Diyarbakır Lise Caddesi’ndeki oturma eylemine bugün Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) yöneticileri ve Barış Anneleri Meclisi üyelerinden destek geldi. Gençlerin türküleriyle devam eden nöbette kayyım atamalarına karşı sloganlar atıldı.
Eylemler Van’da da devam etti. Halkların Demokratik Partisi (HDP) İpekyolu İlçe binası önünde gerçekleştirilen eyleme, HDP'li milletvekilleri Murat Sarısaç, Muazzez Orhan, Ayşe Acar Başaran, Murat Çepni, Dılşat Canbaz, Hasan Özgüneş, belediye meclis üyeleri ile vatandaşlar katıldı. Yapılan açıklamada, "Darbe kırılıncaya kadar mücadeleye devam" denildi.
Diyarbakır
HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Dilan Dirayet Taşdemir, milletvekilleri ve belediye eş başkanları, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) yöneticileri, Barış Anneleri Meclisi üyeleri ve yurttaşların katılımıyla polis ablukası altında nöbet başladı.
Diyarbakır'da devam eden 'Demokrasi Nöbeti’nde konuşan Nesrin Nas, kayyım atamalarına karşı “Milli irade” ve “Demokrasi” vurgusunda bulunarak, “Türkiye’nin iradesi gasp ediliyor” dedi. Gezi Şehitleri ve Gazileri Platformu Sözcüsü Volkan Kesanbilici de, “Bu devletin bekasına hizmet etmez” diyerek kayyım atamalarına tepki gösterdi.
Gezi Aileleri demokrasi nöbetinde
Nöbet eyleminin 20’nci gününde, Gezi Ailelerinden Ali İsmail Korkmaz’ın babası Şahap Korkmaz, Ahmet Atakan’ın annesi Emsal Atakan, Berkin Elvan’ın annesi Gülsüm Elvan ve babası Sami Elvan, Ethem Sarısülük’ün annesi Sayfi Sarısülük, Gezi eylemlerinde yaşamını yitirenlerin resimlerinin çizildiği pankartla nöbet eylemine katıldı.
Yıldırım’ın annesi Fahriye Yıldırım ile Abdullah Öcalan üzerindeki ve cezaevindeki tecridi protesto etmek amacıyla 17 Mart’ta tutuklu bulunduğu Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde yaşamına son verdiği belirtilen Zülküf Gezen’in annesi Havva Gezen de nöbet eylemine destek verenler arasında yer aldı.
"Kah yıkılan Sur, kah Lice için; hep kötü sebeplerden dolayı Diyarbakır'dayız"
Oturma eylemi gerçekleştirilen nöbette, kitlesel basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklamada Gezi Şehitleri ve Gazileri Platformu Sözcüsü Volkan Kesanbilici, “Bir kez daha Diyarbakır’dayız” diyerek, “Her gelişimiz güzel sebeplerle olmuyor. Hep kötü sebeplerden dolayı buradayız. Kah yıkılan Sur için, kah Lice’de kalekol yapımı sırasında katledilen Medeni Yıldırım’ın davaları için, bazen Tahir Elçi için, Amed Newrozu’nda katledilen Kemal Kurkut için buradaydık” dedi.
"Muhataplarımız seçilmişlerdir"
Kentteki muhataplarının seçilmişler olduğunu ifade eden Kesenbilici, “Bundan sonra da ziyaretlerimiz onlara olacak. Her defasında bizi misafirperverlikle karşıladılar. Bazen kendi yaralarını unutup, bizim yaralarımızı sarmaya çalıştılar. Bir ziyaretimizde ne yazık ki adını bilmediğimiz iki evladını kaybetmiş bir anne, Berkin Elvan’ın annesini teselli etmeye çalışıyordu” diye konuştu.
"Hayatımızı karartacak olan devlete mi hizmet eder?"
Kesenbilici, “Bu insanlar bölücülük ile suçlanıyorlar. Hayır, bizimle hep dayanışma içerisinde oldular, barış çabalarını gördük. Onların görevlerine son vermek, alıkoymak, neye hizmet eder? Bunu kamuoyunun takdirine sunuyorum. Bu devletin bekasına hizmet etmez. Hangi devlete? Bize hizmet edecek devlete mi? Hayatımızı karartacak olan devlete mi hizmet eder?” diye sordu.
"Buranın sesi olacağız"
Dayanışmayı sürdüreceklerini kaydeden Kesenbilici, “Bugüne kadar yanımızda oldular. Mezarlıklarda yanımızda oldular. Biz her geldiğimizde bu halkın temsilcileri muhatabımız olacak. Gittiğimiz her yere bu mücadeleyi taşıyacağız. Bu sorunu gittiğimiz her yere taşıyacağız. Buranın sesi olacağız” ifadelerini kullandı.
Nesrin Nas: Türkiye'nin iradesi gasp ediliyor
Yurttaş Girişimi, Barış Bloğu ve Diyalog Grubu adına konuşan Nesrin Nas da, “Milli irade” vurgusu yaparak, “İstanbul sizi unutmadı, demek için geldik. Milli irade bir bütündür. Eğer Diyarbakır’da milli irade yoksa İstanbul’da da yoktur. Biz bunu demek için buradayız. Milli irade bir bütündür. Diyarbakır, Van ve Mardin’in iradesi gasp ediliyorsa, Türkiye’nin iradesi gasp ediliyor. Demokrasi bir bütündür. Bu mücadelede yan yana duracağız, ne kadar kararlı ve emin adımlarla güçlü bir şekilde demokrasi talebimizi ısrarla tekrarlarsak, o kadar güçlü oluruz” şeklinde konuştu.
Kaftancıoğlu'na destek
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’na verilen cezaya tepki gösteren Nas, “Demokrasi ya vardır ya yoktur. ‘Demokrasi, Kürdüyle, Türküyle, her kesimiyle hepimiz için ekmek su kadar vazgeçilmezdir’ dediği için, yan yana durduğu için, iktidarı sarstığı için bu şekilde cezalandırıldı. Bu cezalandırmaları en iyi bilen sizsiniz. Aynı şeyi İstanbul yaşıyor. O yüzden birlikte yürümek zorundayız” diyerek ortak mücadele çağrısında bulundu.
Nöbet, yapılan açıklamalar ardından 10 dakikalık oturma eylemiyle sona erdi.
Van
Van'da devam eden Demokrasi Nöbeti, Halkların Demokratik Partisi (HDP) İpekyolu İlçe binası önünde yapıldı. Eyleme HDP'li milletvekilleri Murat Sarısaç, Muazzez Orhan, Ayşe Acar Başaran, Murat Çepni, Dılşat Canbaz, Hasan Özgüneş, belediye meclis üyeleri ile yurttaşlar katıldı. "Eş başkanlık kadın özgürlük sistemimizdir gasp ettirmeyiz" pankartının açıldığı eylemde "Eş başkanlık mor çizgimizdir", "Kayyum kaç kadınlar geliyor" dövizleri taşınarak, "Amed, Van, Mardin ya me ye" "Kayyum gidecek halk gelecek" sloganları atıldı.
"Kayyımları atama nedenleri ranttır"
Eylemde konuşan Şırnak Milletvekili Hasan Özgüneş, hukuksuz ve gayri meşru bir şekilde 3 büyükşehir belediyesine kayyum atanmasına karşı 20 gündür alanlarda olduklarını belirtti. Halkın iradesini Ankara'ya teslim etmemek için mücadele edeceklerini söyleyen Özgüneş, "AKP hükümeti ve işbirlikçi MHP ile faşizan politikaları bir üst boyuta taşıdı. Belediyelere el koymalarının nedenlerinin başında Kürt halkının iradesini tanımamak var. Kayyum atamalarının bir başka sebebi ise belediyelerdeki ranttır" dedi.
"Darbe kırılıncaya kadar mücadeleye devam"
HDP'nin 31 Mart yerel seçimlerinde demokrasi çevrelerini destekleyip AKP'ye kaybettirdiğini belirten Özgüneş, "Adana, Mersin, Antalya, İzmir, Ankara ve İstanbul belediyelerinin AKP'nin elinden alınmasından dolayı ve aynı zamanda rant çeşmeleri kesildiği için büyük bir kin ve nefretle belediyelerimize kayyum atadı. Bugün görüyoruz ki Türkiye ekonomi ve siyasi yönden çökmüş durumda. Bugün kendilerine itaat etmeyenleri 'terörist' olarak görüyorlar. Türkiye'nin uluslararası camiada itibarı kalmadı. AKP ve MHP ortaklığı halk karşısındaki meşruluğunu kaybetmiştir. Yolda gitmeyen ve ilerlemeyen AKP ve MHP ortaklığı hukuksuz ve despotik bir şekilde her şeye el koymak istiyor. İçte ve dışta savaş politikaları ile kendilerini var etmek istiyorlar. AKP'nin artık halklara verecek bir şeyi kalmamıştır. Biz de HDP ve dostları olarak halkın iradesine yapılan bu darbeyi kırana ve Türkiye de yaşayan halklar arasında barışı, demokrasiyi inşa edene dek mücadelemize devam edeceğiz" dedi.
Açıklama yapılan oturma eylemi ile sona erdi.