Halkbank, pazartesi günü New York İkinci Bölge İstinaf Mahkemesi’nde yapılacak duruşmada üç hakimin karşısına çıkacak. Duruşmada, Halkbank’ın ‘’Bağımsız Yabancı Devlet Dokunulmazlığı Yasası’’ kapsamında yargılanamayacağıyla ilgili itirazı konusunda tarafların görüşleri dinlenecek.
Üst mahkeme hakimleri, Halkbank’ın avukatları ve New York Güney Bölgesi savcılarının karşılıklı argümanlarını dinleyecek, gerektiğinde soru soracak.
“Üst mahkemeden Halkbank lehine bir karar çıkması düşük bir ihtimal”
Dava sürecini yakından izleyen New York Barosu Avukatı Cahit Akbulut, “Pazartesi gerçekleşecek duruşmada Halkbank’ın avukatları hakimlere neden ABD’de yargılanamayacaklarını sözlü olarak ifade edecek. Bu savunma Halkbank için son bir şans. Hakimlerin ikna olmaması halinde dava alt mahkemede görülmeye devam edecek ki bu mahkemeden Halkbank’ın suçsuzluğu yönünde bir kararın çıkması oldukça düşük bir ihtimal” dedi.
Halkbank’la ilgili dava sürecini VOA Türkçe ’ye değerlendiren Akbulut, üst mahkemenin Halkbank aleyhine bir karar vermesi halinde bir alt mahkeme olan New York Güney Bölgesi Federal Mahkemesi’nde yeniden devam edeceğini ve alt mahkemedeki yargı sürecinde Halkbank’ın lehine bir kararın çıkmasının çok büyük bir sürpriz olacağını belirtti.
“Halkbank henüz davaya sanık olarak eklenmediği zaman bile suçlu görüldü”
Akbulut, Rıza Sarraf ve Hakan Atilla’nın yargılandığı bir alt mahkeme olan New York Güney Bölgesi Federal Mahkemesi’nde, Halkbank’ın o dönemde henüz sanık olarak dava dosyasına girmemiş olsa da dolaylı yoldan suçlu ilan edildiğini belirtti.
Akbulut, daha önceki süreçte Hakim Richard Berman’ın, ABD’nin İran’a yönelik ambargolarının Sarraf’ın yönettiği bir suç şebekesiyle organize olarak delindiğini, bu suçların odak noktasında ise Halkbank’ın bulunduğunu ifade ettiğini hatırlattı.
“Halkbank lehine olumlu karar çıkarsa ABD’deki dava derhal düşer”
Avukat Akbulut, şimdiye kadar üst mahkemede yaşanan süreçte, Halkbank’ın mahkeme heyetine kapsamlı bir savunma sunup, ABD’nin bankayı yargılama yetkisinin olmadığı iddiasında bulunduğunu belirterek, ”Üst mahkeme, Halkbank’ı ABD’deki alt mahkemenin yargılama yetkisi olup olmadığına karar verecek. Buradan Halkbank lehine çıkacak bir olumlu karar büyük bir başarı ve davanın düşürülmesi demek olacaktır. Halkbank’ın bu ülkede yargılanma süreci ise derhal sonlandırılacaktır. Aksi bir karar çıkarsa, duruşmalar yeniden alt mahkemede görülmeye devam edecektir” dedi.
“Üst mahkemenin kararını en kısa sürede açıklamasını bekliyoruz”
Avukat Akbulut, Pazartesi günü yapılacak duruşmada aynı gün bir karar çıkmasının beklenmediğini ancak tarafların sözlü argümanlarını dinleyecek üç hakimin kararlarını en kısa zamanda açıklamalarının beklenildiğini belirtti.
Halkbank davasının 12 Nisan’da üst mahkemede görülecek altı ayrı davadan biri olduğunu belirten Akbulut, ”Mahkemenin o günkü programında görülecek son duruşma Halkbank dosyası öğleden sonra saatlerinde yapılacak. Mahkemenin o gün kararını açıklaması büyük bir ihtimalle beklenmiyor. Mahkeme heyeti kararını daha önce de ifade ettikleri gibi kısa bir zaman içinde açıklayacak. Bu Halkbank için son bir şans olduğunu tekrar belirtiyorum. Ben şahsen davanın bir alt mahkemeye geri iade edilmesi durumunda Halkbank’a ceza verilmesinin çok daha büyük bir ihtimal olduğunu tahmin ediyorum” diye konuştu.
Rıza Sarraf yeniden yıldız tanık mı olacak?
Akbulut, Halkbank için ABD’de yeni bir dava açılmadığını, devam eden Rıza Sarraf davasına 2019 yılının Ekim ayında sanık olarak eklendiğini hatırlattı. Akbulut, Rıza Sarraf’ın Hakan Atilla duruşmalarında olduğu gibi Halkbank’ın olası duruşma sürecinde yeniden kilit bir rol oynayabileceğine dikkat çekti.
Akbulut, “Bu süreçte Rıza Sarraf’tan da kesinlikle bahsetmek durumundayız. Rıza Sarraf, yeniden bu süreçte “yıldız tanık” olabilir. Rıza Sarraf’ın ABD’de yakalanarak tutuklanmasının üzerinden beş sene geçti. Hakan Atilla duruşmalarında savcılıkla anlaşıp duruşmalarda tanık olarak dinlenilen Sarraf’ın cezasının halen mahkemede belirlenmemiş olması daha da ilginç bir durum. Rıza Sarraf’ın Hakan Atilla duruşmalarının başlaması öncesinde savcılıkla uzlaşması ve hala verilecek cezanın belirlenmemesi oldukça dikkat çekici. Uzun yıllar geride kalmasına rağmen savcılar henüz mahkemeye, Sarraf kendileriyle işbirliği yaptığı için ceza indirimi uygulanması için resmi başvuruda bulunmadı” dedi.
“Sarraf’a verilecek ceza Halkbank konusundaki performansına bağlı”
Akbulut, Sarraf dosyasındaki çok sayıda gizli belgenin sürekli olarak eklenmesini de savcıların Halkbank konusunda eski tanıklarından daha başka bir beklentisi olduğunu gösterdiğini belirterek, ”Rıza Sarraf’a verilecek cezasının hala belirlenmemiş olması savcıların Halkbank davasında onun yeniden dinlenilmesi veya yazılı ifadesine başvurulacağı ihtimalini daha da güçlendiriyor. Şahsen, Sarraf’a verilecek cezanın belirlenmesini savcıların Halkbank davası sonrasına bıraktığını çok büyük bir ihtimal olarak görüyorum. Muhtemelen Rıza Sarraf’ın Halkbank davasındaki performansına göre savcıların isteyeceği cezanın belirleneceğini ve istenilen 135 yıl cezadan çok büyük bir indirime gidileceğini düşünüyorum’’ ifadelerini kullandı.
Halkbank davası yeniden alt mahkemeye iade edilirse yeni süreç nasıl işleyecek?
Avukat Akbulut, Halkbank’ın ABD’deki yargı süreci ve olası yeni duruşma takvimiyle ilgili de şöyle konuştu: ”Eğer üst mahkeme Halkbank aleyhine bir karar alırsa daha önce belirlenen duruşma takvimine yetişmesi çok zor görünüyor. Pazartesi günü yapılacak olan duruşmanın nasıl seyredeceğini şu an bilemiyorum. Belki duruşmada tarafların sözlü ifadelerine ek olarak hakimler yazılı ek bilgiler edebilir. Hakimler daha önce tarafların kendilerine sunduğu yazılı dilekçeler, belgeler ve duruşmada tarafların sözlü vereceği ifadelere göre bir değerlendirmede bulunacaklardır. Kararı düşük bir ihtimalle o gün de verebilir ya da daha sonraki günlerde verebilirler. Üst mahkemenin kararının fazla uzun sürmeyeceğini, kısa bir zaman içinde vereceklerine inanıyorum. Alt mahkemenin 3 Mayıs’ta jürili seri duruşma takvimi tamamen üst mahkemenin alacağı kararı ivedilikle açıklamasına bağlı. Eğer Halkbank aleyhine bir karar çıkarsa daha önce alt mahkemenin belirlediği duruşma takviminin zorlayıcı olacağını düşünüyorum. Jürinin seçilmesi, karşılıklı olarak ifade verecek tanıkların tespit edilmesi gibi teknik konular zaman alıcı şeyler, bu nedenle alt mahkeme daha ileri bir tarihte duruşmaların başlamasına hükmedebilir. Yeni takvim belirlenir diye düşünüyorum” dedi.
“Halkbank’a ceza verilse bile uygulamaya konması yıllarca sürebilir”
Cahit Akbulut, dava süreciyle ilgili kamuoyunda ciddi yanlış anlaşılmalar olduğunu, Halkbank’ın ceza alması halinde bile bu cezanın tahakkuk ettirilmesin çok uzun bir sürede tamamlanabileceğini belirtti. Akbulut, ”Eğer Halkbank davası bir alt mahkemede yeniden devam ederse büyük bir ihtimalle yeni duruşma takvimi belirlenecek. Muhtemelen jürili seri duruşmalara geçilmeden ara duruşmalar yapılacak. Bu süreç bir hayli bir zaman alabilir. COVID-19 salgını mahkeme süreçlerini hala ciddi bir şekilde etkiliyor. Jüri duruşmalarda Halkbank’ı suçlu bulursa hakim cezanın belirleneceği karar duruşması için yeni bir tarih belirleyecek. Karar duruşmasında Halkbank’a verdiği cezayı açıklayacak. Tabi yargı süreci bu aşamada da sürecek. Halkbank’ın Amerikan yasalarına göre aleyhine verilen bu kararı temyize götürme hakkı var. Eğer Halkbank ceza alırsa mutlaka temyize başvuracaktır. Bu da yeni uzun bir yargı süreci. Halkbank’a cezanın tahakkuk edilmesi çok uzun bir zaman alabilir” öngörüsünde bulundu.
Kaynak: amerikanınsesi