Mersin’in farklı dünya görüşü ve farklı yaşam biçiminden insanların huzur içinde yaşadığı bir kent olduğunun altını çizen Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, “Mersin özgürlükler kenti. Herkesin bir yaşam biçimi vardır. Belediye toplumun her kesimine, her talebine cevap vermek zorunda” dedi.
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Sözcü TV’de Aslı Kurtuluş Mutlu moderatörlüğünde Saygı Öztürk ve Deniz Zeyrek’in sunduğu ‘Başkent Kulisleri’ programının konuğu oldu.
Programda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başkan Seçer, CHP’nin yeni kazandığı belediyelerde ortaya çıkan lüks tüketim tablosunu değerlendirdi. Seçer, şunları kaydetti:
“Bir boş bina, gereksiz, şatafat, saltanat, araçlar, gereçler, lüks tüketim, aşırı bir enerji tüketimi, elektrik enerjisi, akaryakıt tüketimi var. Ben de 2019’da ilk yönetime geldiğimde bazı sahnelerle karşılaştım. Bunlar tabii ki istismar ve suistimal edilen konular. Bir sürü hukuka ve ahlaka uymayan uygulamalar var. Dolayısıyla eğer belediyenin gelirleri iyi bir yönetimle yönlendirilebiliyor, yatırıma dönüştürülebilir ya da hizmet olarak aktarılabiliyorsa, belediyelere gelen gelirler fevkalade iyi.”
“Toroslar, Silifke, Anamur ve Aydıncık Belediyesi işin içinden çıkılmaz bir durumda”
Gazeteci Saygı Öztürk’ün CHP’li belediye başkanlarının devraldığı belediyelerin borçlarına ilişkin sorusuna da yanıt veren Seçer, farklı partilerden CHP’ye geçen belediyelerin çok fazla borçları olduğuna dikkati çekerek, “Toroslar, Silifke, Anamur ve Aydıncık Belediyesi işin içinden çıkılmaz bir durumda. Nerede bu para? Buharlaşmış, uçmuş, gitmiş” dedi.
Gazeteci Zeyrek’in, Büyükşehir’in sahilde halkın hizmetine açtığı uygun fiyatlı işletmeler ile ilgili görüşünü bildirmesi ve geçen günlerde eski Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın sosyal medyada yaptığı paylaşım sonrası gündem olan ‘Büyükşehir’in seçimden sonra alkollü bar açtığı’ iddiaları ile ilgili sorusuna yanıt veren Seçer, şu açıklamayı yaptı:
“Bu tip açıklamalar tükenmiş siyasetçilerin işi”
“Sahili ben ranta da açabilirdim. Biz halka açtık. Orada bir-iki tane değil, 20 kafemiz var. Bunların 5’i alkollü alan krokisi içerisinde. Ben ‘İnsanlar alkol tüketsin, alkol yararlı’ demiyorum. Ama bu yasaldır, ruhsatınız varsa istediğiniz yere restoran açtığınız zaman içki de verebilirsiniz. Biz hafif alkollü içkileri 5 restoranda veriyoruz ama bu demek değildir ki ‘Gelin zorla alkol alın.’ Zaten böyle bir derdimiz yok. Türkiye’nin en güzel lüks, en manzaralı okuma salonu da orada. Su Sporları Merkezi de orada, her şey orada. Yaygara koparan, toplumu kaosa sürükleyen, insanları bölen ve ötekileştiren bu tip açıklamalar artık çaresiz ve tükenmiş siyasetçilerin işi. Herkes gidiyor, spor yapıyor, yürüyor. Gece 00.00’da gidin temiz bir parkta oturursunuz. Biz buraları halka açtık. Mersin özgürlükler kenti. Herkesin bir yaşam biçimi vardır. Belediye toplumun her kesimine, her talebine cevap vermek zorunda. Siz gidip öyle bir yerde oturmak istemiyorsanız oturmazsınız.”