Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, sosyal medyadan yaptığı paylaşım ile Tele1 TV hakkında inceleme başlatıldığını duyurdu.
Şahin paylaşımında, “Tele 1 ekranlarında kamuoyu vicdanını rahatsız eden açıklamalar dikkatimizden kaçmamıştır. Tele 1 sunucusunun bahse konu yayında muhalefet etme psikolojisiyle kahraman polislerimize iftira atması kabul edilemez. Kendisini esefle kınıyorum” ifadelerini kullandı.
Ebubekir Şahin, açıklamasının devamında ise şöyle dedi:
“Kamu görevi yürüten yayıncıların gazetecilik ilkelerini unutarak toplumda infial oluşturabilecek açıklamalar yapma özgürlüğü yoktur. RTÜK olarak buna müsaade etmeyeceğiz. Söz konusu yayınla alakalı inceleme başlatılmıştır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”
Peki, söz konusu incelemeye sebep olan yayında neler olmuştu?
Geçtiğimiz günlerde Almanya’nın başkenti Berlin’de, koronavirüs salgını yardımlarında usulsüzlük yapıldığı şüphesiyle Kreuzberg semtindeki bir cami ve bazı şirketlerde polis tarafından arama yapılmış, bu aramaya başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere AKP’den büyük tepki gelmişti.
Gazeteci Musa Özuğurlu da Tele1 kanalının sabah kuşağı programında, Armutlu Cemevi’nde 2018 yılında yaşanan bir olaya gönderme yaparak “Erdoğan’ın İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun başında olduğu teşkilatın memurları Türkiye’de cemevlerine girip rahatlıkla işeyebiliyor” ifadelerini kullanmıştı.
İçişleri Bakan Yardımcısı: “İçimizdeki Fransızlarla uğraşıyoruz”
Özuğurlu’nun konuşmasına ilk olarak İçişleri Bakanlığı’ının sık sık sosyal medyadan polemiklere giren bakan yardımcısı İsmail Çataklı tepki gösterdi:
“Bu mübarek gecede aşağıdaki iftirayı atan malum Tele1 adlı TV kanalını ve bu rezil programın sunucusunu önce Allah’a, sonra Yüce Milletimize havale ediyoruz. Sadece terörle, hırsızla, uğursuzla uğraşmıyoruz, aynı zamanda içimizdeki FRANSIZLARLA da uğraşıyoruz.”
Çataklı’nın bu tivitine destek veren RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, “Bunların kalpleri vardır ama onlarla kavrayamazlar; gözleri vardır ama onlarla göremezler; kulakları vardır ama onlarla işitemezler” diye yazdı.
“2018’deki çirkin olaya gönderme yaptım”
Gazeteci Özuğurlu da Ebubekir Şahin’in tivitinden sonra açıklama yaptı:
“Erdoğan hem Macron’a hem de Merkel’e yönelik ‘dini özgürlükler olmadığı’ yönünde eleştiri yöneltti. Ben de buradan dedim ki tamam bu eleştiriler yapılıyor ama önce bizim kendimize bakmamız lazım.
“2018 yılında Armutlu Cemevi’nde çirkin bir olay vardı ve bu olaya gönderme yaptım. Fakat bu benim genelleme yaptığım şeklinde yorumlanmış. Orada o baskını yapan polislerden bazılarının idrarını yaptığı yönünde bir anlatı söz konusu. Hatta HDP Milletvekili Ali Kenanoğlu tarafından soru önergesi olarak Meclis’e gönderildi.”
“Bu mesele Türkiye’deki herkes tarafından biliniyor, herkes tarafından konuşuluyor ama siz bunu TELE1 ekranlarından dile getirildiği zaman, sanki bütün emniyet teşkilatına yönelik bir sözmüş gibi çarpıtmaya çalışıyorsunuz. Halbuki bizim böyle bir niyetimiz yok.
“Bizim bütün emniyet teşkilatını suçlamak gibi bir niyetimiz olamaz. Çünkü suç şahsidir, dolayısıyla suçlama da şahsidir.
“Burada önemli olan siz bu iddialardan sonra bu meselenin üzerine gittiniz mi gitmediniz mi? Asıl soru bu.”