun 108. maddesinde yapılan değişiklikle, ikinci defa tekerrür hükümleri uygulanan hükümlülere koşullu salıverilme imkânı tanınmaktadır. Süreli hapis cezaları için koşullu salıverilme oranı dörtte üç olarak uygulanacaktır. Hükümlünün salıverilmeden yararlanabilmesi, 89. maddeye göre yapılacak iyi hâl değerlendirmesine bağlıdır. Bu değerlendirmede; hükümlünün kurallara uyumu, yükümlülüklerini yerine getirme düzeyi, eğitim ve iyileştirme programlarına katılımı ile sosyal davranışları dikkate alınacaktır.

MADDE 20: 5275 sayılı Kanunun 110. maddesinde yapılan değişiklikle, geceleyin ve hafta sonu infaz sınırı kasten işlenen suçlarda 3 yıl, taksirli suçlarda 5 yıl olarak belirlenmiştir. Hafta sonu infazı, cezaevinin uygun görmesi halinde hafta içi de uygulanabilecektir. Ayrıca, konutta infazın kapsamı genişletilmiş ve özel infaz usulüne tabi hükümlülerin denetimli serbestlikten yararlanmasına imkân tanınmıştır. Düzenleme özellikle kadınlar ve çocuklar lehine geliştirilmiştir.

MADDE 21: 5275 sayılı Kanunun geçici 10. maddesinin sekizinci fıkrasında yapılan değişiklikle, ikinci defa tekerrür hükümleri uygulanan hükümlülere koşullu salıverilme imkânı tanıyan 108. madde değişikliğine uyum sağlanmaktadır.

MADDE 22: 5275 sayılı Kanuna eklenen geçici maddeyle, 105/A maddesinde yapılan değişikliğin, yani denetimli serbestlikten yararlanmak için cezaevinde en az onda bir süre kalma şartının, bu maddenin yürürlüğe girmesinden önce işlenen suçlara uygulanmayacağı düzenlenmektedir.

MADDE 23: 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanununun 2. maddesinde yapılan değişiklikle, Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda “içeriğin çıkarılması” tanımı güncellenmiş ve artık içeriklerin internet ortamından çıkarılması şeklinde tanımlanması öngörülmüştür.

Ayrıca, “uyarı yöntemi” tanımı netleştirilerek, ihlalin ilk bakışta anlaşıldığı durumlarda BTK veya ilgili kişilerce doğrudan içerik veya yer sağlayıcıya bildirim yapılabileceği düzenlenmiştir.

MADDE 24: 5651 sayılı Kanunun 8. maddesinde yapılan değişiklikle, Anayasa Mahkemesinin iptal kararı doğrultusunda “içeriğin çıkarılması” kavramı yeniden tanımlanarak, içeriklerin internet ortamından çıkarılması şeklinde düzenlenmiştir. Ayrıca, iptal kararındaki ilgili gerekçeler dikkate alınarak maddenin dördüncü, dokuzuncu ve on birinci fıkralarında da değişiklik yapılmaktadır.

“Meclisin yeni döneminde yeni paket gelir”

Başından beri “infazda eşitlik” prensibiyle infaz kanunun toptan değişmesini savunan MHP kurmayları, son dakika değişikliğiyle birlikte yapılanın “idari düzenlemeler ile infaz düzenlemelerinin birbirinden ayrılması “olduğunu söylüyor. 

Bu da infaz düzenlemesinde tam olarak, istenilenin yapılmadığı anlamına geldiği gibi yeni bir infaz paketinin daha meclis gündemine geleceğine işaret ediyor. 

İktidar kaynakları kapsamlı bir infaz paketinin meclisin yeni yasama yılında gündeme gelebileceğini söylüyor.

Temelli: “Dağ fare bile doğurmadı”

DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli, paketin sunulmasının ardından yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Dağ fare bile doğuramadı. Yargı paketi, toplumun beklentilerine ya da gelişmelere uygun bir şekilde karşımıza gelmedi. Anlatılan şeylerin hiçbiri şu anki acil beklentileri karşılayacak nitelikte değil. Bu kadar üzerinde konuşulan bir paket böyle geliyorsa karşınıza buna tek kelimeyle ‘olmadı’ diyoruz.”

MHP’li Yıldız: “Bir bölümü Eylül-Ekim’e bırakılan düzenleme”

MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız da paketin TBMM’ye sunulmasıyla ilgili paylaştığı X mesajında diğer maddeler için sonbaharı işaret etti:

“Bir bölümü detaylı araştırma yapılması için Eylül-Ekim ayına bırakılan cezaların infazı ile ilgili düzenleme Gazi Meclis’e sunulmuştur, hayırlı uğurlu olsun.”

- Advertisment -