CNN TÜRK'e konuşan Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Rusya'nın havadan destek verdiği rejim güçlerinin Halep kent merkeziyle kırsalı arasındaki bağlantıyı kesmesinin ardından evlerini terk edip Türkiye sınırına kaçan Suriyelileri hatırlattı. Son olarak 15 bine yakın insanın Türkiye'ye geldiğini, sınırın hemen dışında da 25-30 bin Suriyeli olduğunu söyleyen Kurtulmuş, Suriye'nin toprak bütünlüğünün önemine de vurgu yaptı.
En kötü senaryo
Kurtulmuş, "'Cumhurbaşkanı Erdoğan bir seyahatten dönerken 1 milyona yakın insan yine Türkiye sınırına yığılabilir' şeklinde kötü bir senaryodan bahsetti. Bu gerçekleşebilir mi?" sorusu üzerine, "En kötü senaryo odur. Böyle bir şey olabilir. Yani bombardıman devam ederse, Halep nihayetinde büyük bir şehir. Sadece Halep değil Halep'in etrafındaki yerleşim yerleri de bombalanıyor. Oralardan da Türkiye'ye çok yüksek rakamlar, yüz binlerle ilk planda ifade edebileceğimiz, belki milyona ulaşacak bir göçmen dalgası olabilir" dedi.
Numan Kurtulmuş'un diğer açıklamalarından satır başları şöyle:
"Iraklıları da sayarsak yaklaşık 3 milyon göçmenle karşı karşıya kaldık ama sonuçta bu insanların gidecek başka yerleri yok. Ya bombardımanlar altında orada ölecekler, bunu bütün dünyanın seyrettiği gibi Türkiye de seyrederek bu zulme katkı verecek ya da sınırlarımızı açarak bu insanları kabul edeceğiz. Şu anda onu yapıyoruz. Şu anda bir kısmı içeri giriyor bir kısmı sınırların dışında her türlü insani destek verilerek orada tutulmaya çalışılıyor. Türkiye, bu insanlara 'gelmeyin' deme durumunda değil. Böyle bir şansımız yok. Yoksa bu insanların tamamına yakını ölüme terk edilmiş olur."
"Biz Suriye'nin, şu anda lime lime parçalanmış olan Suriye'nin toprak bütünlüğünden yanayız. Hatta açıkça söyleyebiliriz ki belki bölgedeki güçler arasında sadece Türkiye, Suriye'nin bütünüyle bir arada kalmasını savunan ülkelerden birisidir. Yani orada bir bölge, Nusayri bölge olsun, bir bölge Kürt bölgesi olsun, bir bölge Arap bölgesi olsun gibi bir ayrıma asla rıza göstermeyiz. Bunun Suriye'nin geleceği için de bölgenin geleceği için de çok büyük bir felaket olduğunu, büyük bir tartışma, çatışma ortamını devam ettireceğini biliyoruz. Dolayısıyla biz Suriye'nin bütünlüğünden yanayız, Irak'ın bütünlüğünden yana olduğumuz gibi. Bizim tercihimiz budur."