Ana SayfaHaberlerGündemYargıtay Ergenekon'da hükmü bozdu

Yargıtay Ergenekon’da hükmü bozdu

 

Eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, emekli orgeneraller Şener Eruygur, Hurşit Tolon, Hasan Iğsız, emekli tuğgeneraller Veli Küçük, Levent Ersöz ile Yalçın Küçük, Doğu Perinçek, Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal'ın da aralarında olduğu 274 sanıklı Ergenekon davasının temyiz duruşmaları tamamlandı. Yargıtay 16. Ceza Dairesi heyeti kararını açıkladı.

 

Delillerin toplanmasında hukuka aykırılık gören Yargıtay, yerel mahkemenin kararını bozdu.

 

Ergenekon davası temyiz duruşması, Yargıtay tarihinde, 17 oturumun yapıldığı Balyoz Planı davasından sonra en uzun süren duruşma oldu.

 

Yargıtay 16. Ceza Dairesi Başkanı Eyüp Yeşil, duruşmalı temyiz isteyen sanıkların savunmalarının tamamlanmasının ardından Ergenekon davasıyla ilgili kararı 21 Nisan 2016'da açıklayacaklarını belirtmişti. Sanıklar ve avukatlarını dinleyen Yargıtay 16. Ceza Dairesi heyeti, dosyayı 6 ay inceledi. 

 

Davanın geçmişi

 

Ümraniye'deki bir gecekonduda 12 Haziran 2007'de ele geçirilen 27 el bombasıyla başlayan davanın yerel mahkeme süreci, 6 yıl 2 ay sürdü.

 

Kararını 5 Ağustos 2013'te açıklayan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, davayı Silivri Cezaevi'nde oluşturulan duruşma salonunda gördü.

 

Kararda, emekli Tuğgeneral Veli Küçük 2 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 99 yıl hapis, Tuncay Özkan "darbeye teşebbüs suçundan" ağırlaştırılmış müebbet ve diğer suçlardan 22 yıl 6 ay hapis, eski Genelkurmay Başkanı Başbuğ müebbet, Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

 

Emekli Orgeneral Hurşit Tolon müebbet, Danıştay saldırısının faili Alpaslan Arslan 2 kez ağırlaştırılmış müebbet, avukat Kemal Kerinçsiz ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası aldı.

 

Mahkeme, Mehmet Haberal'ı 12 yıl 6 ay, Mustafa Balbay'ı 34 yıl 8 ay, Sinan Aygün'ü 13 yıl 6 ay hapis cezasına mahkum ederken, diğer sanıklara da çeşitli cezalar verdi.

 

Anayasa Mahkemesinden ihlal kararı

 

Bazı sanıklar, Ergenekon davasına bakan, kapatılan özel yetkili İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin gerekçeli kararı yazmasının 7 ay sürmesi nedeniyle Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulundu. Yüksek Mahkeme sanıkların haklarının ihlal edildiğine karar verdi.

 

Anayasa Mahkemesinin ihlal kararı üzerine, kaldırılan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi yerine başvuruları inceleyen nöbetçi mahkemeler sanıkları tahliye etti.

 

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 16 bin 600 sayfadan oluşan gerekçeli kararının taraflara tebliğ edilmesinin ardından dosya, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildi. Başsavcılığın tebliğnamesinde, esasa girilmeden "usul" yönünden bozma istendi.

 

Temyiz duruşmaları

 

Yargıtay 16. Ceza Dairesindeki temyiz duruşmaları, 6 Ekim'de başladı. 274 sanıklı davada, duruşmalı temyiz talebi kabul edilen 64 sanık için alfabetik sırayla savunma listesi hazırlandı.

 

Yargıtay Konferans Salonu'nda, haftanın dört günü devam eden duruşmalarda, sırası gelmediği halde mazeret bildirerek savunma yapmak isteyenlere öncelik verildi.

 

Yargıtay 16. Ceza Dairesi Başkanı Eyüp Yeşil ilk duruşmada, 22 değişik dosyanın birleştirildiği bu davanın, "Cumhuriyet tarihinin en büyük dosyalarından biri" olduğunu belirterek, "Adil yargılama ilkelerini gözeterek, mümkün olduğu kadar savunma hakkınıza sonsuz saygı göstererek, istediğiniz oranda savunma için imkan sağlayacağız. Ancak sizden istirhamımız duruşmanın hızlı yürümesi, erken sonuçlanması açısından mümkün olduğunca tekrardan kaçınmanız." ifadelerini kullandı.

 

Sanık savunmaları "hukuka aykırılık" ve "kumpas" üzerine

 

Sanık savunmaları, "sahte" ve "uydurma" delillerle suçlandıkları, soruşturma ve kovuşturmanın "hukuka aykırı" yapıldığı, davanın "Fetullahçı Terör Örgütü" (FETÖ) tarafından kurulan "kumpas" ürünü olduğu görüşü üzerinde yoğunlaştı.

 

Tüm sanıklar, Danıştay saldırısı davasının bu davadan ayrılmasını, davanın usulden değil esastan bozulmasını, "kendilerine kumpas kuranlar" hakkında suç duyurusunda bulunulmasını istedi.

 

Savunmalarda genellikle Ergenekon soruşturmasının odağındaki, dönemin savcısı Zekeriya Öz gibi isimlerin, bugün "kanun kaçağı" olarak yurt dışında bulunduğu vurgulandı.

 

Kaynak: AA

- Advertisment -