Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres'in sözcüsü Stephane Dujarric günlük basın birifinginde, Suriye'nin İdlib vilayetindeki Türk askeri konvoyuna yönelik saldırıyla ilgili açıklamada bulundu.
Dujarric, BM Genel Sekreteri'nin İdlib'de artan tansiyon ve Türk askeri konvoyunu hedef alan hava saldırıları konusundaki görüşlerinin ne olduğuna dair soruyu yanıtladı.
"Suriye'nin kuzeybatısındaki son gelişmelere yönelik endişemiz sürüyor. Türk askeri konvoyunun, İdlib'in güneyindeki Morik'te yer alan Türk gözlem noktasına giderken havadan vurulduğuna dair bildirimlerden haberdarız" diyen BM yetkilisi, olayda üç sivilin öldüğünü, 12 sivilin de yaralandığını duyuran Türkiye Savunma Bakanlığının açıklamasına da değindi.
"Bu haberler bizi ciddi şekilde endişelendiriyor ve İdlib'deki şiddetin sadece insani bir mesele olmadığını hatırlatıyor. Aynı zamanda bölgesel güvenlik açısından da önemli bir risk teşkil ediyor" ifadesini kullanan Dujarric, BM'nin Suriye'nin kuzeybatısında gerginliğin acilen azaltılması için yaptığı çağrıyı yinelediğini söyledi. Dujarric, Rusya ve Türkiye arasında geçen yıl varılan ateşkes anlaşmasının şartlarına tamamen uyulması için BM tarafından tüm taraflara yapılan çağrıyı da yineledi.
ABD'den kınama
Konvoya yönelik saldırıya ABD'den de tepki geldi. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Morgan Ortagus, Twitter hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, "Esad rejimi ve müttefikleri hemen İdlib'deki ateşkese geri dönmelidir. Türk konvoyuna yapılan bugünkü pervasız hava saldırısı, sivillere, insani yardım görevlilerine ve altyapıya yönelik kötü niyetli saldırıların ardından geldi. Bu şiddeti kınıyoruz. Sona ermeli" ifadesini kullandı.
Türkiye Milli Savunma Bakanlığı dün İdlib'deki 9 Numaralı Gözlem Noktası giden bir Türk askeri konvoyuna hava saldırısı düzenlendiğini açıklamıştı. Açıklamada, söz konusu konvoyun, Türkiye ile Rusya arasında İdlib konusunda yapılan mutabakatlara aykırı olarak rejim tarafından gerçekleştirilen saldırılar nedeniyle risk altında olan 9 Numaralı Gözlem Noktası'nın güvenliğini sağlamak üzere yola çıktığı belirtilmişti.
Suriye resmi haber ajansı SANA ise Suriye Dışişleri Bakanlığından resmi bir kaynağa dayandırdığı haberinde, Türk askeri konvoyunun, İdlib'in Han Şeyhun kasabasındaki "teröristlere" silah taşıdığını öne sürmüştü. Söz konusu kaynak, "Mühimmat, silah ve askeri teçhizat dolu Türk araçları, bu sabah Suriye-Türkiye sınırını geçti ve BM Güvenlik Konseyi'nin terör örgütü listesindeki El Nusra Cephesi'nin bozguna uğramış teröristlerine yardım etmek üzere Han Şeyhun'a gitmek için Sarakip kentine girdi" iddiasında bulunmuştu.
Han Şeyhun el değiştirdi
Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Esad güçlerinin Pazartesi gecesi girdiği Han Şeyhun'da kontrolü ele geçirdiğini bildirdi. İdlib'in güneyinde yer alan Han Şeyhun, bu bölgede muhaliflerin elindeki en büyük kasabaydı.
Gözlemevi'nin Alman haber ajansı dpa'ya aktardığı bilgilere göre, yoğun hava saldırısı ve top ateşi sonrası muhaliflerin bölgeden çekilmesinin ardından Suriye ordusu Han Şeyhun'un kuzey ve güney mahallelerine girdi.
Gözlemevi direktörü Rami Abdülrahman, uluslararası M5 Halep-Şam otoyolu üzerindeki Han Şeyhun'un el değiştirmesi hakkında yaptığı yorumda, "Bu rejim güçleri için çok önemli bir zafer" dedi.