16 Temmuz 1993 günü öğle saatlerinde İstanbul semalarında dört pırpır uçağının sesi duyuldu. Gökyüzüne doğru bakan İstanbulluları büyük bir sürpriz bekliyordu. Alçaktan uçan uçaklardan bütün İstanbul’un üzerine birden bildiriler atılmaya başladı. Tam bir milyon bildiri.
İki hafta önce 33 aydın Sivas Madımak Otel’de katledilmiş, iki gün sonra da Erzincan’a bağlı Başbağlar köyünde 33 sivil öldürülmüştü.
Alevi-sünni gerilimin yükseldiği günlerde bir grup aydın tarafından kurulan Helsinki Yurttaşlar Derneği’nin girişimiyle altında farklı kesimlerden kurumların ve isimlerin imzası bulunan bir Barış Bildirisi hazırlandı.
DİSK, Mazlumder gibi kurumlar; Murat Belge, Halil Ergün, Ahmet Altan, Ali Bulaç gibi yüzlerce yazar ve sanatçının altında imzası olan bildiride Türkiye’de yüzlerce yıldır çeşitli kültürlere mensup insanların bir arada yaşadığı hatırlatılıyor, hiç kimsenin dini, dili, mezhebi dolayısıyla öldürülemeyeceği vurgulanıyor, “BM barış gücü koruması altında yeşil hatlarla bölünmüş kentlerde yaşamak istemiyoruz. Dış düşman, dış tahrik mazeretinden kurtularak her türlü haksızlığa karşı çıkılmalı” deniyordu.
Bildirilerden bir milyon adet basıldı ve dört pırpır uçakla İstanbul semalarından Karaköy, Taksim, Fatih, Sultanahmet, Şişli, Nişantaşı, Ümraniye, Kadıköy, Üsküdar, Sarıyer’in üzerine bırakıldı.