Ana SayfaHaberlerSaraçhane’de boykot listesi: “Yarın büyük veda günü”

Saraçhane’de boykot listesi: “Yarın büyük veda günü”

Özgür Özel, Saraçhane'deki buluşmaların 6'ncı akşamında, “Yarın final günü” dedi, boykot listesi açıkladı: "İmamoğlu'nun TRT 1'den canlı yayınlanarak yargılanmasını istiyoruz."

CHP lideri Özgür Özel, İBB binasının bulunduğu Saraçhane’den 6’ncı kez, partisinin Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasına tepki gösteren yüz binlere hitap etti.

Özel’in konuşmasından bölümler şöyle:

“Vatandaşın dediği oluyorsa, kimin geleceğine ve gideceğine halk karar veriyorsa orada demokrasi vardır. Halk birilerinin yöneteceğine karar veriyor ama kimin gideceğine başkaları karar veriyorsa orada darbe vardır, faşizm vardır.”

“Öğrenciler dersleri boykot edince vizeleri hatırlatıyorlar. Öğrenciler diyor ki, vizenin ne önemi var? Diplomanın garantisi yok, diplomanın.

“Köprüleri kaldırdılar, yolları kapadılar. Size engel olamadılar ama gelmeye çalışan arkadaşlara Galata’da engel oluyorlarmış, şiddet uyguluyorlarmış. O şiddeti yapanı da talimatı vereni de uyarıyorum.

“Silivri’deki Ümit Özdağ’a selam olsun, Edirne’deki Selahattin Demirtaş’a selam olsun.”

“İmamoğlu’nun yargılaması TRT 1’de canlı yayınlansın”

“Tayyip Bey’in ve atadıklarının yaptıklarının iki katını, Ekrem Bey yarı fiyatına yapmış. İleride çok büyük bir kampanya başlatarak İmamoğlu’nun tutuksuz yargılanmasını, bir cumhurbaşkanı adayının eşit şartlarda yarışması için tutuksuz yargılanmasını talep edeceğiz. Ekrem Bey ve biz meydan okuyoruz: İster tutuklu olsun ister tutuksuz, şartlarımız değişmez; ama tutuksuz yargılanması önemli, biz tarihi bir adım atıyoruz. İmamoğlu’nun dosyasının TRT 1’den canlı yayınlanarak yargılamanın yapılmasını istiyoruz.

“Tayyip Bey, benim belediye başkanım senin sorularını canlı yayında yayınlanacak mahkemede cevaplamaya, seni rezil rüsva etmeye, savcının yalanlarını burnundan getirmeye, seni milletin önünde sorgulamaya, iftirayı alnına vurmaya hazır; senin savcın karşımıza çıkmaya hazır mı? İmamoğlu’nun yargılanmasının televizyonlarda canlı verilmesini, cevapların teker teker kanıtlarıyla verilmesini teklif ediyorum. Siz soruları canlı yayınlayın, millet hırsızı canlı görsün. Biz varız, Tayyip Bey buna yanaşamaz.”

Özel’den Boykot çağrısı: “Espressolab, D&R, Demirören AVM, ETS…”

“Türk kahvesini, filtre kahveyi çok severim, her türlüsünü severim size de tavsiye ederim hangisini severseniz onu için ama bunu sakın Espressolab’dan içmeyin. Bundan sonra Espressolab’e uğramayacağız, kahvelerini içmeyeceğiz. Şimdi birincisi, herkes sabah kahvesini içiyor ama Espressolab’in önünden bile geçmiyor.

İkincisi, biliyorsunuz, kitap almak icap ettiğinde, insanın ayağı bazen, güzel de var yapıları, dükkanları, D&R’a gidiyor. Aman ha, D&R’a uğramıyorsunuz. İdefix diye bir şey artık yok. Demirören… Demirören AVM orada siz buradan yürüyün.

Kilim Mobilya’yı evinize sokmayın. Benzin alınacaksa artık Türk Petrol diye bir şey yok. Gaz alınacaksa hepsi alınabilir Milangaz’dan Likidgaz’dan hiçbirimize hayır yok.

TGRT’nin İhlas ev aletleriyle artık ısınmayın. Milli Piyango’dan, Misli.com’dan iddaa.com’dan sakın ha…

Ortaya çıkıp hala daha istifa etmeyen turizm bakanı var ya, bayram geliyor, uçak bileti ETS’den sakın ha… Otobüs bileti ETS’den sakın ha…

Saydığım bu şirketlerin çalışanlarının bu işte bir günahı yok. Çalışanlarına sakın ha ilişilmeyecek.”

Espressolab: “Biz siyaset değil kahve yapıyoruz”

CHP’nin boykot listesinde birinci sırada bulunan Espressolab’den şu açıklama yapıldı:

“Biz neden boykot edildiğimizi anlamadık!

Espressolab olarak, 2014 yılında bir üniversitenin içinden doğan ve hiçbir siyasi bağlantıya dayanmadan, devlet desteği ya da teşviki almadan çıktığımız bu yolculukta, bugün 15 ülkede Türk bayrağını dalgalandıran bir marka haline geldik.

Markamızın ardında ne görünmeyen ortaklar ne de gizli destekçiler var. Espressolab, Kocadağ ailesinin bir şirketi olup başka ortağı bulunmamaktadır.

Global devlerin domine ettiği kahve sektöründe, ilk kez bir Türk girişimi bu ölçekte büyümüş ve dünya sahnesine çıkmıştır. Bu başarı yalnızca bizim değil, Türkiye’nin başarısıdır.

360 mağazamızdan %93’ü her kesimden girişimci iş ortaklarımız tarafından franchise modeliyle işletilmektedir. Sistemimiz, yatırımcıların kendi sermayesiyle kurduğu bağımsız bir yapıya dayanmaktadır.

Biz siyaset değil, kahve yapıyoruz! İlk gün olduğu gibi bugün de gençlerin hayatına mutluluk katmaya devam edeceğiz. Kapılarımız herkese sonuna kadar açıktır.”

- Advertisment -