Cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerinin getirdiği yenilgiden sonra “değişim ve yenilik” tartışmalarının hakim olduğu CHP’de 38.Olağan Kurultay, Ankara Spor Salonu’nda yapılacak. Kurultayın ilk günü (4 Kasım), parti genel başkanlığı için “başa baş” bir yarışın yaşanması bekleniyor.
CHP Genel Merkezi’nin “İkinci Yüzyılda Demokrasi ve Birlik” sloganını öne çıkarıp, Kemal Kılıçdaroğlu’nu CHP genel başkanlığına yeniden aday göstereceği yarışta, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun partide başlattığı “değişim hareketi”nin genel başkan adayı olan Özgür Özel “Değişimin Yüzyılı, Yüzyılın Değişimi” sloganıyla Kılıçdaroğlu’nun karşısında olacak.
1368 kurultay delegesinin genel başkanlık yarışında oy kullanacağı kurultayda CHP genel başkanlığı için yarışmak isteyen bir başka aday da CHP eski parti meclisi üyesi Örsan Öymen. Öymen, delegelerin yüzde 5’inin imzasıyla genel başkanlığa aday gösterilirse yarışa katılabilecek.
Bayram havasında geçecek mi?
Kurultayda divan başkanlığını Kılıçdaroğlu’nun isteği üzerine İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu yapacak.
Kılıçdaroğlu’nu destekleyen CHP Genel Merkez ekibi İmamoğlu’nun kurultayda divan başkanlığı yapmasıyla tamamen tarafsız kaldığını düşünse de, İmamoğlu Özgür Özel’e desteğini her fırsatta göstermekten çekinmiyor.
Türkiye’nin değişmesi için CHP’nin değişmesini, CHP’deki değişimin de genel başkanlıktan başlayarak tüm kadroları kapsamasını savunan İmamoğlu’nun divan başkanlığıyla kurultayda yaşanması muhtemel kavgaların önüne geçmesine dönük beklenti çok büyük.
CHP Genel Merkez ekibi “Kurultayda kavga olmayacak. Birlikten yanayız” mesajı verse de, parti kulislerinde yapılan “Kavga kaçınılmaz” yorumlarının artması dikkat çekiyor.
CHP lideri Kılıçdaroğlu, kurultay hazırlıkları için topladığı Merkez Yönetim Kurulu’nda (MYK) kurmaylarına “Kurultay bayram havasında geçsin. Gereksiz tartışma, polemikle partimizi kimsenin yıpratmasına izin verilmemeli” mesajı verdi.
Gerçek değişimci kim?
Seçim yenilgisinden sonra CHP’de beş aydır süren değişim tartışmasında Kılıçdaroğlu’nun partideki asıl değişimi kendisinin yapacağına dair iddiasının delegelerde nasıl karşılık bulduğu da kurultayda ortaya çıkacak.
Genel başkan seçilip, tüzük kurultayını da 25-26 Kasım tarihlerinde toplamayı planlayan Kılıçdaroğlu, parti tüzüğünde yapacağı değişikliklerle, partideki değişim hareketine karşı asıl kendisinin “değişimci” olduğunun kabul edilmesinden yana tavır alıyor.
Kılıçdaroğlu partide yapacağı değişikliklerin; milletvekilliklerinin 3 dönemle sınırlandırılması, partiye üyelikte kadın kotasının getirilmesi, ön seçim odaklı delege sisteminin yenilenmesi olarak bilinmesini istiyor:
“Partiyle güçlü aidiyetin yolu aidat. Ödüyorsa mesele yok. Gerçekten sağlık bir ön seçim istiyorsanız, düzenli aidat ödeyenler gelsin, milletvekilini, belediye ve il genel meclis üyesini seçsin.”
Genel başkan değişmeden CHP’nin yenilenmesinin de, değişmesinin de mümkün olmadığın savunan CHP’li Özgür Özel ise değişimi kendisinin ve kendisini destekleyenlerin hayata geçireceğini, CHP’yi ilk seçimde iktidara taşıyacağını iddia ediyor:
“Değişim gençlerle olacak, değişim yeni yüzlerle olacak. Değişime direnenlerle, seçimi kaybetmedik diyenler bir yana, bundan sonra biz kazanacağız diyenler buradalar. Bu kurultaydan emin olun ki gençleşerek, birleşerek, güçlenerek, inancımızı artırarak, üzerimizdeki ölü toprağını silkeleyerek, Sayın Genel Başkanımıza gerekli saygıyı ve vefayı göstererek hep bir arada çıkacağız. O salona 41 il başkanıyla girsem, 81 il başkanıyla çıkacağım. O salondan 1200 seçilmiş delegemizle el ele, omuz omuza çıkacağım.”
Kılıçdaroğlu’nun kafasındaki plan: Yerel seçime kadar partinin başında
Cumhurbaşkanlığı seçimini yüzde 48 oyla kaybeden Kılıçdaroğlu’na eski-yeni birçok CHP’li isimden, sosyal medyadan “istifa” çağrısı yükselse de, Kılıçdaroğlu bu çağrıları ciddiye almadı. Dahası, bu çağrılara verdiği yanıtlarla hem muhalefet hem de iktidar çevrelerinde en çok tartışılan isim oldu:
“Kazanamadık ama tablo ağır bir yenilgi değil. CHP’de genel başkanlık kimseye altın tabakta sunulmaz. Değişimin öncüsü ben olacağım. Geçmişi temiz birine partiyi hemen bırakırım.”
Kılıçdaroğlu en çok tartışılan açıklamasını ise seçim sonrasındaki ilk parti meclis grup toplantısında yaptı:
“Gemiyi sağlam limana götürmek yine kaptanın görevidir. Gemiyi sağlam limana götüreceğimi herkes bilsin.”
Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığı bırakmak istediği, sağlam limanın yerel seçimler ya da Kılıçdaroğlu’nun kendi belirleyeceği bir zaman olduğu tartışmalarını da beraberinde getiren bu sözler kurultay öncesinde de tartışma konusu.
Genel merkez ekibi Kılıçdaroğlu’nun yerel seçime kadar partide kalacağını, sonrasında da partiyi “güvendiği birine” bırakacağını söylüyor. Kılıçdaroğlu’nun kurultay konuşmasında da “Son kez adayım” mesajı vermesi bekleniyor. Ama CHP genel merkezinden gelen bu bilgilere değişim ekibi şüpheyle yaklaşıp “Bizim tanıdığımız Kılıçdaroğlu asla koltuğu bırakmaz. 2028’de bile cumhurbaşkanı adayı olmak ister” diyor.
“İyi bir sosyal demokrat” kim?
Cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerine beraber hazırlandığı A takımının neredeyse tamamının şimdi karşısında olmasını “Kazansaydım karşımda olmayacaklardı” diye değerlendiren Kılıçdaroğlu’nun “Partiyi bilgili, birikimli, iyi bir sosyal demokrata devredeceğim” açıklaması da kurultay öncesi büyük tartışma konusu oldu.
CHP’de Kılıçdaroğlu’nun İstanbul Milletvekili Yunus Emre’yi işaret ettiğini söyleyenlerin sayısı giderek artıyor. Kurultay konuşmasında partiyi sağa kaydırdığına dönük eleştirilere yanıt vermesi beklenen Kılıçdaroğlu’nun “CHP genel başkanı olmanın temel kriteri iyi bir sosyal demokrat olmaktır” mesajını yinelemesi öngörülüyor.
“CHP’nin öz evladıyım”
Seçimlere kadar Kılıçdaroğlu’nun en yakın kurmayı olarak bilinen ama seçim sonrasında partinin seçim yenilgisinden ötürü özeleştiri yapmadığı için seçmende duygusal kopuş yarattığını söyleyerek genel başkanlığa aday olan CHP’li Özgür Özel, kurultayda genel başkan değişmezse CHP’nin yerel seçimlerde büyük hezimet yaşayacağını öngörüyor.
Özel, kazanması durumunda parti yönetimini belli bir plan dahilinde İmamoğlu’na devredeceği iddialarına da “Ben CHP’nin öz evladıyım” sözleriyle karşı çıkıyor.
CHP’yi iktidara taşımazsa genel başkanlığı bırakmakta tereddüt etmeyeceğini söyleyen Özgür Özel’in kurultay konuşmasında Kılıçdaroğlu yönetimine eleştirilerini sertleştirmesi bekleniyor.
“Kim kazanacak” totosu
CHP’de eğişim ekibinin 196 delege ile en fazla delege sayısına sahip olan İstanbul il başkanlığını kazanmasının ardından başlayan “kim kazanacak totosu”, delegelerden en fazla imza toplama yarışını da beraberinde getirdi.
Genel başkanlık yarışının “başa baş” olduğunu söyleyen değişim ekibi İstanbul’dan 185 delegenin Özgür Özel’e destek imzası verdiği bilgisini kamuoyuyla paylaşarak Özel’in yarışta “bir adım öne geçtiğini” söylemeye başladı.
Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlıkta kalmasını destekleyen genel merkez ekibi de CHP’li 130 vekilden 95’inin imzalarıyla Kılıçdaroğlu’nun arkasında olduğunu söylüyor.
Kılıçdaroğlu’nun kurultayda aday olmamasını, aday olması durumunda kaybedeceğini iddia eden değişim ekibi “100 oy alamaz diyorlardı, 600’ü geçtik. Kurultayda başa baş yarış olacak. 720 oyla Kılıçdaroğlu’nun önüne geçebiliriz” hesabı yapıyor.
Kılıçdaroğlu’nun en az 850 oy alarak genel başkanlığı yeniden kazanacağını öngören genel merkez ekibinin kurultaya iki gün kala “En az 700 oyla kazanırız. Tamam yarış başa baş” yorumu yapması da dikkat çekiyor.
Kurultayda ilk gün yapılacak seçimde bir adayın kazanması için 1368 delegenin en az 685 oyunu alması ve çoğunluğu ele geçirmesi gerekiyor. Oyların eşit olması durumunda ikinci tur yapılıyor. İkinci turda da bir adayın en az 685 oy alması gerekiyor. Üçüncü tura geçilmesi halinde sadece çoğunluğu alan genel başkan seçilebiliyor.
Parti Meclisi için büyük savaş
CHP geleneğinin bu kurultayda da sürmesi ve kurultayın ikinci günü yani 5 Kasım’da parti meclisi (PM) için çarşaf listeyle seçime gidilmesi bekleniyor.
Genel merkezde blok listeyi savunanlar olsa da, Kılıçdaroğlu’nun yakın kurmaylarına çarşaf liste uygulamasından yana olduğunu söylediği belirtiliyor. Kılıçdaroğlu’nun 52 kişilik anahtar liste yaptığı da gelen bilgiler arasında.
Çarşaf liste ile yapılacak PM üyeliği için rekor sayıda adayın yarışması bekleniyor.
Kendi listesinin delinmemesini isteyen Kılıçdaroğlu, kadın ve genç kotasını uygulamakta kararlı olduğunu da yakın kurmaylarıyla paylaştı. Kılıçdaroğlu’nun PM listesinde kadın hakları konusunda sembol bir ismin yer alması bekleniyor.
Özgür Özel’in de kadın ve gençlerin ağırlıkta olduğu bir PM listesi olacak. Listede iktisat profesörü Yalçın Karatepe ile uluslararası ilişkiler profesörü İlhan Uzgel de yer alacak.