Ana SayfaHaberlerGündemÜmit Özdağ “Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme” suçlamasıyla tutuklandı

Ümit Özdağ “Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme” suçlamasıyla tutuklandı

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, “Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme” suçlamasıyla tutuklandı. Özdağ’ın tutuklama kararı sonrası el yazısıyla yazdığı, avukatı aracılığıyla duyurduğu mesaj şöyle: “Atatürk’ün neferiyim ve Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyeti kararlılık ile bütün gücümle savunacağım. Bugün gerçekleşen tutuklama beni yıldıramaz. Mücadeleye hapishaneden de devam edeceğim. Tek endişem rahmetli Kaşif Kozinoğlu’na yapılan suikast benzeri bir suikaste uğramaktır.”

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hakkında soruşturma başlatılması üzerine dün akşam (20 Aralık) Ankara’da gözaltına alınarak İstanbul’a götürülen Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Çağlayan Adliyesi’ndeki savcılık ifadesinin ardından “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlamasıyla tutuklandı.

Gerekçe: 2020-2024 arası paylaşımları ve Kayseri Olayları

Savcılık, Özdağ’ın 2020’den bu yana yaptığı 11 X paylaşımını delil gösterdi.

Tutuklama talebinde, Özdağ’ın mültecilerle ilgili paylaşımlarının resmi kurumlar tarafından yalanlandığı belirtildi. Ayrıca Temmuz 2024’te Kayseri’de meydana gelen ve 15 bin kişinin katıldığı protesto eylemlerinde 263 ikamet ve 166 araçta hasar oluştuğu, 25 emniyet ve itfaiye personelinin yaralandığı olayların şüphelisi olarak değerlendirildi.

Ümit Özdağ’ın X paylaşımları

Özdağ’ın tutuklanmasına sebep olan X hesabından yaptığı 11 paylaşım şu şekilde

Hakimlik kararı

Çıkarıldığı mahkemece tutuklanan Özdağ hakkındaki hakimlik kararı şöyle:

“GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Şüpheli ÜMİT ÖZDAĞ’a yüklenen Halkı Kin ve Düşmanlığa Alanen Tahrik Etme suçunun vasıf ve mahiyeti, mevcut delil durumu, (dosya kapsamında şüpheliye ait olan 22/11/202 tarihli, 22/09/2022 tarihli, 25/07/2023 tarihli, 02/07/2023 tarihli, 05/03/2023 tarihli, 27/10/2023 tarihli, 06/08/2022 tarihli, 13/08/2022 tarihli, 18/04/2020 tarihli, 04/08/2020 tarihli twitter hesabı üzerinden aleni bir şekilde paylaşım yapılarak ülkede bulunan yabancı uyruklu şahısları, sığınmacıları, mültecileri ve özellikle Suriyeli kişileri hedef alarak paylaşımlar yapıldığı, söz konusu paylaşımların Valilikler, İç İşleri Bakanlığı, Emniyet Müdürlükleri, Sosyal Güvenlik Kurumu ve Dezenformasyon ile Mücadele Merkezi tarafından yalanlandığı, söz konusu paylaşım içeriklerinin halkın bir kesiminin diğer kesiminin aleyhine kin ve düşmanlığa ayrımcılığa yönlendirici nitelikte olduğu, bu kapsamda Kayseri İl Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürlüğü tarafından hazırlanan 21/01/2025 tarihli rapordan da anlaşılacağı üzere, 30/06/2024-03/07/2024 tarihinde Kayseri’de meydana gelen olaylarda 25 emniyet personeli ve 1 itfaiye personelinin yaralanmasına neden olunduğu ve olayların oluşumunda şüphelinin ve şüphelinin mensubu olduğu partiye müzahir şahıslar tarafından yapılan paylaşımlar neticesinde gerçekleştiği belirtildiği, bu doğrultuda somut tehlike unsurunun da gerçekleştiği anlaşılmakla, söz konusu paylaşımların adedi, somut tehlikenin gerçekleşme şekli, eylemlerin yoğunluğu ve süreklilik arz edişi dikkate alındığında) dosyadaki bilgi ve belgeler çerçevesinde suçu işlediğine ilişkin kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olguların saptanması, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 5. Maddesinde öngörülen geçerli şüphe sebeplerinin, Anayasa’nın 19. maddesinde belirtilen kuvvetli belirtinin ve CMK’nin 100/1 maddesinde öngörülen kuvvetli suç şüphesini gösterir somut delillerin mevcut olduğu, suç için yasada belirlenen cezanın alt ve üst sınırı nazara alındığında eylemlerin gerçekleşme şekilleri dikkate alındığında kaçacağına yönelik somut olgunun varlığı, delillerin henüz tam olarak toplanmamış olması,
5271 sayılı CMK hükümleri nazara alındığında şüphelinin tutuklanmasına engel bir halin bulunmaması, Anayasasının 13. Maddesinde ifade olunan ” Ölçülülük İlkesi” gözetildiğinde tutuklamaya alternatif adli kontrol altına alınma tedbirlerinin bu aşamada şüpheli açısından yetersiz kalacağı değerlendirildiğinden 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 100, 101 ve devam eden maddeleri gereğince TUTUKLANMASINA,
2-Hakkında yeteri kadar tutuklama müzekkeresi ÇIKARILMASINA,”

“Tek endişem rahmetli Kaşif Kozinoğlu’na yapılan suikast benzeri bir suikaste uğramaktır.”

Ümit Özdağ, tutuklama kararının ardından avukatı aracılığıyla kamuoyuna seslendi.

Özdağ’ın tutuklama kararı sonrası el yazısıyla yazdığı mesaj şöyle: “Atatürk’ün neferiyim ve Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyeti kararlılık ile bütün gücümle savunacağım. Bugün gerçekleşen tutuklama beni yıldıramaz. Mücadeleye hapishaneden de devam edeceğim. Tek endişem rahmetli Kaşif Kozinoğlu’na yapılan suikast benzeri bir suikaste uğramaktır.”

İmamoğlu: “Özdağ’ın tutuklanmasını kabul etmiyoruz”

Özdağ’ın tutuklanmasına siyasetçilerden tepkiler geldi.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, X hesabından şunları yazdı:

“Zafer Partisi Genel Başkanı Sayın Ümit Özdağ’ın tutuklanmasını kabul etmiyoruz. Herkes bunun yargıya siyasetin müdahalesi olduğunu biliyor. Bu uygulamaların altında imzası olan akıl elbet millet iradesine yenilecek ve o koltuklardan gidecek. Milletimize sözümüzdür.”

Yavaş: “Son günlerde peş peşe yaşanan gelişmeler, adalet kavramını derinden yaralamaktadır”

ABB Başkanı Mansur Yavaş da şu mesajı paylaştı:

“Son günlerde peş peşe yaşanan gelişmeler, adalet kavramını derinden yaralamaktadır. Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın halkı kin ve düşmanlığa sevk ettiği iddiasıyla tutuklanması, ifade özgürlüğü ve demokrasi ilkeleriyle bağdaşmamaktadır. Tutuklama, adaletin bir aracı olmalı, asla bir baskı veya susturma yöntemi haline gelmemelidir. Adaletin olmadığı yerde ne huzur olur ne de gelecek!”

Özdağ, “Erdoğan Türk milletinin inancına zarar vermektedir” demişti

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Özdağ’ın önceki gün (19 Ocak) Antalya’daki Zafer Partisi İl Başkanları İstişare toplantısında yaptığı konuşmadaki şu sözleri nedeniyle soruşturma başlatmıştı:

“Hiçbir Haçlı Seferi, Türk milletini deist, ateist, Hristiyan yapamamıştır. Erdoğan döneminde Türk milletinin geniş kesimleri Allah’la aldatanlardan dolayı dinlerinden soğumaya başladılar ve Erdoğan döneminde deist, ateist oranı yüzde 16’yı aştı.

“Erdoğan, Türk milletinin devletini tarikat ve cemaatler arasında dağıtarak, şirk koşanları devlete ortak ederek, Türk milletinin inancına zarar vermektedir, milyonlarca sığınmacı ve kaçağı Anadolu’ya sokarak, Türk milletinin kültürünü tahrip etmektedir. Yaşanan şey aslında bir AKP faşizmidir.”

Özdağ hakkında soruşturma açıldığının duyurulması üzerine X hesabından yaptığı paylaşımda “Bu konuşmayı 1000 defa daha yapmaya hazırım. İster hapse atın ister kurşuna dizin. Atatürk’ten ve kurduğu Cumhuriyet’ten taviz vermeyeceğiz. Atatürk’e ve Cumhuriyete saldırılara cevap vereceğiz” ifadelerine yer vermişti.

Zafer Partililer Özdağ’a destek için toplandı

Zafer Partililer, dün akşam Özdağ’ın götürüldüğü Vatan Caddesi’ndeki İstanbul İl Emniyet binasına etrafında, bugün de Özdağ’ın ifadesi alınmak üzere götürüldüğü Çağlayan Adliyesi’nin önünde toplandı.

Özdağ’a destek veren Zafer Partililer, MHP aleyhine sloganlar attı.

CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır da dün akşam İl Emniyet binasının önüne giderek Zafer Partililere destek verdi.

- Advertisment -