Gazze’ye insani yardım ulaştırmakla görevli olan ABD destekli Gaza İnsani Yardım Vakfı (GHF), direktörünün istifasının ardından Pazartesi günü operasyonlarına başladığını açıkladı.
Vakıf, kamyonlar dolusu gıdanın dağıtım merkezlerine ulaştırıldığını belirtse de, yardımların sivillere ulaşıp ulaşmadığı konusunda ciddi soru işaretleri bulunuyor.
Yardım dağıtımından gelen kafes içinde sıralanmış Filistinli görüntüleri büyük tepki çekti.
Pazar günü istifasını duyuran GHF Direktörü Jake Wood, yardım operasyonunun bağımsız ve insani ilkeler doğrultusunda yürütülemeyeceği gerekçesiyle görevden ayrıldığını açıkladı. Wood, “İnsanlık, tarafsızlık, bağımsızlık ve ayrım gözetmeme ilkelerinden taviz veremem” ifadelerini kullandı.
GHF, İsrail’in onayladığı ancak Birleşmiş Milletler’in karşı çıktığı bir sistemle yardımı organize etmeye çalışıyor.
Sistem, yardım alan kişilerin Hamas’la ilişkilerinin biyometrik ve yüz tanıma sistemleriyle taranmasını içeriyor. Yardım merkezleri özel güvenlik şirketleri tarafından korunuyor. GHF, 1 milyon Gazzeliye yardım ulaştırmayı hedeflediğini duyurdu.
Birleşmiş Milletler ve bazı uluslararası yardım kuruluşları, İsrail’in bu yeni sistemiyle yardımı siyasi bir silaha dönüştürdüğünü savunuyor. Hamas da sistemi “mühendislik ürünü bir açlık politikası” olarak nitelendirdi.
İsrail’in yardım sistemi oluşturduğu gün Gazze’de düzenlenen hava saldırılarında en az 52 kişi yaşamını yitirdi. Gazze kentinde bir okula düzenlenen saldırıda, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 30 kişi hayatını kaybetti. İsrail ordusu, okulun Hamas ve İslami Cihad militanları tarafından kullanıldığını öne sürdü ancak bu iddiaya dair herhangi bir kanıt sunmadı.
İsrail’in son haftalarda yoğunlaşan saldırıları uluslararası tepkilere neden oluyor. Almanya da dahil olmak üzere bazı Batılı ülkeler, sivil ölümlerin artık “meşru müdafaa” ile açıklanamayacağı görüşünde birleşiyor.