Evlilik programları son dönemde Türkiye’de en çok tartışılan konuların başında geliyor. Çok fazla izleniyor olması, kanal yönetimleri için kazanç anlamına geliyor. Bu nedenle her yeni yayın döneminde yeni bir evlilik programı daha kanalların program akışına ekleniyor. Ancak toplumsal ve sosyolojik açıdan da eleştirilerin arkası kesilmiyor.
TBMM Dilekçe Komisyonu bünyesinde, evlilik ve izdivaç programlarının aile kurumuna olumsuz etkilerini araştırmak, incelemek üzere alt komisyon kuruldu. Anadolu Ajansı’na konuşan Dilekçe Komisyonu Başkanı AK Parti İstanbul Milletvekili Belma Satır, komisyona, televizyon kanallarındaki evlilik programlarına ilişkin çok sayıda şikayet dilekçesi geldiğini söyledi.
Yüksek izlenme oranları nedeniyle hemen hemen bütün özel kanallarda evlilik ve izdivaç programlarının, izlenme oranlarının en yüksek olduğu saatlerde birkaç saat yayınlandığına dikkati çeken Satır, "Televizyonlardaki evlilik ve izdivaç programlarında aile bütünlüğünü bozan unsurlar var. Hukuka, kadın haklarına ve ahlaka aykırı yayınlar var. Meclise ulaşan dilekçelerle bu konuda inceleme yapma zarureti doğdu." dedi.
"Genç kızların, manavdan portakal alınır gibi seçildiklerini görüyoruz"
Satır, kendilerine ulaşan dilekçelerde, izdivaç programlarına evli olduğu halde katılan kişilerin dahi olduğu yönünde bilgiler bulunduğunu belirterek, "Hasta olanların, ruh sağlığı tedavisi gören insanların aylarca programlara devam ettiğini görüyoruz. Üç genç kızın, genç kızların, bir kayınvalide ve damat adayı karşısında manavdan portakal alınır gibi seçildiklerini, aşağılandıklarını görüyoruz. İşin garibi bu kızların da bunlara tepki, cevap vermediğini üzülerek görüyoruz." diye konuştu.
Aile ve evlilik birlikteliğinin sevgi, karşılıklı saygı, muhabbet, özveri ve medeni ilişkileri içermesi gerektiğini vurgulayan Belma Satır, evlilik programlarında ise kavganın hiç eksik olmadığını, insanların birbirini aşağıladığını, eksikliklerini ortaya çıkardığını, fiziksel müdahaleye varan şiddet görüntülerinin yaşandığını söyledi.
RTÜK cezalarına karşın
Evlilik ve izdivaç programlarına yönelik toplumda ciddi bir infial oluştuğunu, Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun (RTÜK) televizyon kanallarına verdiği cezalara rağmen ticari kaygılarla bu programların devam ettiğini ifade eden Satır, bazı şirketlerin de aile kurumunu bozan unsurlar içeren bu programlara sponsor olmasını eleştirdi.
TBMM Aile Bütünlüğünün Korunması Araştırma Komisyonunun konuyla ilgili araştırma yaptığını ve hazırladığı raporla RTÜK'e, medya kuruluşlarına, Adalet Bakanlığına ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına önerilerde bulunduğunu anımsatan Satır, TBMM Dilekçe Komisyonu bünyesinde kurulan alt komisyonda ise sadece evlilik ve izdivaç programlarının aile kurumuna olumsuz etkilerininin araştırılıp inceleneceğini söyledi.
Satır, "Evlilik ve izdivaç programlarının aile kurumuna olumsuz etkilerine yönelik kamuoyu baskısı oluşturmak lazım, özel sektörün, televizyon kanallarının kendisine çekidüzen vermesini sağlamak lazım ve bazı şeylerin karşılığının para olmadığının herkes tarafından bilinmesi lazım." diye konuştu.
Erkeklerin de bu programlardan şikayetçi olduğunu ifade eden Satır, TBMM Dilekçe Komisyonundaki erkek üyelerin alt komisyona katılmak için talepte bulunduklarını kaydetti.
TBMM Dilekçe Komisyonu bünyesinde kurulan, evlilik ve izdivaç programlarının aile kurumuna olumsuz etkileri araştırma ve inceleme alt komisyonunda AK Parti Gaziantep Milletvekili Canan Candemir Çelik, AK Parti Yalova Milletvekili Fikri Demirel ve CHP Çanakkale Milletvekili Bülent Öz görev yapacak.
Kaynak: AA