İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Habertürk’te Serap Belet ve Kürşad Oğuz’un sorularını yanıtladı.
İmamoğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
“Ben de liberalizmi, liberal ticaret sistemini kabul eden biriyim”
“Ben de liberalizmi, liberal ticaret sistemini kabul eden biriyim. Ama vahşi liberalizme vatandaşın kurban edildiği bir sistemin parçası asla olmam.”
“Toplumun birbiriyle helalleşmesi meselesidir bu. Fakat bu hesaplaşma değildir”
CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun başlattığı helalleşme atılımı ve İmamoğlu’nun helalleşmek istediği birinin olup olmadığı üzerine sorulan soruya İmamoğlu şöyle yanıt verdi:
“Her yerde aynı şeyi söylüyorum. Helalleşme bizim aslında tevazumuzdur. Her insan hata yapabilir, eksik davranabilir noktasında güzel ahlakı temsil eden çok kıymetli sözdür. Her anımızda ‘hakkını helal et kardeşim’ deriz. Sadece CHP’nin helalleşmesi, sayın genel başkanımızın helalleşmesi, İmamoğlu’nun helalleşmesi meselesi değil, toplumun birbiriyle helalleşmesi meselesi. Helalleşme güzel bir şeydir. Hesaplaşma değil helalleşme. Helalleşmek zaten hakkını teslim etmek demektir. Müzakere gerektirir, istişare gerektirir. İsrafı engelleyeceğiz dedim. Şimdi İBB bütçesine bereket geldi diyorum. Köyde yemek yerken sofranız bereketli olsun derdik. Bereket çok önemli kavramlar, çok iyimser kavramlar. Toplumu iyileştiren, yarınlara hazırlayan, barıştıran. Helalleşme kavramını tek yönlü değil, toplumsal helalleşme olarak görüyorum.”
“Dönem dönem çocukluk arkadaşlarımı davet ediyorum. Değiştiysem Allah aşkına söyleyin diyorum. Beni değiştirecek makam varsa o bana nasip olmasın. Rahmetli dedem ‘Allah sizi değiştirecek, kibirlendirecek mal mülk nasip etmesin’ diyordu. Kibirli gibi laflara aldırış etmem. Herkesle kucaklaşırım. Herkesin sofrasında, masasında otururum.”