Bir buçuk yılı aşkın süredir Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevini yürüten Mansur Yavaş, belediye meclisinin aylık olağan basın toplantısına, AK Partili Mamak Belediye Başkanı Murat Köse ile yaşadığı gerilimle başladı.
CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Yavaş, Köse’nin önergesini “süresi içinde verilmediği” gerekçesiyle reddetti. Önergesi reddedilen Köse, önergesini okumakta ısrar edince Yavaş, Köse’nin mikrofonunu kapattırdı. Tepkilerini masalara vurarak göstermeyi seçen AKP’li belediye meclisi üyelerine Yavaş, “Masaya çıkıp tepinin isterseniz, burası babanızın çiftliği değil” sözleriyle tepki gösterdi.
“Ölü yatırım yok”
Yavaş’ın toplantıya verdiği aranın sonunda AKP’li meclis üyeleri toplantıyı terk etse de, Mansur Yavaş “Konuşmamı engelleyemeyeceksiniz” dedi ve kendisinden önceki döneme ait projelerin maliyetini ve zararlarını tablolarla gösteren bir basın toplantısı düzenledi.
Sosyal medyadaki toplantısı binlerce Ankaralı tarafından izlenen Yavaş, “Biz şov yapmıyoruz” dedi; kendisinden önceki projeleri “batık proje” olarak tanımladı.
Yavaş, “Eskiden bir asfalt yapılır, yanına pankart asılırdı. Bizim bir tane ölü yatırımımız yok. Yaptığımız çalışmaların birçoğu Ankara halkının sıkıntı çektiği konuları ortadan kaldırmak üzerine kuruldu” çıkışında bulundu.
AKP’li belediye meclis üyelerinin kendisine “10 milyar liralık bütçeyi nereye harcadınız?” sorusunu yönelttiğini aktaran Yavaş, aslında 14 milyar lira harcadığını belirterek, her kalem harcamanın belediyenin internet sitesinden duyurulduğunu söyledi.
Ankara halkının önceliklerinden başka yatırım düşünmediğini vurgulayan Yavaş, şeffaf olmadığı, heykel belediyeciliği yaptığı, ağaçları kestiği, sosyal medya algısıyla hizmet sunduğu yönündeki eleştirilere yanıt verdi. Yavaş, 1994-2017 yılları arasında Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığını yürüten Melih Gökçek döneminde yapılan harcamalara ilişkin ayrıntılı açıklamalarda da bulundu.
“Asrın yolsuzluğu”
Yavaş, heykel belediyeciliği yaptığı eleştirilerine “Ankara’nın tarihi ve kültürüyle alakası olmayan heykeller diktiler, bir de sanatçılarımızın yaptıkları heykellere laf ediyorlar” yanıtı verdi.
Çubuk 1 barajına belediye çalışanı bir sanatçının tahta heykellerini maliyetsiz bir şekilde yerleştirdiklerini dile getiren Yavaş, Gökçek döneminde yapılan heykellerle ilgili düşüncelerini şöyle anlattı:
“Genelkurmay Kavşağı’nda kol saati heykeli vardı. İnşallah bir gün onu neden oraya koyduklarını birileri sorar. Belediyenin önüne kedi heykelleri dikmek, robotlar, dinozorlar yapmak, kente kapılar koymak nedir? Belediye sanat eseri de yapar. Ama herkesin sanattan anladığı bir şey var. Onlar sanat deyince şişme, plastik Çin mallarını kastediyorlar. Demek ki sanattan anladığımız farklı. Heykel belediyeciliği yapan kim?”
Yavaş, Gökçek’in en çok tartışılan projelerinden olan tematik Ankapark’ın 111 milyon liralık zararı olduğunu belirterek, “Tüyü bitmemiş yetimin hakkının nasıl yendiğini millet görüyor. Bu, Türkiye’ye atılmış en büyük kazıktır. Bu asrın yolsuzluğuna kim sahip çıkıyorsa o vebalin ortağıdır” ifadelerini kullandı. Ankapark yapılırken teminat da, sigorta da alınmadığını söyleyen Yavaş, dosyaları yakında savcılığa vereceklerini ve rakamları açıklayacaklarını duyurdu.
“Batık projeler”
Yavaş, kendisinden önceki projelerin maliyetlerini şöyle sıraladı:
“Ankapark 5,8 milyar lira, kent kapıları 95,3 milyon lira, Gökkuşağı projesi 20 milyon lira, Samanyolu projesi 19,5 milyon lira, kedi heykelleri 1 milyon lira, robot heykeli 326 bin lira, metal robot heykel 2,1 milyon lira, hayvan heykelleri 17,2 milyon lira, futbolcu heykelleri 679 bin lira, ışıklı palmiye 398 bin lira, 1996 adet heykel 25,4 milyon lira, kol saati heykeli 1,5 milyon lira, diğer heykel, saat ve plastik kent mobilyaları ve kapılar 1,3 milyar lira.”
“Savunduğunuz belediyecilik bu mu?” ifadesini kullanan Yavaş, kendisinin hiçbir ölü yatırımı olmadığını ve bini aşkın ihale yaptığını söyledi. Yavaş, Ankara halkına “Paranızı asla toprağa gömmeyeceğiz” sözü verdi.
“3 katrilyonluk yolsuzluk dosyası savcılıkta”
Belediye başkanlığı görevinde bir buçuk yılı geride bırakan Yavaş, “Elimizdeki 3 katrilyonluk yolsuzluk dosyasını savcılığa verdik” dedi. Yavaş, bu döneme ait elinde belgesi olan herkesin savcılığa gitmesini, AKP’lilerin de savcılığa sunulan yolsuzluk dosyalarına müdahil olmak için başvurmasını istediğini dile getirdi.
Yavaş, yolsuzluk dosyaları hakkında “Ankara’dan 28 milyarlık ihale 20 firma arasında kalmış. Teleferik ihalesinde hem usulsüz iş artışları yapılmış, hem de yüklenici ihaleyi daha önce ele geçirmiş. Sadece 6 yolsuzlukta kamu zararı 2,8 katrilyondur, 40’a yakın suç duyurusunda toplam kamu zararı da 3 katrilyonluk olarak belirlendi” açıklamasını yaptı.
TMMOB: Gökçek hesap verecek
AKP’li Melih Gökçek’in 23 yıl belediye başkanlığı dönemine ilişkin”Hasar tespit raporu”nu Mansur Yavaş’tan önce hazırlayan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Ankara Şubesi, Gökçek döneminde Ankara’nın “yüksek yoğunluklu bir savaş” yaşadığı görüşünü savunuyor.
TMMOB Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, Yavaş’ın açıklamalarını DW Türkçe’ye değerlendirirken “Gökçek’le ilgili tüm davalara müdahil olacağız. Gökçek’in yargı karşısında hesap vereceği güne kadar mücadelemiz sürecek” dedi.
Candan, Yavaş’ın açıkladığı hasar tespitinin gerçekleri aktarmakta “az bile kaldığını” söylerken, “Gökçek döneminde Ankara’nın parası hem Cumhuriyet değerlerinin yıkımına hem de hayal ürünü projelere harcandı. 15-20 milyar para harcandı” dedi. Bu projeleri “sanatla ilgisi olmayan, dekor objeler” olarak tanımlayan Candan, bu projelere harcanan parayla Ankara’ya 1875 kilometre metrobüs hattı yapılabileceğini hesapladıklarını açıkladı.
“İlk kez hesaplaştı”
Ankara’da kent haberciliğinin deneyimli ismi, Gazete Zebra internet sitesinin genel yayın yönetmeni Ömür Ünver, DW Türkçe’ye Mansur Yavaş’ın açıklamalarını değerlendirirken “Aslında Gökçek’le hesaplaşmasını şimdi yaptı. İlk kez kamuoyunda konuşulan tüm iddiaları somutlaştırdı” dedi.
Gökçek’in karşısına ilk kez 30 Mart 2014 seçiminde CHP’nin adayı olarak çıkan Mansur Yavaş, seçim gecesi Gökçek tarafından halkı yanıltmakla suçlanmıştı. Ankara’da çıkan başabaş seçim sonucu Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) taşınmıştı. Yavaş’ın “sandıklarda hile yapıldı” iddiaları AKP ve YSK’dan geri dönmüştü.
31 Mart 2019 yerel seçimlerinden önce ise Gökçek’i görevden alan Cumhurbaşkanı Erdoğan olmuştu. Seçimi, CHP ile İyi Parti’nin Millet İttifakı’nın adayı Mansur Yavaş kazanmıştı. Gökçek’ten sonra göreve AKP’li Mustafa Tuna gelmiş olsa da, Yavaş seçim sürecinde Gökçek’i ve yolsuzluklarını hedef almış, bu yolsuzlukları kamuoyuna açıklamayı ve yargıya taşımayı kendine temel görev saymıştı.
Gazeteci Ünver, Gökçek’in Yavaş’a karşı kampanyayı sosyal medyadan hızlandırdığını anlatırken, Erdoğan’ın Gökçek’ten desteğini aslında 31 Mart seçiminden önce çektiğini söylüyor. “Yavaş’ın açıkladığı dosyalar Ankara’da çok uzun süre tartışılacak. Yargı boyutunun nasıl sonuçlanacağını herkes merak ediyor” diyen Ünver, Gökçek-Yavaş çekişmesine halkın nasıl yanıt vereceğinin ise bir sonraki seçimde görülebileceğini söylüyor.
Kaynak: Deutsche Welle Türkçe