Ana SayfaDış HaberTrump yönetimi, Epstein soruşturmasında Ghislaine Maxwell’in gizli ifadesini açıklamayı tartışıyor

Trump yönetimi, Epstein soruşturmasında Ghislaine Maxwell’in gizli ifadesini açıklamayı tartışıyor

Çocuk istismarı suçlamalarıyla yargılanan milyarder Jeffrey Epstein’ın yakın ortağı Ghislaine Maxwell’in, ABD Adalet Bakanlığı’na (DOJ) verdiği gizli ifadenin yayımlanması gündemde. Epstein soruşturmasında adı geçince, bu soruşturmaya önem veren seçmenlerinin sadakatini kaybetmek istemeyen Donald Trump’ın ekibi, Maxwell’in kritik itiraflarının kamuoyuna açıklayarak şeffaflık mesajı vermeyi planlıyor.

ABD’de çocuk istismarı suçlamalarıyla yıllarca gündemden düşmeyen milyarder Jeffrey Epstein soruşturmasıyla ilgili yeni bir gelişme yaşandı. Epstein’ın uzun yıllar en yakınında yer alan ve onun suç ağına yardım etmekten 20 yıl hapis cezası alan Ghislaine Maxwell’in savcılığa verdiği gizli ifadenin, Trump yönetimi tarafından yayımlanması gündemde.

ABD medyasına konuşan kaynaklara göre, Maxwell’in ABD Adalet Bakanlığı’yla (DOJ) yaptığı detaylı sorgulama görüşmesi, yüksek profilli kişilere dair bilgiler içeriyor. Bu nedenle ifade metni, sadece hukuki değil, siyasi etkiler de yaratabilir.

Şeffaflık mı, güvenlik riski mi?

Trump’a yakın bazı çevreler, belgenin yayımlanmasının “şeffaflık ve kamu yararı” açısından önemli olduğunu savunuyor. Ancak karşıt görüşte olan hukukçular, ifadenin açıklanmasının devam eden soruşturmaları ve bazı kişilerin güvenliğini tehlikeye atabileceği uyarısında bulunuyor.

Maxwell’in ifadesinde, Epstein’ın kurduğu cinsel istismar ağına dair kapsamlı bilgiler ve potansiyel suç ortaklarına dair iddialar yer alıyor. Bu kişilerin arasında uluslararası ölçekte tanınan bazı siyasetçi, iş insanı ve medya figürlerinin olduğu iddia ediliyor.

Gizlilik anlaşmaları ve hukuki engeller

İfadenin yayınlanabilmesi için hem Maxwell’le yapılan gizlilik anlaşmalarının, hem de mahkeme kararlarının gözden geçirilmesi gerekiyor. Amerikan Adalet Bakanlığı ise süreci dikkatle izliyor. Bir DOJ yetkilisi, “Kararın siyasi değil hukuki çerçevede alınması gerekir” diyerek sürecin hassasiyetine dikkat çekti.

- Advertisment -