Ana SayfaHaberlerGündemBozdağ: Erdoğan-Bahçeli görüşmesini bekleyin

Bozdağ: Erdoğan-Bahçeli görüşmesini bekleyin

 

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, Beştepe’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılan Bakanlar Kurulu Toplantısı sonrasında açıklamalarda bulundu, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

 

Milli Güvenlik Kurulu’nun (MGK), Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında toplandığını belirten Bozdağ, olağanüstü halin uzatılmasına ilişkin tavsiye kararının da Bakanlar Kuruluna gönderildiğini söyledi.

 

Bozdağ, "Cumhurbaşkanımız başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu, Milli Güvenlik Kurulunun tavsiye kararına uyarak, olağanüstü halin 3 ay daha uzatılmasına ilişkin tezkereyi karara bağladı ve TBMM Başkanlığına gönderdi. Eğer TBMM Genel Kurulu bu tezkereyi kabul ederse olağanüstü hal 3 ay daha uzatılmış olacaktır."​ diye konuştu.

 

Bozdağ, 21 Temmuz 2016'dan itibaren olağanüstü halin ilan edildiğini, geçen zamanda 3'er ay süreyle olağanüstü halin uzatılmasına karar verildiğini hatırlattı.

 

Bozdağ, MGK'nin tavsiye kararı ve Bakanlar Kurulunun TBMM'ye gönderdiği tezkerenin olağanüstü halin uzatılması ihtiyacını ortaya koyduğuna işaret ederek, şöyle devam etti:

 

"OHAL ilanını gerekli kılan şartların tamamıyla ortadan kalkmaması ve gerekli tedbirlerin alınması için zamana ihtiyaç duyulmaktadır. FETÖ/PDY, PKK, KCK, DEAŞ ve DHKP-C gibi terör örgütlerine dönük tedbir ile kararların etkin ve hızlı bir şekilde alınması, aynı şekilde hızla etkin bir biçimde uygulanması ihtiyacının devam etmesi, FETÖ/PDY terör örgütü içerisinde çözülmenin tam anlamıyla gerçekleşmemiş olması, FETÖ/PDY terör örgütü yapısı, terör örgütünün çalışma yöntemleri gizliliğe aşırı riayet etmesi nedeniyle, FETÖ üyelerinin tespitinde yaşanan zorluklar nedeniyle ayrıca zamana ihtiyaç duyulmasıdır."

 

 

 

Kritik kurumlarda henüz tespit edilemeyen FETÖ/PDY terör örgütü mensuplarının olabileceğine ve bunların tespitinin de ayrıca zamana ihtiyaç göstermesine işaret eden Bozdağ, "Terör örgütleriyle daha etkin ve kararlı mücadelenin devam etmesinin, demokrasinin 'hukuk devleti' ilkesinin vatandaşlarımızın hak ve özgürlüklerinin korumasına yönelik tedbirlerin etkin şekilde uygulanmasının devamını sağlamak, halihazırdaki sorunlara yönelik tedbirlerin sonuçlarının görülmesini teminen olağanüstü hale ilişkin sürenin uzatılmasına ihtiyaç duyulmuştur." dedi.

 

OHAL süresince Türkiye'de vatandaşların olağan hayat akışında herhangi bir değişikliğin bugüne kadar yaşanmadığının, bundan sonra da yaşanmasının söz konusu olamayacağının altını çizen Bozdağ, "Olağanüstü hal terör örgütlerine ve teröristlere karşı ilan edilmiştir ve bu süre içerisinde terör örgütlerine ve teröristlere karşı uygulanmıştır. Bundan sonra da terör örgütleriyle ve teröristlerle etkin mücadele için uygulanmaya devam edeceklerdir. Vatandaşımızın rutin hayatında bugüne kadar bir değişim olmadığı gibi bundan sonra da bir değişim olması söz konusu değildir."​ diye konuştu.

 

Bozdağ, TBMM'nin kabul etmesi durumunda OHAL'in 19 Nisan'dan geçerli olmak üzere 3 ay daha uzatılmış olacağını, yarın da TBMM Genel Kurulunda Bakanlar Kurulunun gönderdiği hükümet tezkeresinin müzakere edileceğini kaydetti.

 

"YARIN 13.30'U BEKLEMENİZİ TAVSİYE EDERİM"

 

Açıklaması sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bozdağ, "Devlet Bahçeli'nin açıklaması sonrasında 'erken seçim' tartışması başlamış durumda. Bakanlar Kurulunun gündemine 'erken seçim' konusu geldi mi, bu konu hükümetin gündeminde var mı? Varsa da tarih için bir öngörünüz var mı?" sorusu üzerine, şunları söyledi:

 

"Herkes şimdi bunu konuşuyor. Türkiye'nin ana gündemi Sayın Bahçeli'nin açıklaması oldu, elbette bu önemli bir konu. Bu konuyla ilgili bildiğiniz gibi Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Başbakanımız grup toplantısından sonra partimizin yetkilileriyle kısa bir değerlendirme yaptılar. 

 

Yarın da MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli ile AK Parti Lideri ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan Beyefendi 13.30'da bir araya gelecekler ve konuyu değerlendirecekler. Esasında bu konuya ilişkin gerekli değerlendirme ve açıklamalar, bu değerlendirmeden sonra yapılacaktır. Onun için yarın 13.30'u beklemenizi tavsiye ederim."

Yunanistan'la Türkiye arasında Ege'de yaşanan "Bayrak krizine" ilişkin bir soru üzerine Bozdağ, Türkiye ile Yunanistan'ın iki komşu ülke olduğunu, Ege Denizi'nin iki ülke arasındaki dostluğun denizi olmasını arzu ettiklerini belirterek, "AK parti hükümetleri döneminde 16 yıldır Türkiye Yunanistan ilişkilerinin olumlu anlamda gelişmesi için çok ciddi adımlar attık ve bu konuda attığımız adımlar Yunanistan'da da kaşılık buldu." diye konuştu.

 

Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkilerin iyi olmasının her iki ülkenin de ortak çıkarına olduğunu vurgulayan Bozdağ, şunları söyledi:

 

"Maalesef Yunanistan'da son zamanlarda iç politik kaygılarla olduğunu değerlendirdiğimiz birtakım provokatif açıklamalar yapılıyor. İşin kötüsü bunu kabinede olan bazı bakanlar, siyasiler yapıyorlar. Yunanistan iç siyasetinde yer edinmek, güç edinmek, alan genişletmek için bu açıklamaların yapıldığı görülüyor. Bunu gizlemeye de ihtiyaç duymuyorlar. Türkiye Yunanistan arasındaki olumlu ilişkiler iki ülkenin de çıkarınadır. Bu ilişkiler Yunanistan siyasetçilerinin ve hükümetteki bazı yetkililerinin iç politik kaygılarına kurban edilmemelidir."

 

Bozdağ, "Ege'de bulunan adalarla ilgili ihtilaflı olan konular çok nettir. Türkiye'nin Ege'de bir oldubittiye göz yumması izin vermesini kimse Türkiye'den beklememelidir. Eğer Yunanistan öyle bir hesap yapıyorsa o hesap Ege Denizi'nin içinde batar gider. Türkiye'ye o hesap gelemez." ifadesini kullandı.

 

Aydın'ın Didim ilçesi açıklarındaki kayalık olan bir yere bayrak dikildiğini anlatan Bozdağ, şöyle devam etti:

 

"Türkiye bu bayrağı indirdi oradan. Kimsenin böylesi bir haksız adım atmaya hakkı yoktur. Türkiye, kendi alanlarında, kendi sınırlarında haksız adımlara, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonrada göz yummayacaktır. Ege Denizi iyi komşuluk denizi olmalıdır. Ege Denizi'nde ve adalarında istenmeyen olayların yaşanmaması için Yunanistan tarafının provokatif ve saldırgan tutumlarından vazgeçmesi lazım. Aksi takdirde bizim de hiç istemediğimiz tatsız hadiseler olabilir. Bunu önlemenin yolu Yunanistan tarafının yaptığı çocuksu, provokatif hareketleri tekrarlamamasıdır."

 

"BİZ DE AYNI USULDE DAVRANIRIZ"

 

Yunanistan'daki FETÖ davasına ilişkin bir başka soru üzerine ise Bozdağ, FETÖ/PDY'nin bir terör örgütü olduğunu, vurguladı. Bozdağ, Yunanistan'ın suçluların iadesine ilişkin üzerine düşeni yapmadığını belirterek, "FETÖ/PDY terör örgütü üyesi teröristlerin iadesine dair başlangıçta Türkiye'ye çok net sözler verilmesine rağmen bunun gerekleri yapılmamıştır. Hep top yargıya havale edilmiştir." değerlendirmesini yaptı.

 

Türkiye aleyhine terör faaliyetinde bulunan Yunanistan'daki teröristlerin iadesini ısrarla talep edeceklerini açıklayan Bozdağ, şu görüşlerini paylaştı:

 

"Umarız Yunanistan uluslararası hukuka uygun davranır. Şu ana kadar ama maalesef hukuka uymadı. Uyarsa, iade konusunda olumlu bir adım atarsa bu iki ülke açısında son derece olumlu bir gelişme olur. Uymazsa, Türkiye elbette mukabele-i bilmisil ilkesi gereği Yunanistan'da suç işlemiş birileri Türkiye'de olduğu zaman veya Yunanistan'a karşı bir şey yapanlar, Türkiye'de olduğunda Türkiye'de aynı şekilde mukabele-i bilmisil ilkesi gereği aynı uygulamayı Yunanistan'a yapar. Bize nasıl davranıyorsa Yunanistan biz de onlara aynı usulde davranırız."

 

AB İLERLEME RAPORU

 

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bozdağ, AB İlerleme Raporu'na ilişkin bir soru üzerine, bu konuda yetkililerin bu metnin muhtevasına dair açıklamalarına ilişkin değerlendirmede bulunacağını bildirdi.

 

Bu konuda detaylı değerlendirmeyi AB Bakanı Ömer Çelik'in bugün yapacağını aktaran Bozdağ, AB'nin Türkiye'ye karşı bugüne kadar "objektif, eşit ve adil" olmadığına işaret etti.

 

Açıklamalarda "Türkiye'nin AB'den uzaklaştığı"nın ifade edildiğini vurgulayan Bozdağ, Türkiye'nin yarım asrı geçen bir süredir AB'nin kapısında, tam üyelik hedefiyle ısrarla beklediğini belirtti.

 

Türkiye'nin AB'ye tam üyelik hedefinden, AB üyelerinin ve AB'nin Türkiye'ye karşı uyguladığı haksız politikalar nedeniyle vazgeçmediğini kaydeden Bozdağ, "Avrupa Birliği'ne tam üyelik Türkiye için değişmemiş bir hedeftir. Ancak maalesef Türkiye ile aynı ekonomik şartları, aynı siyasi ve hukuki şartları taşımayan, Türkiye'den çok geri olan pek çok ülkeyi Avrupa Birliği'ne tam üye yaptıkları halde ısrarla Türkiye'ye karşı olumlu adımlar atmamakta direniyorlar." diye konuştu.

 

Bozdağ, bu konuda AB'nin uzun zamandır açılan fasılların kapatılmaması, yeni fasıl açılmaması ve Türkiye'ye karşı adil ve eşit olmayan, subjektif olan yaklaşımlar ortaya koyduğunu aktararak, "Burada Avrupa Birliği'nden uzaklaşan Türkiye değil, Avrupa Birliği'ne tam üyelik konusunda tarafsız davranmayan, maalesef taraflı olan, eşit, adil davranmayan AB'dir. Biz buna rağmen Avrupa Birliği hedefinden vazgeçmedik, bundan sonra da vazgeçmeye niyetimiz yok. Eğer onlar vazgeçiyorlarsa o zaman çıksınlar, 'Biz Türkiye'ye ilişkin kanaatlerimizi değiştirdik, vazgeçtik' desinler." ifadelerini kullandı.

 

Bekir Bozdağ, PKK, KCK, DHKP-C, DAEŞ, FETÖ/PDY'nin terör örgütü olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:

 

"Terör örgütleriyle mücadelede  'Biz meşru müdafaa hakkını anlıyoruz' deyip, arkasından da Türkiye'nin terörle mücadele de elini ayağını bağlayacakları yaklaşımları Türkiye'nin kabul etmesini kimse beklememelidir. Türkiye terör örgütleriyle etkin ve kararlı mücadelesine bundan sonrada devam edecektir. Terör örgütlerine karşı da Türkiye'nin mücadelesi orantılı güç kullanmak suretiyle yapılmaktadır. Bugüne kadar orantısız bir güç Türkiye kullanmamıştır ama maalesef her defasında terör örgütlerinin Türkiye aleyhindeki propagandaları buralardan kabul görüyor. Yalanları, iftiraları kabul görüyor. Bu raporlara giriyor terör örgütlerinin iftiraları, algı operasyonları, Türkiye'ye karşı yönetiliyor. Bizim bunları kabul etmemiz mümkün değildir. FETÖ/PDY bir terör örgütüdür. AB Komisyonu'nun bunu kabul etmesi, kabul etmemesi, bu gerçeği değiştirmez."

 

"SÜSLÜ BAZI LAFLARA BİZİM KARNIMIZ TOK"

 

FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişiminde yaptıklarını hatırlatan Bozdağ, "Bunlar terör örgütü olmayacak da kim terör örgütü olacak, böyle bir şey olabilir mi? AB'nin herhangi bir ülkesinde devletin imkanlarını alıp vatandaşlara ölüm kusan bir terör örgütü olsa onlar buna Türkiye terör örgütü demese, rıza gösterirler mi? Göstermezler." dedi.

 

Bozdağ, AB'nin de FETÖ'nün gerçek yüzünü göreceğini ve gerçek kimliğini daha iyi anlayacağını kaydetti.

 

AB İlerleme Raporu'nun, AB'nin Türkiye'nin karşı karşıya olduğu tehdit ve sınamalardan dolayı ülkeyi yeteri kadar anlamadığını da gösterdiğine işaret eden Bozdağ, "Süslü bazı laflara bizim karnımız tok, biz icraatlara bakıyoruz. Raporun içerisinde bazı olumlu açıklamalar var ama bu olumlu açıklamalar, Türkiye'ye yapılan haksızlığı örtmeye yetmez." değerlendirmesini yaptı.

- Advertisment -