Halkların Demokratik Partisi’nde (HDP) ve aynı gelenekten gelen önceki partilerde toplam üç dönem milletvekilliği yapan Altan Tan, Medyascope TV’den Ferit Aslan’a verdiği söyleşide, “PKK silah bırakmadığı müddetçe hiçbir CHP lideri açık olarak HDP ile masaya oturamaz ve CHP-HDP ittifakı olmaz, olamaz” dedi.
Altan Tan, “eskaza” böyle bir ittifakın kurulması durumunda CHP’nin birliğini sağlayamayacağı kanaatini paylaştı:
“Peki olursa ne olur? Yani eskaza oldu. CHP tabanının dörtte üçü buna karşı çıkar. Bunlar MHP’ye gider, İyi Parti’ye gider, kendi partisine oy vermez veya başka bir parti kurar. PKK silah bırakmadığı sürece Türkiye’de hiçbir güç veya siyasi parti HDP ile açıktan bir ittifak kurmaz, kuramaz.”
İttifaksız destek formülü hakkaniyetsiz
Tan’a göre, son seçimlerde olduğu gibi ittifaksız destek ise hakkaniyetsiz bir formül:
“E, peki HDP? O da haklı. Yani oy verecek, (CHP’den) İstanbul’a; Antalya, Mersin, Adana’ya belediye başkanı seçilecek ama (CHP’nin) hiçbir yükümlülüğü olmayacak. Yani ne HDP’ye parti anlamında, siyasi ortaklık anlamında, ne de Kürt meselesinin çözümü noktasında bir şey söylenmeyecek. E, peki Kürtler -ya da HDP seçmeni diyelim- niye oy versin CHP’ye, ne için oy versin?”
Öcalan’ın ‘üçüncü yol’u
Altan Tan’a göre işleyecek bir formül Abdullah Öcalan tarafından dile getiriliyor, fakat bunu hiç kimse duymak istemiyor. Tan, üçüncü yolun HDP içindeki Türk solunun ve Marksist-Ali’siz aleviliğin sonu anlamına geleceğini düşünüyor:
“İşte Abdullah Öcalan, kaç seferdir yolladığı mektuplarla -ki hep güme getiriliyor bu, yani görmezden geliniyor özellikle HDP’liler tarafından- bir üçüncü yolu söylüyor. Üçüncü yol nedir? Yani HDP CHP’ye angaje olmadan, AKP’ye ya da devlete düşmanlık -tırnak içinde söylüyorum- yapmadan, ne istediğini, nasıl bir demokrasi standartına varmak istediğini ortaya koyacak, PKK silahları susturacak kalıcı olarak ve demokratik bir mücadele yapacak. Ondan sonra eğer CHP bu üçüncü yolda taleplerine, isteklerine yanaşıyorsa CHP ile ittifak kuracak; hükümet, devlet bu konuda adımlar atıyorsa onlara yardım edecek.
“Bu üçüncü yola da şu an özellikle Türk solu gelmiyor. Çünkü bu üçüncü yol HDP içindeki Türk solunun ve Marksist-Ali’siz Alevi kesimin sonudur. (…) Bu kesimler o nedenle üçüncü yolu engelliyor, enfekte ediyor.
“Çözüm Süreci’nde de öyle oldu. Yani bir yanda hükümetle oturmuş barış görüşmeleri yapıyorsunuz, hükümetin izniyle adaya heyetler gidip geliyor, öbür yandan hükümete en büyük muhalefeti ve şiddetli düşmanlığı -muhalefet değil muhalefet hakkıdır- düşmanlığı siz yapıyorsunuz. E, bu mümkün değil. Yani oturup konuştuğun adama bıçak çekersen bu mümkün değil.
“Onun için işte üçüncü bir yol lazım. Silahların susması lazım. Demokratik bir Kürt ve Türk muhalefetinin hükümetin ve CHP’nin dışında inşa edilmesi lazım. Öcalan bunu üçüncü seferdir söylüyor. En son kardeşinin getirdiği mesaj da buydu. Ama herkes, halk arasında bir tabir vardır, kulağının üstüne yattı. HDP kadroları da Kandil de bu mesajları duymak istemiyor. Yine eski yolda gidiyor, CHP ile vs. ittifak arıyor. Bu da mümkün değil dediğim gibi. PKK silah bırakmadığı müddetçe Türkiye’de bu enfeksiyon devam edecek. Hükümet, devlet bunu gerekçe göstererek nemalanacak.”