Kemal Kılıçdaroğlu’nun 14 Mayıs seçimlerinde Yüksek Seçim Kurulu’na da (YSK) Anadolu Ajansı’na da (AA) güvenmediklerini söylemesinin ardından Anadolu Ajansı’ndan bir açıklama geldi.
Sözcü gazetesinden Saygı Öztürk’e konuşan AA Genel Müdürü Serdar Karagöz ve yardımcısı Yahya Bostan, seçim gecesi veri akışının nasıl işleyeceğini anlattı.
Öztürk, Sözcü’deki köşesinde AA yöneticilerinin kendisine, “Eğer verdiğimiz hizmette en küçük bir aksaklık görülürse, hizmet alanlar bizi savcılığa şikâyet etsin” dediğini yazdı.
Serdar Karagöz’e “Veri akışı yine duracak mı?” diye sorduğunu belirten Öztürk, sorusuna “her türlü önlemi aldıkları, bunlar arasında AA’ya yapılabilecek siber saldırılara karşı teknik önlemlerin de bulunduğu, seçim gecesi elde edilecek tüm verilerin müşterileriyle kesintisiz paylaşılacağı” cevabını aldığını söyledi.
Karagöz, Saygı Öztürk’e şunları söyledi:
“Türkiye’de seçim sonuçlarını açıklayan merci Yüksek Seçim Kurulu’dur. Anadolu Ajansı Türk Anonim Şirketi, sandık başından topladığı kesinleşmemiş sonuçları abone/müşterilerine servis eden bir şirkettir. Bu kapsamda AA’nın seçim verilerini müşterilerine sağlıklı ve güvenilir bir şekilde servis etme sorumluluğu bulunmaktadır.
“AA’nın seçim verisi toplama sistemi iki ana kaynağa dayanacak.
“Birinci kaynak: 14 Mayıs Parlamento ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde editöryal ve idari çalışanlar ile serbest habercilerden oluşan 2 bin 500 kişilik AA ekibi sahada görev yapacak.
“İkinci Kaynak: Araştırma şirketi çalışanları. (Anlaşma gereği bu şirketin ismi açıklanmıyor.) Türkiye genelindeki tüm sandıklardan seçim verilerini toplayabilmek için bir araştırma şirketi ile iş birliği yapacağız. Araştırma şirketi, AA çalışanlarının ulaşmadığı sandık sonuç verilerini toplayarak AA sistemine yükleyecek.
“AA çalışanları 191 bin sandığın yaklaşık 50 binine doğrudan ulaşacak. Ankara ve İstanbul gibi büyükşehirlerdeki sandıkların önemli bir bölümünün verileri AA çalışanları tarafından toplanacak. AA ekipleri, sandık sonuç verilerini toplarken AA yazılımcılarının ürünü olan özel mobil uygulamayı ve yazılımı kullanacak.”
AA Genel Müdür Yardımcısı Yahya Bostan da ilave başka bilgiler verdi:
“Sandık sonuç verilerinin toplanmasından sorumlu olan görevliler, cep telefonlarına indirdikleri mobil uygulama üzerinden hangi sandıklarda görevli olacaklarını görecek. Bu görevlendirme, çalışanların kayıtlı adreslerine göre yapıldı. Her bir görevli, kayıtlı adresine en fazla 3 kilometre uzaklıkta olan sandıklarda görev yapacak. Bir görevli en az 10, en çok ise 40 sandığın sonucunu sandık sonuç tutanağının fotoğrafını çekmek suretiyle sisteme aktaracak.
“Bu çerçevede AA çalışanları yaklaşık 50 bin sandığın verisine doğrudan ulaşabilecek. AA ekipleri sandıklar kapandıktan ve oy sayım işlemi başladıktan hemen sonra, görevli oldukları sandıkların başında olacak. Oy sayım işlemi tamamlandığında ve sandık sonuç tutanağı oluşturulduğunda bu tutanağın fotoğrafını çekip mobil uygulama üzerinden AA sistemine aktaracak. Sisteme giren sandık sonuç tutanakları Amazon’un OCR uygulamasıyla yazılım tarafından okunacak ve dijital alana taşınmış olacak. Bu sistemin tamamen sağlıklı bir şekilde işlemesi için bir kontrol mekanizması kurulmuştur. Görevlilerin sandık başından gönderdiği veriler, OCR sistemiyle okunduktan sonra Ankara’daki Genel Müdürlük binasındaki 300 veri kontrol sorumlusu tarafından titizlikle kontrol edilecek. Bu sorumlular, sandık sonuç tutanağı fotoğrafı ile sistemdeki sonuçları karşılaştıracak. Verilerde herhangi bir hata olması durumunda düzeltme işlemini yapacak ve verilere son onayı verecek.”
Boratov: “Anadolu Ajansı’nın böyle kritik bir işi ismi açıklanmayan taşeron bir araştırma şirketi ile yürütecek olması güvenlik açısından büyük bir handikap”
AA’nın seçim öncesinde kapılarını bir gazeteciye açmasının doğru bir adım olduğunu belirten eski CNN Türk genel müdürü Ferhat Boratov, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda şu noktalara değindi:
“Anadolu Ajansı ilk adımı doğru atmış, Saygı Öztürk’ü ‘seçim odası’na davet etmiş, yetkilisinin ağzından 14 Mayıs akşamı sandık verilerini nasıl yayınlayacaklarını, 2019’da yaşanan skandalın tekrar etmemesi için önlem aldıklarını anlatmış. Ama…
“Anadolu Ajansı’nın 191 bin sandıktan 50 binini kendi çalışanlarıyla takip edecek olması, geri kalanını izlemek için bir ‘araştırma şirketi’ ile anlaşmış olması, güvenirlik açısından büyük ‘handikap’.
“‘Anlaşma gereği’ diyerek bu araştırma şirketinin isminin açıklanmaması çok ciddi sorun. Böyle kritik bir iş, ismi saklı ‘taşeron’a devredilir mi? Araştırma şirketlerinin güvenirliği, tarafsızlığı zaten büyük tartışma konusu. AA bu işi kendisi organize etmeliydi.
“ABD’de yaklaşık 260 milyon seçmen var, oylar yaklaşık 177 bin merkezde (election precinct) sayılıyor. Ve Associated Press 4.000 kadar görevlisiyle bu süreci takip ediyor, sonuçları yayıncılara aktarıyor. AA 2.500 görevlisiyle neden yapamıyor?
“Benim Anadolu Ajansı’na önerim, 14 Mayıs akşamı, -en azından- Meclis’te grubu bulunan partilerden birer temsilciyi, ‘Seçim Odası’na davet etmesi. Tıpkı YSK’da olduğu gibi. Seçim güvenliği açısından çok olumlu bir adım olmaz mı?”