Rudâw’da bugün (2 Ocak) yer alan “Binlerce Kürdün ortak doğum günü 1 Ocak” başlıklı haber şöyle:
Kürt kentlerinde yaşayan vatandaşların büyük bölümü için 1 Ocak tarihi farklı bir anlam taşıyor. 35-40 yaş arası milyonlarca kişi, geçmiş yıllardaki düzensiz kayıtlar nedeniyle nüfusa 1 Ocak tarihli olarak yazılırdı.
Bu nedenle binlerce kişi doğum günlerini 1 Ocak tarihinde kutlamak zorunda kalıyordu.
Dengbêj İbrahim Pîrikî’nin resmi verilere göre doğum tarihi 01 Ocak olarak kayıtlara geçmiş, ancak o da gerçek doğum tarihiyle ilgili bilgiye sahip değil. Pîrikî hangi ayda ve hangi günde doğduğunu bilmeyen Kürtlerden.
Rûdaw’a konuşan Dengbêj Dibêjek, “Bir ülke bağımsız ve özgür olmadığında, kimsesiz olduğunda, vatandaşlığı, ismi ve kimliği yasak ise zaten kimliği 1 Ocak olur. Kürtlerin tarihine bakarsanız zaten tarihinin ve kimliğinin yasak olduğunu göreceksiniz. Dolaysıyla illaki bir eksikliğimiz oluyor” dedi.
Kürtlerin çoğunun doğum tarihinin 1 Ocak olmasının pek çok nedeni var. O dönemde Kürtler arasında okur-yazarlık oranının düşük olması ve Kürtlerin çoğunun Türkçe konuşmaması, Kürtçe dilinin de yasaklanmasından dolayı, kendilerini düzgün ifade edemeyen Kürtlerin doğum tarihleri 1 Ocak olarak kayıtlara geçirilmiş.
Dengbêj Pîrikî, “Büyüyene dek kimse bize sormadı bile. Köyümüz yakılıp şehre geldiğimizde daha nüfusun ne olduğunu dahi bilmiyorduk. Biz göç edip Diyarbakır’a yerleştikten sonra biz doğum tarihimizi de nüfusumuzu da kendi ellerimizle yazdık” diye konuştu.
Tarihçi ve Yazar Said Veroj da doğum günü 1 Ocak olan milyonlarca Kürtten biri.
Said Veroj, “Doğum günümün 1 Ocak olduğu doğrudur. Bunun birkaç nedeni var; çocukların doğumunu kayıt altına alacak bir kurumun olmaması, Kürtçe eğitiminin olmaması, Kürtlerin zorunlu askerlik yapmamak için devletten kaçması, vergilendirme ve ceza gibi nedenlerle her zaman resmi kayıtlardan kaçmıştır. Bu nedenlerden dolayı doğum tarihleri doğru yazılmamıştır” ifadelerini kullandı.
Diyarbakır’da yaşayan Seyitxan Ceneviz, “Babamız bize tarihlerimizi o zaman söylemedi, bu yüzden hangi gün doğduğumuzu bilmiyoruz” dedi.
Hacı Adil Bozkurtan ise, “Öz Annemden 4, üvey annemden ise 8 olmak üzere toplamda 12 kardeşim var, hepimizin doğum tarihleri aynı” diye konuştu.
Mihemed Coşar adındaki vatandaş ise “Kimliklerimizi çıkardığımızda neredeyse yirmi yaşındaydık” dedi.
Kürtlerin ortak sorunu haline gelen doğum kayıtları son yıllarda düzgün yapılmaya başlandı. Kürt kadınlarının çoğu hastanelerde doğum yaptıkları için artık Kürt çocuklarının doğum tarihleri doğru yazılıyor.