İsrail’de 23 Mart’ta yapılan erken seçimde Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki koalisyona destek vermesi beklenen sağ partiler, koalisyon hükümetini kurmak için gerekli 61 milletvekili ulaşamadı.
Netanyahu liderliğindeki Likud Partisi, 120 sandalyeli Meclis’e 30 milletvekili göndererek seçimi önde tamamladı. Netanyahu’ya destek vermesi beklenen Ultra-Ortodoks Yahudileri temsil eden partilerden Şas 9, Birleşik Tevrat 7, Naftali Bennett’in partisi Yamina 7 ve aşırı sağcıların desteklediği Dini Siyonizm 6 sandalye kazandı. Ama ittifakın toplam sandalye sayısı 59’da kaldı.
Netanyahu’ya karşı muhalefet de çok parçalı.
Seçimi ikinci sırada bitiren Netanyahu’nun rakibi Yair Lapid liderliğindeki Yesh Atid (Gelecek Var) Partisi 17 milletvekili çıkardı. Savunma Bakanı Benny Gantz’ın liderliğindeki Mavi-Beyaz 8, eski Savuma Bakanı Avigdor Liberman’ın partisi İsrail Evimiz ile İşçi Partisi de 7’şer milletvekili çıkarmayı başardı.
Likud’dan ayrılan Giden Saar’ın kurduğu Yeni Umut ve sol görüşleriyle öne çıkan Meretz Partisi 6’şar milletvekiliyle meclisteki yerini aldı. Fakat bu partilerin bir araya gelip bir koalisyon kurmaları mümkün gözükmüyor.
İsrail vatandaşı Filistinlileri temsil eden 3 partinin kurduğu Ortak Arap Listesi Bloku ciddi oy kaybederek 6 sandalyeye düşerken, bu gruptan ayrılan Mansur Abbas’ın liderliğindeki İslamcı Arapların Birleşik Arap Listesi (Ra’am) 4 milletvekili çıkararak Meclis’e girmeye hak kazandı.
Sandık çıkış anketlerine göre yüzde 3,25 seçim barajını aşamayacağı belirtilen ancak oyların sayılmasıyla Meclis’e girmeyi başaran Ra’am, koalisyon görüşmelerinde kilit parti konumuna geldi.
Kurulduğu tarih olan 1948’den bu yana koalisyon hükümetleriyle yönetilen İsrail’de, 23 Mart’ta yapılan seçimlerin ardından sağ veya sol blokta yer alan partilerin koalisyonu kurmak için gerekli 61 milletvekiline ulaşıp ulaşılamayacağı merak ediliyordu.
Netanyahu’ya yakın sağ partilerin koalisyonu kurabilmesi için ya karşı gruptan yer alan bir partiyi yanlarına çekmeleri ya da muhalif partilerden 2 milletvekili transfer etmeleri gerekiyor.
Mevcut tabloda hem Netanyahu liderliğinde hem de İsrail Başbakanına muhalif partilerden oluşacak bir koalisyonun kurulabilmesinin önünde birçok engel bulunuyor.
Netanyahu liderliğindeki sağ partilerden oluşacak bir koalisyona karşı tarafta yer alan partilerin katılmasının zor olduğu yorumları yapılıyor.
Zira, Gelecek Var, İşçi Partisi, Mavi-Beyaz, Ortak Arap Listesi Bloku ve Meertz’in Netanyahu liderliğindeki bir koalisyona katılmasına ihtimal verilmiyor.
Bu durumda, geriye Netanyahu’nun koalisyon görüşmelerinde kapısını çalabileceği partiler olarak İsrail Evimiz, Yeni Umut ve Ra’am kalıyor.
Likud’dan ayrılarak kendi partisini kuran Saar, Netanyahu liderliğindeki koalisyonda yer almayacağını birçok kez dile getirmişti.
İsrail Evimiz Partisi lideri Liberman ise seçim kampanyasında “Haredimsiz hükümet” sloganını kullanarak Netanyahu’nun olası koalisyonunda yer almasına kesin gözüyle bakılan Şas ve Birleşik Tevrat partilerini hedef almıştı.
Ra’am ise Yamina ve Dini Siyonizm gibi aşırı sağcı partilerin içinde yer alacağı bir koalisyon hükümetine destek vermeyeceğini duyurdu.
Bu da Netanyahu’nun diğer taraftan bir partiyi yanına çekerek sağcıların da içinde yer alacağı bir koalisyon hükümetini kurma ihtimalini zayıflatıyor.
Netanyahu’nun diğer partilerden 2 milletvekilini kendi yanına çekmesi seçeneği ise henüz belirsizliğini koruyor.
Öte yandan Netanyahu karşıtı partilerin sandalye sayısı koalisyon kurmaya yeterli gözükse de bu ihtimalin önünde de birçok engel bulunuyor.
Bu engellerin başında başbakanın kim olacağı konusundaki belirsizlik ve İsrail vatandaşı Filistinlileri temsil eden Ortak Arap Listesi Bloku ve Ra’am’ın içinde yer alacağı koalisyon hükümetine diğer muhalif partilerin katılmayı reddetmesi geliyor.
Şas, Birleşik Tevrat ve Dini Siyonizm’in Netanyahu’nun yanından ayrılarak diğer partilerle koalisyon hükümeti kurma ihtimalinin düşük olduğu yorumları yapılıyor.
Bu nedenle Netanyahu karşıtları Gelecek Var, Mavi-Beyaz, İşçi Partisi, İsrail Evimiz, Yeni Umut ve Meretz partilerinin koalisyon hükümeti kurabilmek için Filistinlileri temsil eden Ortak Arap Listesi Bloku veya Ra’am’ın desteğini alması gerekiyor.
Ya da Yamina’nın yanı sıra Dini Siyonizm’i Netanyahu’nun yanından kendi taraflarına çekmesi gerekiyor.
Özellikle İsrail Evimiz ve Yeni Umut partilerinin Ortak Arap Listesi Bloku ile Ra’am’ın destek vereceği koalisyona katılmayı kabul etmesinin zor olduğu dile getiriliyor.
Bu zor denklemde oyun kurucu rolünü elde eden Raam ve onun 46 yaşındaki diçşi lideri Mansur Abbas.
Raam, kökleri Müslüman Kardeşler’e dayanan bir hareketten geliyor. 1971’de Müslüman Kardeşler geleneğinden gelen dini lideri Abdullah Nimar Derviş devlete paralel yardım ve sosyal faaliyetler yürütmek üzere İslami Hareketi kurdu. Şiddeti reddeden, İsrail devletinin varlığını kabul eden ve holokost inkarcılığına karşı çıkan hareket, ilk kez 1996 yılında radikal bir karar alarak seçimlere girdi. Bu karara karşı çıkan hareketin Türkiye’de de tanınan, Mavi Marmara gemisinin yolcularından Raad Salih liderliğindeki güney kanadı ayrıştı. Daha önce Ortak Arap Listesi için bulunan hareket, daha İslami görüşleri yüzünden bu ittifaktan kopup kendi partisiyle seçimlere katılmıştı.