Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü görevi sona eren Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu bir açıklama yaparak, Rektör olarak atanan Prof. Dr. Mehmed Özkan’a başarılar diledi ve üniversiteye veda etti. Barbarosoğlu'nun açıklaması şöyle:
"5 Ağustos 2012 tarihinden itibaren büyük gurur, mutluluk ve heyecanla sürdürdüğüm rektörlük görevimin sonuna gelmiş bulunuyorum. Ülkemizde olduğu kadar uluslararası alanda da birçok başarıya imza atan, özgürlükçü, çoğulcu ve katılımcı bir anlayışla üniversitemizi akademik ve bilimsel alanda daha da yukarılara taşıyan, birlikte görev yaptığım tüm arkadaşlarıma, destek veren tüm öğretim üyelerimize, çalışanlarımıza ve öğrencilerimize çok teşekkür ediyorum.
Kırk yılı aşkın bir süredir öğrenci, öğretim üyesi ve idareci olarak çeşitli düzeylerde katkıda bulunduğum üniversitemize veda ediyor ve akademik hayatımı noktalıyorum. Boğaziçi Üniversitesi’nin tarihi, gelenekleri, ilkeleri ve üstün kadrosu sayesinde gelecekte de varlığını en başarılı şekilde sürdüreceğine eminim.
Göreve yeni atanan Sayın Prof. Dr. Mehmed Özkan’a ve yeni yönetime başarılar dilerim."
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü'ne Prof. Dr. Mehmed Özkan'ı atamıştı.
Prof. Dr. Barbarosoğlu'nun en çok oyu almasına karşın dört aydır Cumhurbaşkanı tarafından rektör olarak atanmadığı Boğaziçi Üniversitesi’nde akademisyenler yeni düzenlemeyi protesto etmişti.
Boğaziçi'nde ne olmuştu?
12 Temmuz’da Boğaziçi Üniversitesi’nde rektörlük seçimleri yapılmıştı. Seçimde 403 öğretim üyesinin 348’nin oyunu alan üniversitenin mevcut rektörü Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu sandıktan birinci çıkmıştı. Diğer adaylardan Prof. Dr. Vedat Akgiray 40 oy, diğer dört aday ise birer oy almıştı. Boğaziçi Üniversitesi ile birlikte seçim yapılan 19 üniversiteye rektörleri atanırken, sadece Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör atanmamıştı. Yaklaşık dört aydır atama yapılmaması öğrenci ve akademisyenlerin tepkisine neden olmuştu. Atama yapılmadığı için artık Boğaziçi Üniversitesi’ne yeni düzenlemeye göre rektör atanacaktı. Öte yandan 15 Temmuz darbe girişiminden sonra, 25-26 Temmuz tarihlerinde 17 üniversitede yapılacak rektörlük seçimleri de YÖK tarafından ertelenmişti. Bu üniversitelerin rektörleri de artık Boğaziçi Üniversitesi rektörü gibi Cumhurbaşkanı'nın tarafından YÖK'ün tavsiye ettiği isimler arasından atanacak.
Daha önceki sistem nasıldı?
Kaldırılan sistemde üniversitelerde yapılan rektörlük seçimlerinde en yüksek oyu alan altı adayın ismi YÖK'e gönderiliyordu. YÖK adaylarla yaptığı mülâkat ve değerlendirmelerden sonra aday sayısını üçe indirip atama için Cumhurbaşkanlığı’na yolluyordu. YÖK de Cumhurbaşkanı da sandıktan çıkan sonucu değiştirebiliyordu.
En çok oyu almasına karşın YÖK’ün listesinde ilk sırada yer alamayanlar olduğu gibi, bugüne kadar pek çok kere de sandıktan birinci çıkan aday yerine ikinci ya da üçüncü aday da cumhurbaşkanları tarafından atandı.
Erdoğan, bir hafta önce akademik yıl açılışında yaptığı konuşmada rektörlük seçimlerini şu sözlerle eleştirmişti:
"Görünüşte demokratik olan rektörlük seçimleri üniversitelerde gruplaşmaları, hizipleşmeleri, kırgınlıkları artıran bir işleve bürünmüştür. Üniversite içinde zaten çok yıkıcı bir şekilde yaşanan bu süreç YÖK’ün ve Cumhurbaşkanı’nın takdiriyle daha da sıkıntılı bir boyut almaktadır. Bunun için rektör atamalarındaki mevcut usûlden vazgeçilmesi, üniversitelerimizin de ülkemizin de yararına olacaktır."
Kaynak: Al Jazeera