En son İyi Parti Kocaeli milletvekili Lütfü Türkkan’ın Bingöl’de bir vatandaşa küfretmesinden sonra ‘istifa’ tartışmalarıyla çalkalanan siyaset kulisleri bugün de İstanbul milletvekili Yavuz Ağıralioğlu’nun partisinden istifa edip etmeyeceğini tartışıyor. Türkkan, İyi Parti lideri Akşener’in isteğiyle partisinin meclis grup başkanvekilliği görevinden istifa etmişti.
Peki Ağıralioğlu istifa edecek mi?
Akşener, partisinin A takımı olarak bilinen Başkanlık Divanı’nda değişikliğe giderken Ağıralioğlu’nu Türk Dünyası ve Yurt Dışı Türkler Başkanlığı görevinden aldı. Ağıralioğlu’nu divanda başka bir göreve kaydırmak yerine divan dışı bırakmayı tercih etti.
Kulislerdeki bilgilere göre Akşener’in tavrı “tek taraflı bir irade beyanı…” Yani; Akşener bu kararı vermeden önce Ağıralioğlu’yla herhangi bir görüşme yapmadı. Partide sözcülük, meclis grup başkanvekilliği gibi görevlerde de bulunan Ağıralioğlu, Akşener’in kararına anlam veremedi. Bu yüzden kendisini “istifa edecek misiniz” diye sıkıştıran gazetecilere “Sükût… En kıymetlisi” yanıtını vermekle yetiniyor. Durup düşünecek ve önümüzdeki hafta kamuoyuna bir açıklama yapacak.
Ağıralioğlu’nun “İyi Parti’nin sadece iktidar cephesinin yanlışlarına değil siyasetin her cephesindeki yanlışlara itiraz eden tavrını” her şeyin üstünde tuttuğunu söyleyenler onun istifa etmeyeceği yönünde değerlendirme yapıyorlar ki haksız değiller. Parti içinde Ağıralioğlu için “İstifa etmez. İyi Parti’nin itirazını zayıflatmaz” diyenlerin sayısı da oldukça yüksek. Dahası; istifa Ağıralioğlu’nun gündeminde yok.
Peki Akşener; Ağıralioğlu’nu divan dışında bırakma kararını neden ve nasıl aldı?
“Kafasına koyduğunu yapar”
“Asla yılmaz. Kafasına koyduğunu yapar. Onu kimse durduramaz.”
İyi Parti’nin kurucu isimlerinden tarihçi Yusuf Halaçoğlu, öğrencisi Meral Akşener’i partinin kuruluş günlerinde böyle anlatmıştı.
Akşener, 25 Ekim 2017’de İyi Parti’yi kurduktan sonra parti türlü türlü sancılar yaşasa da gerçekten kafasına koyduğunu yapmaktan hiç vazgeçmedi. Hedefi, partisini merkez sağa yerleştirip, güçlendirmekti.
24 Haziran 2018 seçimleri öncesinde CHP ile Millet İttifakı’nı kuran Akşener’in yolu sadece bu ittifaka karşı gelen Halaçoğlu ile değil, partinin ağır toplarından Özcan Yeniçeri, Nevzat Bor dahil onlarca vekille de ayrıldı. Hatta Halaçoğlu partiden istifa ederken, “Türkiye’de bir partinin genel başkanının bulunmaz Hint kumaşı sayılmasından bıktık” çıkışı bile yaptı. Akşener, bu çıkışa güldü geçti.
Meral Akşener 2018 seçimlerinde partinin aldığı yüzde 9.9 oy oranını ‘başarısızlık’ sayanlara karşı genel başkanlıktan ayrılacağı restini belli bir strateji dahilinde çekti. Partiyi merkez sağda büyütecek kadrolar ya Akşener’le olacaktı ya da yollarını ayıracaktı. Nitekim; Akşener parti genel başkanlığıyla arasına mesafe koyunca, İyi Parti kurucularından Koray Aydın “Tüm teşkilatlarımızla Akşener’in arkasında olacağız” sözleriyle hem Akşener’in parti genel başkanlığına dönüşünü sağladı hem de Akşener’in parti teşkilatı üstündeki gücüne güç kattı.
CHP ile İyi Parti’nin kurduğu Millet İttifakı en büyük başarıyı 31 Mart 2019 seçimlerinde elde etti. Bu ittifak İstanbul, Ankara, İzmir başta olmak üzere büyükşehirlerde Cumhur İttifakı’nın önüne geçmeyi başardı. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte AKP ile MHP’nin Millet İttifakı’nı parçalamaya, Millet İttifakı ile HDP arasındaki gerilimi büyütmeye dönük her girişimine karşı duran Akşener, her fırsatta İyi Partililere “dikkatli olun” çağrısı yaptı.
Reddedilen aşırılıklar, ayrılıkçılar
İyi Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu için “FETÖ iltisaklı” diyen İyi Parti kurucularından Ümit Özdağ’ın asıl hedefinin İyi Parti’yi karıştırmak ve Erdoğan karşısındaki Millet İttifakı’nı zayıflatmak olduğunu gören Akşener, Özdağ’ın iddialarını hukuka havale etti.
Özdağ, partisinden istifa edip Zafer Partisi’ni kurduğunda İyi Parti’de “Özdağ merkez sağ çizgide değildi. Aşırıydı. Kutuplaştırıcıydı. Biz bu aşırılıkları reddediyoruz” değerlendirmeleri yapılıyordu.
HDP’ye karşı mesafeli olsa da; iktidarın İyi Parti’yi “HDP destekçisi, terör destekçisi” gösterme politikasına karşı çok dikkatli davrandı. HDP’li vekillerin fezlekeleri meclise geldiğinde onlara doğrudan “evet” oyu vermeyeceğini söyleyerek herkesi şaşırttı. Kendi tabiriyle fezlekelerin “önüne-arkasına” baktı Akşener. İyi Parti’nin gözü kapalı “HDP karşıtı” olarak algılanmasını istemedi.
Akşener; İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun cumhurbaşkanlığı adaylığına sıcak baktığına ilişkin mesajlarının Millet İttifakı’nda sorun yarattığını anlayınca İmamoğlu’nda ısrar etmeyeceğini söyledi. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanlığı adaylığına ilişkin gelişmelere hiç ters tepki vermedi.
Akşener bugün; CHP, İyi Parti, Gelecek, DEVA, Saadet ve Demokrat Parti’nin güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçiş için kurdukları birlikteliğin de yılmaz savunucusu.
Özetle; oy oranı bugün yüzde 15 bandının üstüne çıkmış İyi Parti’den Millet İttifakı’na zarar verecek, toplumsal kutuplaşmayı artıracak çıkışlara tahammülü yok Akşener’in.
Yavuz Ağıralioğlu ise HDP ile İyi Parti arasına mesafe koymakla yetinmedi, HDP’yi tıpkı AKP ve MHP gibi doğrudan PKK’yla eşdeğer gören açıklamalar yaptı. İyi Parti’nin bu aykırı isminin partiyi mi, Millet İttifakı’nı mı dağıtmaya çalıştığına ilişkin sorular parti içinde hep soruldu.
Ağıralioğlu’nun en son “Bu ülkeye demokrasi gelecekse bunun yolu Diyarbakır’dan geçer” diyen Kılıçdaroğlu’nu “Demokrasi ülkeye Diyarbakır’dan gelecektir diyenlerin ve bize çözüm sürecini, devamında da bin 212 şehidimiz ile acıyı yaşatanların yaptıkları ortadadır” mesajıyla eleştirmesinin de Akşener’de büyük rahatsızlık yarattığı biliniyor.
Bu rahatsızlığı Akşener’in yakın çevresi “Toplumda kutuplaşmayı ve Millet İttifakı üzerinde gerilimi artıracak açıklamalar partinin merkez sağ çizgisini bozuyor” sözleriyle anlatıyor.
Aynı durum Koray Aydın’ın İyi Parti Başkanlık Divanı’ndaki Teşkilat Başkanlığı görevinden alınması için de geçerli. Aydın, Kılıçdaroğlu’nun olası cumhurbaşkanlığı adaylığı üzerine “Kazanamama ihtimali olan birinin uygun olmayacağını söyleyeceğiz” açıklamasıyla İyi Parti’nin Millet İttifakı’ndan kopacağına ilişkin tartışmaların da fitilini ateşlemişti. Akşener’in Aydın’ın bu açıklamasına bir şekilde tepki koyacağı günlerdir bekleniyordu.
Akşener parti teşkilatını şimdi doğrudan kendine bağladı. İyi Parti’de Başkanlık Divanı’nın yeni üyeleri eski DYP’li bakanlardan Ayfer Yılmaz, eski Türk Eğitim Derneği Genel Müdürü Sevinç Atabay, Rıdvan Uz, Ünzile Yüksek ve Bilge Yılmaz. Akşener, bu yeni üyelerin partideki merkez sağ ve liberal havayı geliştireceğini umuyor.
Siyasete 1995’te DYP’den girip MHP’de sürdüren ama Bahçeli’yle yollarını ayıran Akşener, kurucusu olduğu İyi Parti’ye sadece ülkücü seçmenin değil merkez sağ seçmenin de oy vermesini istiyor; bu sayede partisinin milli-manevi değer hassasiyeti olan ama kutuplaştırmayan bir çizgiye kavuşacağını düşünüyor. Belli ki kafasında, bu yolda sıkıntı çıkaracak herkesi kenara koymak da var.