İş insanı Ethem Sancak, Tv100’de gazeteci Candaş Tolga Işık’a konuk oldu.
Işık’ın Sancak’a 25 yıllık kiralama hakkına hissedar olduğu Tank-Palet Fabrikası’nın Katarlılara devriyle ilgili kamuoyunda dillendirilen iddiaları sorması üzerine, Ethem Sancak şöyle konuştu:
“Tank-palet fabrikası almadık biz. Onu dezenformasyonla çarpıtıyorlar. Koç’un takriben 10 milyar Euro’luk girdiği ihaleyi yaklaşık 3,5 milyar Euro’ya aldık.
“Tankları yapacak yer arıyorduk. Fabrika kuracaktık Karasu’da, o uzun sürüyordu, ordunun acil ihtiyaçları vardı. Bir an önce tank imalatına geçelim diye Savunma Bakanlığı bize Arifiye’yi 25 yıllığına kiraladı. Yatırım yapıp geliştirip, 25 yıl sonra devlete bırakacaktık.”
İkili arasında daha sonra şu diyalog yaşandı:
200 milyon dolara aldığınız tank palet fabrikasının yarısını 300 milyon dolara Katarlılara sattığınız söyleniyor.
Yalan kardeşim. Ben tank-palet fabrikasına bir kuruş para vermedim, kiraladım çünkü. 50 milyon dolar yatırım yapacaktım. Şirket yapacaktı bunları. Katarlılarla ortaktım, bir de yerli ortağım vardı. Ben aldım, 1 milyar Dolar ciroya kadar çıkarttım. İlk 100’e girdi, dünya savunma sanayii sıralamasında. Dağılmış bir şirketi 4 bin çalışana çıkarttım. Sonra görevim bitti, bayrağı bir vatansever adama devrettim.
Tank palet fabrikasının yarısı 300 milyon dolara Katarlılara satıldı mı satılmadı mı?
Yalan. Ben BMC’yi aldığımda Katar, tank-palet falan filan yoktu, dağılmış bir şirketti. Onları toparlamak için şirketi aldım ben.
Dağılmış şirketin yarısını Katarlılara sattım. Paralarını verdiler, paylarına düşen neyse hissede. 700 milyona almıştım, 350 milyona yarısını sattım onlara. Ortak aldım. Bir de finansman verdiler.
Sonra büyüttük, 72 savunma sanayii ürünü geliştirdik orada; Amazonlar, Kirpiler. Sonra tank ihalesi yapıldı. Koç’a önerildi, prototipleri o geliştirdiği için. Koç yüksek fiyat istedi. Devlet vermedi o yüksek fiyata.
İhaleye girdik; biz, FNSS ve Koç. En düşük teklifi ben verdim, tankın imalatı için. İhale bende kaldı.
Buna imalat yeri aradık. Zaten prototip geliştirilirken Arifiye, Koç’a verilmişti. Biz de “Bu tezgâhlar Arifiye’de var. Biz de tankı Arifiye’de üretelim” dedik.
Devlet bize “oraya asgari 50 milyon yatırım yapacaksın. Palet yapan bir yerken tank imal eden bir fabrikaya dönüştüreceksin ve 25 yılın sonunda bize bırakacaksın” dedi.
Böyle bir anlaşma yaptık, işler gidiyordu. Sonra ortaklar arasında anlaşmazlık çıktı şirket yönetimi ve stratejiyle ilgili. Sonra ben ve diğer yerli ortak hisselerimizi sattık. Alan arkadaş ben yerli bir ortakla paylaşmak istemiyorum dedi.
Bu bir milli şirket bu kimsenin olmaz. Savunma sanayii şirketleri milletin şirketleridir.
Ortada şu an hiçbir tank yokmuş hâlâ?
Yapıyorlardı. Ben geçen sene Mart’ta bıraktığımda yapmanın eşiğindeydik. Sonra ne yaptılar bilmiyorum, onlara soracaksın. Benim zamanımda üretmenin eşiğindeydik. Ne olduysa, finansman sıkıntıları mı oldu bilmiyorum. Belki de yapacaklar.
Muhalefet cenahında Katarlı ortaklarınızla yaşadığınız anlaşma yüzünden Cumhurbaşkanının size kızdığı söyleniyor. İlişkilerinizin gerilme noktasına gelmesinin bir sebebi de bu deniyor.
Biz yerli ortaklarla Katarlılar felsefede farklılaştık. Mesela kamyon üretemezsiniz dediler. Biz kamyon projesini geliştirmiştik. Farklılıklar çıktı aramızda. Onlar dediler ki “biz bunlarla yapmak istemiyoruz.” Biz de “bunlarla yürümeyecek” dedik. Cumhurbaşkanı büyük bir sorumlulukla dedi ki, “Çocuklar sizin göreviniz bitti. Yapacak başka bir milli girişimci var. Siz oraya devredin hisseleri.” “Emriniz başımızın üstüne” dedik. Koyduğumuz parayı aldık. 3-5 kuruş da 6-7 yıl emek vermiştik. Ben de ortağım da 50’şer milyon dolar yatırım yapmıştık. Ayrılırken 60 milyon dolar alıp çıktım. 7 yıl emeğimiz vardı, 10 milyon dolar kâr etmemiz de normal.”