Gazeteci Barış Pehlivan Libya’da hayatını kaybeden MİT personeliyle ilgili haberi nedeniyle “MİT mensuplarının ve ailelerinin kimlik, görev ve faaliyetlerine ilişkin bilgileri yayımlamak, yaymak ve açıklamak” suçlamasıyla 3 yıl 9 ay hapis cezası almış ve 6 ay hapis yattıktan sonra denetimli serbestlikle tahliye edilmişti.
Mahkeme, yaptığı bir haber nedeniyle 30 Mart 2023’te hakkında yeni bir dava açılan Pehlivan için denetimli serbestlik şartlarını kaldırılarak yeniden cezaevine gönderilmesine karar verdi.
Denetimli serbestlikten yararlanmak için yaptığı başvuruya yanıt verilmeyen ve Covid-19 izinlisi hükümlülerin tekrar cezaevine girmesini engelleyen düzenlemeden de yararlandırılmayan Pehlivan, infazını tamamlamak üzere Silivri’deki Marmara Cezaevi’ne gitti.
Pehlivan, Silivri’ye yola çıkmadan önce şu açıklamayı yaptı:
“Bunun beni aşan bir süreç olduğunu siz de biliyorsunuz. Bu biraz da halkın gerçekleri öğrenme çabası, bu biraz da kamuoyunun bilgilenme hakkının gaspı meselesi. Ben onun mücadelesini veriyorum. Yoksa Barış Pehlivan meselesi değil bu.
Ben girerim yine içeride yazmaya devam ederim, yine gerçekler için mücadele etmeye devam ederim. Ama dönüp dolaşıp maalesef Türkiye özellikle son 20 yıldır böyle meselelerle meşgul oluyor. Sadece gerçekleri yazdığı, sadece gazetecilik yaptığı için düzenli olarak insanlar hapse giriyor. Benimki bu büyük kavgada, okyanusta sadece bir kum tanesi. Mücadeleye devam edeceğim.”
“Bu ülkenin meclisinden çıkan ve beni de kapsayan yasadan faydalandırılmıyorum”
Pehlivan, cezaevinin önünde yaptığı açıklamada da şunları söyledi:
“Arkadaşlar ben Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım, şu an Silivri Cezaevine de Türkiye Cumhuriyeti kimliğimle giriyorum. Orada bana Türkiye Cumhuriyeti’nin verdiği bir kimlik numarası var.
Bunları niye hatırlatmak zorunda kalıyorum; bu toprakların bir ‘Büyük Millet Meclisi’ var, bu toprakların ‘Gazi Meclisi’ var ve bu toprakların o Gazi Meclisi’nde, bundan tam 1 ay önce, 15 Temmuz’da bir yasa çıktı. Ve o yasa 100 binden fazla kişiyi kapsıyordu. İçeride hükümlü olan cinayet hükümlülerini, tecavüz hükümlülerini, uyuşturucu satıcılarını, çocuk tacizcilerini kapsayan bir yasadan bahsediyoruz.
O yasanın 2. Fıkrası, bakın maalesef bu kadar hukuk bilmek zorunda kalıyorum, geçici 10. Maddenin 2. Fıkrası benim cezaevine girmemi engelliyor. O geçici 10. Maddenin 2. Fıkrası benim özgür olmamı emrediyor.
Ancak buna rağmen ben gördüğünüz gibi maalesef, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmama rağmen yasadan faydalandırılmıyorum. Bana haftalardır bir açıklama yapılmasını istiyorum. Neden ben bu ülkenin meclisinden çıkan ve beni de kapsayan yasadan faydalandırılmıyorum.
Benim bir cinayet hükümlüsünden, bir tecavüz hükümlüsünden, bir uyuşturucu satıcısından, bir dolandırıcıdan daha tehlikeli olduğumu mu düşünüyorlar, ben neden faydalanamıyorum, ben buna isyan ediyorum.”