TSK'dan yapılan son yazılı açıklamada, "Harekâtın başlangıcında 7 bölgede tespit edilen PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ terör örgütüne ait sığınak barınak ve mühimmat deposu olarak kullanılan 108 hedef Hava Kuvvetlerimiz tarafından imha edilmiştir. Harekâta katılan 72 uçak müteakip görevlere hazırlık için emniyetle üslerine dönmüşlerdir" denildi.
Açıklamada, harekatın planlama ve icrasında "sadece teröristlerin hedef alındığı", sivillerin zarar görmemesi için dikkat ve hassasiyet gösterildiği vurguladı.
YPG ise harekatta sivillerin yaşadığı bölgelerin de hedef alındığını öne sürdü.
Yapılan açıklamada, "Türkiye'nin hava saldırıları sonrası önümüzde direniş dışında bir seçenek kalmadı" denildi, Kuzey Suriye'de yaşayanlardan "Afrin'i korumak için YPG'ye katılmaları" istendi.
Suriye: Türkiye bilgilendirmedi
Suriye hükümeti de "saldırganlık" olarak nitelendirdiği harekatı kınadı.
Şam yönetimi, Afrin'in özünde Suriye'nin bir parçası olduğunu vurguladı.
NTV televizyonuna konuşan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise harekat öncesi Suriye hükümetine yazılı bilgi verildiğini söylemişti.
Suriye hükümeti ise Ankara'yı yalanladı, Türkiye'nin harekat öncesi herhangi bir bilgi vermediğini açıkladı.
Çavuşoğlu: Hedeflerin yüzde 95'i vuruldu
TSK'dan harekatla ilgili olarak daha erken saatlerde yapılan ilk yazılı açıklamada, "Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından, hudutlarımızda ve bölgede güvenlik ve istikrarı sağlamak maksadıyla, Suriye'nin kuzeybatısında Afrin bölgesinde, PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ'a mensup teröristleri etkisiz hale getirmek ve dost ve kardeş bölge halkını bunların baskı ve zulmünden kurtarmak üzere, 20 Ocak 2018 saat 17:00'dan itibaren Zeytin Dalı Harekatı başlatıldı" denilmiş ve harekatın meşru müdafaa hakkı çerçevesinde ve Suriye'nin toprak bütünlüğüne saygılı olarak yürütüldüğü belirtilmişti.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise hedeflerin yüzde 95'inin vurulduğunu söyledi.
Çavuşoğlu, "Harekatta siviller değil, teröristler hedef alınmıştır…Operasyonu havadan ve karadan yürütüyoruz. Teknik konularda askerlerimiz bilgi vermektedir. Hava sahasını kullanma ihtiyacı vardır, F-16'larımız hedefleri vurmuştur" dedi.
Çavuşoğlu daha önce ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson ile bir telefon görüşmesi yapmış, AA görüşmenin ABD'nin talebiyle gerçekleştiğini bildirmişti.
Rusya: Kaygıyla karşılıyor, itidal çağrısı yapıyoruz
Rusya Dışişleri Bakanlığı ise Zeyin Dalı Harekatı'nın başlamasının "kaygıyla" karşılandığını ve durumla ilgili gelişmelerin dikkatle takip edildiğini açıkladı.
Bakanlığın internet sitesinden yapılan açıklamada, taraflara karşılıklı olarak itidal çağrısı yapıldı.
Açıklamada, Rus ordusunun Suriye'deki varlığının bundan sonraki amacının çatışmasızlık bölgelerinde ateşkesin sağlanması olduğu vurgulandı.
Rusya Savunma Bakanlığı da yaptığı açıklamada, Afrin'deki Rus askerlerinin Tel Rıfat bölgesine kaydırıldığını duyurdu. Açıklamada, "Olası provokatif eylemleri önlemek ve Rus askerlerinin canına ve sağlığına tehdit oluşturabilecek durumları ortadan kaldırmak amacıyla, Rusya Savaş Tarafların Yeniden Uzlaştırma Merkezi'ndeki operasyonal grup ve Afrin'deki jandarma güçleri, Tel Rıfat çatışmasızlık bölgesindeki Tel Acar alanına kaydırılmıştır" denildi.
Erdoğan: Afrin'i Münbiç takip edecek
Afrin'e hava operasyonu düzenlendiğine dair ilk açıklama ise Başbakan Binali Yıldırım tarafından yapılmıştı.
Yıldırım, Bilecik'te Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Bilecik İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada, "Şu an itibariyle kahraman silahlı kuvvetlerimiz bir süreden beri milletimizin bölgedeki vatandaşlarımızın başını ağrıtan Afrin'de yaşayan Arap, Kürt, Türkmenlere zulüm eden PKK, PYD, YPG ve DEAŞ (IŞİD – Irak Şam İslam Devleti) unsurlarını, teröristlerini yok etmek için havadan harekata başlamıştır" demişti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da Afrin'e operasyonun sahada fiilen başladığını ve bunu Menbiç'in takip edeceğini söylemişti.
Afrin neden önemli?
Suriye'de Kürt nüfusun en yoğun olduğu yerlerden biri olan Afrin, 2012 yazında ordunun geri çekilmesi sonrası PYD'nin denetimine geçmişti.
PYD'nin silahlı kanadı YPG, Suriye'nin kuzeyinde ABD'nin Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) ile mücadelesinde sahadaki en önemli ortakları arasında yer alıyor.
Türkiye ise PYD'yi ve YPG'yi PKK'nın bir kolu olarak görüyor ve "terör örgütü" olarak tanımlıyor.
Kürtlerin "kanton" olarak ilan ettiği 2014 yılından bu yana Afrin de Suriye'nin kuzeyinde kurulan özerk yönetimin parçalarından birini oluşturuyor. Ancak, Afrin'in özerk yönetim ilan edilen diğer bölgelerle fiziki bir bağı bulunmuyor.
Türkiye'nin 2016 yılında düzenlediği Fırat Kalkanı Harekatı, sadece sınırın Suriye tarafındaki IŞİD varlığını sonlandırmakla kalmamış, aynı zamanda iki özerk Kürt bölgesi Afrin ve Kobani arasında bir tampon bölge oluşturarak, Kürtlerin Suriye'de Türkiye sınırı boyunca uzanan bir koridor oluşturmasını engellemişti.
Şu anda Fırat Nehri'nin batısında Azez'den Cerablus'a dek uzanan ve Kürt özerk bölgeler arasında tampon bölge oluşturan alan TSK'nın korumasında ve Özgür Suriye Ordusu'nun denetiminde bulunuyor.