AK Parti İstanbul Milletvekili ve TBMM İçişleri Komisyonu Üyesi Azmi Ekinci, PKK’nın fesih kararı ve sürecin devamında atılacak adımlarla ilgili Rudaw’a konuştu.
Ekinci, PKK’nın fesih kararıyla ilgili şunları söyledi:
“PKK terör örgütü diye şu ana kadar tanımladığımız bir örgütün silah bırakma kararını alması, kendini feshetmesi Türkiye için ve bölge için son derece olumlu, önemli bir gelişmedir.
“Sayın Öcalan olumlu karşılık verdi”
“Öncelikle bu konuda sorumluluk almış olanlar, başta sayın Devlet Bahçeli olmak üzere ki kendisi önemli bir risk aldı ve büyük riskleri göze alarak 22 Ekim’de bir çıkış yaptı, yine sayın Cumhurbaşkanımız onu destekler mahiyetinde açıklamalar yaptı ve sonuna kadar arkasında durdu.
“Akabinde sayın Öcalan’a yapılan çağrıya karşılık, kendisi de olumlu cevap verdi ve dün itibariyle PKK’nın yapmış olduğu açıklamada fesih kararını almış olması son derece önemli bir durumdur. Bu işte emeği geçen herkese çok teşekkür ediyoruz.”
“Teröre sebep olan talepler artık masada konuşulacak”
Ekinci, sürecin devamında atılacak adımlarla ilgili şunları söyledi:
“Bugüne kadar teröre sebep olan ve terörün kendisine sebep ve gerekçe olarak aldığı talep ve istekleri neyse, bugün kendisini fes ettikten sonra o talep ve istekler bundan sonra masada konuşulacak.
“Sadece terör örgütünün değil, Kürt halkının bugüne kadar birtakım talepleri ve istekleri vardı. O talep ve istekler yine mecliste konuşulacak ve meclis ortamında bütün partilerin katılımıyla bu meseleler enine boyunca tartışılıp Sayın Cumhurbaşkanımızın da öteden beri söylemiş olduğu, Sayın Bahçeli’nin de çağrılarında hep değinmiş olduğu demokratik ortamda bir anayasa yapımıyla bu iş sonuçlandırılacak, taçlandırılacak.
“Örgütün kurucusu sayın Öcalan kendisini feshetmesi gerektiğini ilan etti”
Ekinci, PKK’nın silah bırakma kararından vazgeçmesi gibi bir kaygısının olup olmadığıyla ilgili soruya ise şöyle yanıt verdi:
“Bu örgütün kurucusu sayın Öcalan. Kurucusu ve lideri bir çağrı yaptı. PKK’nın miadını doldurduğunu, 90’lardan itibaren tekrara düştüğünü ve işe artık bir kan davası şeklindeki yaklaşımla PKK’nın anlamsız bir hale düştüğünü söyledi. Dolayısıyla kendisini feshetmesi gerektiğini ilan etti. Yani aslında Abdullah Öcalan açısından bu örgütün kurucusu olan lider tarafından bu örgüt bitmiştir.
“Abdullah Öcalan’ın söyleminden sonra PKK ve bileşenlerinin buna itiraz edeceğini zannetmiyorum ama olsa bile bu saatten sonra bu kişiler marjinalleşir ve eriyip gitmeye mahkûm olurlar ve başarılı da olamazlar. Macun tüpten çıkmış durumda. Bundan sonra kim buna karşı durursa, bu rüzgâra karşı durursa o biter.
“Daha önce suç sayılan birtakım şeyler artık bundan sonra suç olmayacak”
Ekinci, “Yakın bir dönemde Salahattin Demirtaş gibi isimlerin de tekrar siyasi hayata dönmesi, tutukluluklarının bitmesi mümkün olabilir mi?” sorusuna ise şöyle yanıt verdi:
“Şimdi kan davaları yaşanır, sonra barış masasına oturulur ve barış yapılır. O barışın gerekleri yerine getirilir. Şimdi burada da buna benzer bir durum var. Artık örgüt silah bırakma, kendisini feshetme kararı aldı. Türkiye’de terörsüz bir Türkiye için ve demokrat bir toplum inşasını sağlamak için bu kararı aldı. Bu kararı aldıktan sonra kan davası artık bitti. Bundan sonra bunun gerekleri yerine getirilecek.
“Yeni bir anayasa meselesi, yani Türkiye Büyük Millet Meclisi merkezinde yapılacak olan çalışmalar. Akabinde yapılan anayasanın, ki birtakım değişiklikler yapıldığında daha önce suç sayılan birtakım şeyler artık bundan sonra suç olmayacak.
“O günkü şartlar ortadan kalktığı için Demirtaş’a hala suçlu muamelesini yapmak doğru olmaz”
“Yani kişi kendi yanlışından vazgeçince sen hala o yanlışta duruyorsun şeklinde muamele etmenin anlamı yok. Bu dünyanın hiçbir yerinde olmamıştır, olmaz da. Bu akılsız ve mantıksız kişilerin yapacağı bir şeydir.
“Salahattin Demirtaş hangi suçlardan ceza aldı, bugünkü oluşan konjonktürde o günkü şartlar ortadan kalktığı için Selahattin Demirtaş’a hala suçlu muamelesi yapmak doğru olmaz.
“Kaldı ki kendisi de sürecin başından sonuna kadar destek oldu ve bunu defalarca açıkladı. Bundan sonraki süreçte de buna katkı sağlayacağını düşündüğüm kişilerden birisidir Türkiye siyasetinde. Siyasete dönüş de yapabilir, siyasete aktör de olabilir Demirtaş ve ona benzer kişiler.”