İZLEMEK İÇİN
RÖPORTAJDAN BÖLÜMLER…
İslam’ın dünyaya yaşadığımız hayatın ekonomisine devletin nizamına kurumlarına dair söyleyecek bir lafı var mı yok mu dair biz bu içeriden Türkiye’den bir ses duymadık ki. Üstadım biz böyle bir şeyler olduğunu da bu adamın (Necip Fazıl’ın) lanetlediği adamlar sayesinde öğrendik. Ali Şeriatiden’den biraz bir şey öğrendik Mevdudi’den öğrendik. Devlet nizamı var mı, yani doğruydu yanlıştı ayrı bir konu, İslam’ın devlet konusunda bir fikri varmış o da şuymuş gibi bilgileri bize o insanlar öğretti dedik ki biz İslam’ın namaz hocası muhteviyatından farklı bir tarafının olduğunu bir dünya görüşü taşıdığını bu sayede öğrendik.
Türkiye’deki İslamcılık şair marifetiyle gitti hocam. Bize İslamcılığı şairler öğretti şairler elif’i mertek sanar İslami ilimler alanında. Ama bir ayetten bir romantizm üzerine bir fıkra bir hikâye yazar senin önüne koskocaman bir ütopya sunar. Bunun gerçekliği nedir, ayağı nereye basar, Türkiye’de İslam’ın ekonomisi ne olur? Diyelim ki haydi hurra çocuklar devlet size teslim, mevcut düzen ribalı faizli bir düzen al bunu İslam’a göre baştan aşağı tadil et koy önümüze göster bize dendi. Ne var hazırda donanım müktesebat ne var Sezai Karakoç’un İslam Ekonomik bilmem ne Siktirktürü diye aha bu kadarcık bir risale var başka bir şey hocam. İyi kötü biz Muhammed Bakır Esadır’ın İslam ekonomi doktrini böyle tuğla gibi bir şeylerle bir şeyler öğrenmeye çalıştık onlar ne kadar yetkindi değildi ayrı bir mevzu ama buydu Türkiye’nin İslamcılığı şair nutuk retorik İslamcılığı hocam. İşte kindar dindar, “dininin ırzının can taşıma liyakatini canların canı uğrunda can verme pahasına canı minnet sayan” bir laf ebeliği yani başka bir şey değil.
İslam Üzerinden Kurgulanan İdeolojinin Bireyi Es Geçmesi
Hakikaten bizim bu kurguladığımız İslam üzerinden oluşturmaya çalıştığımız bir nizamat sürekli bir bireyin Müslüman kimliğinin insani ahlaki tarafının oluşumundan ziyade tek insanları açan insanların yukarıdan bir nizamatın içinde insanların hayatına tep tepeden yön veren onlara hayatı dikte eden onlara bir hayat modelini önüne getirip böyle yaşayacaksınız diyen sürekli bir model sistem üretmeye çalışıyoruz. İdeoloji böyle bir şey değil mi? İdeoloji böyle ya biz oradan İslam derken biz ideoloji üretiyoruz ve ideoloji yapıyoruz.
Mağlubiyet ve Savunma İdeolojisi Olarak İslamcılık
Karşıdan gelen dayağa saldırıya meydan okumaya karşı ben İslam’ı hep bir korunaklı mevzi olarak kendini oraya atıyor ama bir mukabelede bulunma ihtiyacı da var değil mi? Bir şey yapıyor karşına bir tepki verecek o tepkiyi verirken de edilgen. Mağlup olanın kavram üretebileceğine inanmıyorum fikir üretebileceğine inanmıyorum. O konularda önü batı aldı 500 senedir sürekli etkiye bir reaksiyon olarak sürekli bir tepki geliştiriyorsun. Tepkini de o mevzi var ya o kimliğin üzerinden sürekli anlatmaya çalışıyorsun ki onların karşısında madara olmayalım yani Müslüman kimliği koruyaraktan varlığını idame ettirebileceksin onun son kale görüyorsun. İşte devlet hakkında mı konuşacak adam demokrasi diyor Hristiyanlık referansı vermiyor insan hakları diyor kiliseye atıf yapmıyor İncil’den konuşmuyor o özgüvenle böyle bir alan oluyor. Ama sen sürekli olarak demokrasi diyemiyorsun İslam’da şu devlet diyemiyorsun İslam’da bu neden abi çünkü mağlubiyet psikolojisinin içerisinde varlığını o korunacak son kale muhafazalı mevzi gördüğün için he dünyanın tüm gerçekliklerini tüm meselelerini illa o iltica ettiğin yere referans vererek İslam’da bu
İslam’da şu diyerek tanımlama hastalığını; ben hocam ben bunu bir şey olarak görüyorum ben bir yenilgi travması olarak görüyorum.
Dini Yorumun Tekelleşmesi
Müfredatta ve derslerin muhtevasında hangi cümlelerin tek kurulabileceğine dair bile bir şey var artık yani söylenmeyen yazılı olmayan bir kurallar dizgesi oluştu. Çıt yok yani tartışmalar bittiğinden insanlar usandığından değil hocam şu anda korkunç bir hegomonik baskı var. Peki bu baskının hangi dini yorum üzerinden kurulduğu nasıl oluştuğu meselesine gelince yani neyi konuşacağız biz ilahiyatta da neyi konuşamayacağız o nereden biliniyor? O çok belli üstadım Türkiye’de Cumhurbaşkanı dini mahvillerde kendini hangi fotoğraf karelerinin içinde gösteriyorsa adres doğrudan hemen direkt anlaşılabiliyor yani İsmail Ağa Cemaati’nin pirinin şeyhinin vefatında cenazesinde orada bulunursanız ve o esnada cemaatin aynı zamanda müstakbel ya sonraki şeyhinin de ilanına iştirakçı olursanız sizce bu Türkiye’de kim kimin dini görüşü dışındailahiyat fakültelerinde ilahiyat tartışması yapılabilir ve yapılamaz konusunda da istifama gerek var mı hocam yok yok bitti şu anda.