“Hükümetin şu anda yaptığı eylemler, aslında daha geniş bir iktidar koalisyonunun rızasıyla, kabulüyle ve ortak kararıyla oluyor muhtemelen. Ve de bir süreden beri gelen bir isteği yansıtıyor. Aslında o istek neydi? Tayyip Erdoğan’ın “ustalık dönemi” söylemi, cumhurbaşkanlığı sisteminin gelmesi, bu cumhurbaşkanlığı sisteminin AK Parti ile MHP arasında görünür bir iş birliği üretmesi ve onun da ardında AK Parti’nin devlete yanaşması, devlete entegre olması, bir anlamda devletleşmesi olayını yaşadık. Bu olayın da AK Parti’nin Genel Başkanı’na verdiği, bir büyük hareket alanı doldu. Burada Türkiye’yi yeniden dizayn etmek, Türkiye’ye yeniden bir sıfır noktası vermek üzere bir bakış ortaya çıktı. Belki bu bakış Tayyip Erdoğan ve ortaklarında her zaman vardı ama hayata geçmesi zordu. Çünkü önce ekonomide bir başarı gerektiriyordu bu. Ekonomideki başarı geciktikçe ve ekonomide sallanma hareketleri, çuvallama hareketleri başladıkça da ertelendi. Öte yandan dış politikada, ideolojik planda istikrarlı bir şekilde yön tanımı vardı.”
Konuşmayı dinlemek için: