Ana SayfaHaberlerTank-palet-Katar harareti dinmiyor: İşçi ve işveren kuruluşları MSB’yi ziyaret etti

Tank-palet-Katar harareti dinmiyor: İşçi ve işveren kuruluşları MSB’yi ziyaret etti

CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır’ın, katıldığı bir televizyon programında Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait tank-palet fabrikasının hisselerinin Katar’a satılması hakkındaki sözleri, Ankara siyasetinin bir numaralı konusunu oluşturmaya devam ediyor.

Başarır, “Tank-palet fabrikası ordudur, ordu Katara satılmıştır” şeklindeki sözlerinden “satılmış TSK” sıfatının çıkarılamayacağını; sözlerinin iktidara yönelik bir eleştiri olduğunu belirtse de konunun harareti dinmiyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeni koronavirüs tedbirlerini açıkladığı konuşmasında Kılıçdaroğlu’ndan Başarır’ı partiden atmasını istemesinden iki gün sonra, bugün (2 Aralık) kendilerini sivil toplum örgütü olarak adlandıran bazı kuruluşların başkanları Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ı ziyaret ederek desteklerini ilettiler ve Başarır’ı kınadılar.

Milli Savunma Bakanlığı’nın resmi sitesinde yer alan habere göre ziyarete, örgütlerini temsilen şu kişiler katıldı:

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TESK Başkanı Bendevi Palandöken, TİSK Başkan Vekili Celal Koloğlu, Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın ve Türk Harb-İş Sendikası Genel Başkanı Alaattin Soydan.

Millî Savunma Bakanlığındaki görüşmeye Bakan Akar’ın yanı sıra Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal ile Bakan Yardımcıları Yunus Emre Karaosmanoğlu, Alpaslan Kavaklıoğlu, Şuay Alpay ve Muhsin Dere de katıldı.

MSB’nin resmi sitesinde, ziyarette kimin ne söylediği de yer aldı:

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu: “Asker millet… Su uyur düşman uyumaz… Düşman uyumuyor. Ordumuz tüm unsurlarıyla devamlı teyakkuz halinde. (…) Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı harekatlarıyla terör örgütleri ve destekçilerine gereken cevabı verdiniz, biz de vatandaş olarak bundan büyük memnuniyet duyduk. Suriye’ye ilaveten Doğu Akdeniz’de, Libya’da, Katar’da şimdi de Karabağ’da bu milleti gururlandırdınız.”

TESK Başkanı Bendevi Palandöken: “Güçlü ordu, güçlü millet el ele. En güzeli bu.”

Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan: “Böyle bir anda, ordumuzun ve Bakanlığımızın hak etmediği bu tür ifadelerden dolayı gerçekten çok üzgünüz. Milletimiz inanıyorum ki asla kabul, tasvip etmiyor. Bunun için zatıaliniz, komutanlarımız hiç moralinizi bozmayın. Milletimiz sizinle beraber. Bu milleti sadece bu topraklarda değil, bölgemizde de en iyi şekilde temsil ediyorsunuz. Gurur duyuyoruz. İnanıyorum ki bu tür konuşmaları, suçlamaları asla ciddiye almayacaksınız. Elbette ki gereği yapılacak ama bu suçlamalar sizi asla yolunuzdan, mücadelenizden vazgeçirmemeli.”

TİSK Başkanvekili Celal Koloğlu: “Ordumuzun ve sayın komutanlarımızın Allah’ına kurban.”

Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay: “Allah ayağınıza taş değdirmesin.”  

Türk Harb-İş Sendikası Genel Başkanı Alaattin Soydan: “Ben Türk ordusunu ne satın alacak paranın ne de o parayı basacak darphanenin henüz icat edilmediğini düşünüyorum. Biz örgütlü olduğumuz TSK’nın fabrikaları üzerinden nişan alınıp ne ordumuza ne de fabrikalarımıza ateş ettirilmesine asla müsaade etmeyeceğiz.”

Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın: “Siz hem Doğu Akdeniz’de, Libya’da hem Azerbaycan’daki fonksiyonlarınızla milletinin heyecanını, umudunu artırdınız. Biz söz konusu ifadeleri çok çirkin ve saygısızca ifadeler olarak görüyoruz. Bu ziyaretimiz bir destek ziyaretidir. Dolayısıyla moral bozmaya gerek yok. Bunlar bizi yıldırmaktan ziyade daha da sorumluluğumuzu artırıyor.”

Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci: “Bu ordu Türklerin kurduğu bütün devletlerde üzerine titrenmiş, ehemmiyet verilmiş, imtina gösterilmiş, Peygamber ocağı olarak nitelendirilmiş aziz bir ordudur. Askerine ‘Mehmetçik’ diyen başka bir ordu var mı? Dolayısıyla bu değerleri görmeden gelişigüzel hadsizlik yapmak bir siyasetçiye yakışan bir davranış değil.”

- Advertisment -