Salaymeh ailesi günlerdir Hamas ve İsrail arasında çatışmaların durdurulması ve esir takası konusunda varılacak olası bir anlaşmayla ilgili her bilgiyi büyük bir merakla takip ediyordu.
Çarşamba günü ise iki taraf Katar’ın arabuluculuğunda dört günlük bir ateşkes anlaşmasına vardıklarını ve İsrail hapishanelerindeki 150 Filistinli kadın ve çocuğa karşılık Hamas’ın elindeki 50 esirin serbest bırakılacağını duyurdu.
Hamas, 7 Ekim’de İsrail’in güneyindeki yerleşim yerlerine düzenlediği ve 1.200 İsraillinin ölümüne yol açan saldırıda yaklaşık 240 kişiyi esir almıştı.
İsrail medyası tarafından yayınlanan ve serbest bırakılacak Filistinli mahkumların yer aldığı listede 14 yaşındaki oğulları Ahmed’in adını gören Nevaf el-Selimeh ve eşi Sahar o günden beri hem umutlu hem de endişeli.
Ancak oğullarını hapishane dışında kendi gözleriyle gördüklerinde bunun gerçek olduğuna inanacaklarını söylüyorlar.
17 Mayıs’ta İsrail polisi Ahmed ve üç kuzenini işgal altındaki Doğu Kudüs’ün Silvan kentinde bulunan Ras al-Amud mahallesindeki evlerinden taş attıkları gerekçesiyle tutukladı.
Günler süren tutukluluğun ardından Ahmed ev hapsi şartıyla serbest bırakıldı ve 30 Temmuz’a kadar evde kaldı.
“Sonra İsrail polisi bize çocuğun ev hapsinde tutulmasından memnun olmadıklarını ve teslim olması gerektiğini söyledi. Yüreğimiz yanarken onu teslim ettik.”
O zamandan beri Ahmed’in ailesinin onu ziyaret etmesine hiç izin verilmedi çünkü babası eski bir mahkum, annesi ise Batı Şeria kimliğine sahip ve ziyaret izni reddedildi:
“Şu anda Damoun cezaevinde ve 7 Ekim’den beri kendisinden haber alamıyoruz. İletişim ya da ziyaret yok. Mahkumların gardiyanlar tarafından büyük baskıya maruz bırakıldığını biliyoruz. Onun iyiliği için duyduğumuz endişe her geçen gün artıyor. Ahmed’in dönüşünü sabırsızlıkla bekliyoruz ve tüm mahkumların evlerine dönmesini umuyoruz.”
Ahmed’in 13 yaşındaki kardeşi Ayham, kardeşinin gözaltına alınmasından birkaç gün sonra tutuklanarak ev hapsine alındı ve halen ev hapsinde tutuluyor.
Çarşamba akşamı İsrail polisi Kudüs’te serbest bırakılması planlanan mahkumların evlerinin fotoğraflarını çekti ve ailelerini serbest bırakılmalarını kutlayacak herhangi bir davranışta bulunmaları halinde tutuklamakla tehdit etti.
Bu tür kısıtlamalar şehirde yeni değil.
Son yıllarda İsrail, ailelerin serbest bırakılan oğullarını ve kızlarını teslim aldıklarında herhangi bir kutlama gösterisini bastırdı. Bazı vakalarda, yeni serbest bırakılan mahkumlar aileleri kutlama yaptıktan sonra yeniden tutuklandı. Diğer vakalarda ise serbest bırakılan tutuklular özgürlüklerinin ilk günlerini işgal altındaki Batı Şeria’da geçirmek üzere Kudüs’ten sınır dışı edildi.
İsrail hapishanelerinde 18 yaşın altında yaklaşık 350 Filistinli çocuk tutuklu bulunuyor.
Kudüs Tutuklu Aileleri Komitesi Başkanı Amjad Abu Asab, “Yerleşimcilerin 2014 yılında Kudüs’te Muhammed Abu Khudair adlı çocuğu yakarak öldürmesinden bu yana İsrail, intikam almalarını engellemek için şehirdeki çocukları giderek daha fazla hedef almaya başladı. Ayrıca caydırıcılık bahanesiyle cezalarını iki katına çıkarmak için yasalarını geliştirdi” diyor.
(MEE)