Ana SayfaHaberlerGündemUçum’dan MKYK dışı kalan Miroğlu’na: “Türkiye’nin bütünlüğüne tavır alanlara tasfiye”. Miroğlu: “Sıra...

Uçum’dan MKYK dışı kalan Miroğlu’na: “Türkiye’nin bütünlüğüne tavır alanlara tasfiye”. Miroğlu: “Sıra Cevdet Yılmaz’a, Mehmet Şimşek’e gelir”

AK Partili Kürt siyasetçiler ile Mehmet Uçum arasında HÜDA PAR çalıştayıyla başlayan tartışmanın ikinci raundu oldu. Uçum, Miroğlu’nun MKYK dışı kaldığı kongre için “Türkiye’nin bütünlüğüne tavır almaya çalışanlara tasfiye” yorumu yaptı. Miroğlu: “Çok ‘özel’ komünist aklını Kürtlerle bozmuş. Durdurulamazsa sıra Cevdet Yılmaz’ın, Mehmet Şimşek’in Cumhuriyet’e aidiyetinin sorgulanmasına da gelir.” Metiner’den Miroğlu’na destek: “Cumhurbaşkanımız gerekeni yapmalı.”

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum ve önceki gün (23 Şubat) yapılan AK Parti 8. Olağan Kongresi’ne kadar AK Parti MKYK üyesi olan, eski milletvekili Orhan Miroğlu ile AK Partili eski milletvekili Mehmet Metiner arasında Kürt meselesinin merkezinde olduğu polemik devam ediyor.

Uçum, Miroğlu ile Metiner de dahil AK Partili isimlerin konuşma yaptığı, önceki hafta sonu HÜDA PAR tarafından Diyarbakır’da düzenlenen Kürt Meselesine İnsani Çözüm Çalıştayı’nı bölücülükle suçlamış; Miroğlu ile Metiner de Uçum’a tepki göstermişti.

Uçum: “Türkiye’nin bütünlüğüne tavır almaya çalışanlara tasfiye”

Bu sefer de tartışmayı X hesabından yaptığı AK Parti Kongresi hakkında değerlendirmeler yaptığı bir paylaşımla ateşleyen Uçum, Miroğlu’nun 2018’den bu yana ilk kez MKYK üyeliğine seçilmemesi yönüyle de dikkat çeken kongreyle ilgili değerlendirmeleri arasında şu ifadeye de yer verdi:

“Hangi sebeple olursa olsun Cumhuriyetin esaslarını, Türkiye’nin bütünlüğünü dikkate almayanları, hatta bunlara tavır almaya çalışanları tasfiye edeceğinin de altını çizdi.”

Miroğlu: “Çok ‘özel’ komünist aklını Kürtlerle bozmuş”

Miroğlu da kendi X hesabından Uçum’a şöyle karşılık verdi: 

“Almanya’da seçim sonuçları şaşırtmadı. Aşırı sağın temsilcisi AFD %20 oyla ikinci parti oldu. Şaşırtıcı olan faşist bir parti olan AFD’nin bir zamanlar komünist Doğu Almanya’da oyları silip süpürmesi.

Allah’tan biz de bu kadar külliyetli miktarda komünist yok! Bir tanesi çok ‘özel’ olsa da! O da aklını Kürtlerle bozmuş! McCarthy’nin vaktiyle komünist avına çıkmasını hatırlatırcasına, sınırları zorluyor; AK Parti’yi ve Türkiye’yi ne bedeller ödeme bahasına savunmuş Kürtlerin siyasi tasfiyesini ilan ediyor!

Ben ortada siyasi bir tasfiye görmüyorum, bir tercih oldu, saygı duyarız, sonuçlarını da hep beraber bekleriz. Beklerken de boş durmayız, sözümüzü lüzumu halinde Türkiye’yle paylaşmaktan kaçınmayız! Siyasi hikayemiz Allah’a şükür AK Parti’ye de ve Allah ömür verirse sonrasına da yeter!

Hatırlatmak çok gerekli oldu maalesef: Mezarların kazılıp kafataslarının ölçüldüğü zamanları çoktan geçtik, ama bu şahıs, o zamanları hatırlatırcasına AK Parti’deki Kürtlerin aidiyet duygusunu ölçecek yöntemler önerisiyle çıkarsa bir gün karşımıza, şahsen hiç şaşırmayacağım! 

Nitekim ‘AK Parti’de Milliyetçi temsil arttı, Kürt temsili azaldı’ diye yorumlar yapılınca, ortaya çıktı ve AK Parti Kongresini değerlendirdiği sonuçlar maddesine şunları yazdı:

‘Aynı zamanda hangi sebeple olursa olsun Cumhuriyetin esaslarını, Türkiye’nin bütünlüğünü dikkate almayanları, hatta bunlara tavır almaya çalışanları tasfiye edeceğinin de altını çizdi.’ (Kongre’yi kastediyor)”

“Cevdet Yılmaz’ın, Mehmet Şimşek’in Cumhuriyet’e aidiyetinin sorgulanmasına da sıra gelir”

“İnsanların aidiyet duygusunu sorgulayan bu şahsın henüz Türkçe’yi bile doğru dürüst bilmediği açıkça anlaşılıyor, onu geçelim!

Ama biz ne demek istediğini gayet iyi anlıyoruz: ‘AK Parti’de Cumhuriyetin esaslarına sadık olmayanları üstelik bana da karşı çıktıkları için tasfiye ettim, nokta.’

Bu paylaşımın muhatabı şüphesiz partimizin yetkili organlarıdır ve bu paylaşıma cevap verme sorumluluğu onlarındır. Çünkü AK Parti’de Cumhuriyet’in esaslarına sadık olmayanlar var mı yok mu en iyi onlar bilir!

İki dönem milletvekilliği, üç dönem (yedi sene) MKYK üyeliği yapmış olan bir AK Partiliyi Cumhuriyet değerleriyle sınamaya kalkmak kimsenin haddi değildir!

Ama bu kişinin söylediklerini konumu gereği ciddiye almak zorundayız. Ulusların tarihi hatta bu ülkenin tarihi ayrışma, ayrıştırma ve bölünme hikayelerinin hep böyle başladığını gösteriyor! Ama bu defa böyle devam etmesine müsaade edilmemelidir.

Türkiye’nin birliğini, Cumhuriyet’in değerlerini savunan ve savunmaya devam edecek olan, AK Parti’nin Kürtlerle kurduğu siyasi ilişkileri Türk -Kürt kardeşliğinin ve Türkiye’nin sigortası gibi gören bir Kürt ve bir yurttaş olarak uyarıyorum: Siyasi hafızası tamtakır insanlar değiliz, AK Partide siyasi hafızamız, siyasi hikayemiz ve elbette kimliğimizle varız; bu şahıs ve benzerleri durdurulamazsa, sıra bir gün sn. Cevdet Yılmaz’ın da sn. Mehmet Şimşek gibi kıymetli insanların da Cumhuriyete aidiyet duygularının sorgulandığı aşamalara gelir! 

Bu şahıs ve benzerleri durdurulamazsa, Kürtlerin TBMM’de, AK Parti’de teşkilatlarda, beraber yaşadıkları kardeş halk Türkler içinde, kendi kendilerinden korkan, ürperen insanlar haline gelmeleri kaçınılmaz bir son olarak yaşanacaktır!

Ama bu çağda hiçbir halk çaresiz değildir! Bu şahıs bana, benim gibi düşünen Kürtlere İsmet Paşa’yı nihayet hatırlatmış bulunuyor:

Ne diyordu İnönü, yeni bir dünya kurulur, Türkiye o dünyada yerini alır!”

Metiner: “AK Parti’yi Kürtsüzleştirmek anlamına geliyor”

Metiner de Miroğlu’nun paylaşımını alıntılayarak şunları yazdı:

“Sevgili Orhan biz seni tanır biliriz. AK Parti’de bedel ödeyerek siyaset yapan senin gibi onurlu Kürtlerin devlete, ülkeye ve AK Partimize aidiyetini ve sadakatini sorgulamak kimsenin haddine değildir. Herkes sözlerine dikkat ederek konuşmalıdır.

Bu ülkenin Kürtlerini, hele hele AK Partimizde siyaset yapan Kürtlerin aidiyetini ve sadakatini, CHP’nin ideolojisi üzerinden sorgulamak ve Reisimizin şartlar gereği kongrede siyaseten yaptığı bir tercihi Kürtlerin tasfiyesi biçiminde yorumlamak, sadece AK Partimizin bütünlüğüne değil ülke bütünlüğüne de darbe vuran bir tutum olarak şiddetle reddedilmesi gereken bir durumdur.

AK Parti’yi Kürtsüzleştirmek veya Türkiye Kürtlerini başkalarının kucağına itmek anlamına gelen bu dışlayıcı zihin bilsin ki ‘Biz farklılıklarımızla birlikte Türkiye’yiz’ anlayışının temsilcisi olan AK Partimize vereceği zarar, PKK-DEM’in vereceği zarardan daha beterdir.”

“Cumhurbaşkanımız bu tarz zararlı yorumlar için gerekeni yapmalı”

“Kürtler AK Parti için çok kıymetlidirler ve AK Parti’de siyaset yapan Kürtler ise bir o kadar kıymetlidirler. AK Partili Kürtlerin hiçbiri de Reisimizin ve partimizin benimsediği ilkelerin dışında bir anlayışa sahip değildirler. Kürtsüz Türkiye nasıl eksik bir Türkiye ise Kürtsüz bir AK Parti de eksik bir partidir. 

AK Partimizin temsilini Türk temsili veya Kürt temsili ekseninde değerlendirmek, milliyetçi tercih temelinde Kürt temsilini dışlayan bir parti olarak yorumlamak ve bu cümleden olarak kaç dönemdir AK Parti’de şerefle temsil makamında bulunan sizin gibi değerli Kürt kardeşlerimizin tasfiye edildiğini söylemek, AK Partimizin kuruluş ruhunun ve misyonunun inkarından öte bir anlam taşımaz.

Başta Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız olmak üzere partimizi temsil makamında olan değerli arkadaşlarımızın partimizin bütünlüğüne yönelik bu tarz zararlı yorumlar konusunda gerekeni yapmaları büyük bir önem arz ediyor elbet.”

Gerginlik HÜDA PAR’ın çalıştayında başladı

Uçum, önceki hafta sonu (15-16 Şubat) Miroğlu ile Metiner’in yanı sıra AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, AK Partili eski milletvekilleri Abdurrahman Kurt, Sait Yüce gibi isimlerin de konuşma yaptıkları, HÜDA PAR’ın Diyarbakır’da düzenlediği “Kürt Meselesine İnsani Çözüm Çalıştayı” için X hesabından şöyle yazmıştı:

“Türkiye’yi bölme hedefli Emperyalist dış Kürt sorunu projesini referans alıp güya insani çözüm çalıştayı yapanlar sonuç bildirgesiyle açıkça ve arsızca Türkiye’nin bölünmesinden yana olduklarını ilan ettiler.”

Miroğlu da Uçum’a cevap verdiği paylaşımda “Kaleme aldıklarının darbe bildirilerden farkı yok” diye yazmıştı.

- Advertisment -